• hap yutturulmaya çalışılıyorsa, genelde mama içine ilacı koymak işe yarar bir yöntem değildir. çünkü kedilerin koku alma kabiliyeti mükemmel seviyelerdedir. hapı küçük parçalar halinde parçalamak veya toz haline getirmek, kedi için güvenli değildir. nasıl ki bir insan, hap şeklindeki ilacı yutarken, hapı tüm şekilde, parçalamadan yutmalıysa, aynısı kedi için de geçerlidir. (istisnalar konu dışı)

    bu yüzden, evinizdeki kedinize hapı parçalamadan vermeye çalışmanız gerekiyor. en pratik yöntem;
    kediyi kucağımıza alıyoruz. çocuk oturtur gibi oturtuyoruz. her zamanki gibi seviyoruz. başını okşarken, iki saniye içinde, kedi ne olduğunu anlayamadan, ağzını açıp hapı kedinin dilinin arka kısmına koyuyoruz, hemen aynı anda kedinin çenesini bir elimizle kapatıyoruz. zinhar ağzını açmasına fırsat vermiyoruz. diğer elimizle kedinin çenesinin alt kısmına, yutkunma refleksini harekete geçirmek için masaj yapıyoruz. bu esnada kedimizi kollarımızla, kendi vücudumuza bastırıyoruz ki kaçamasın. ve kediyi sırtı bize doğru dönük olacak şekilde tutuyoruz ki, tırnaklarını nereye geçireceğini hesap etmesine fırsat bırakmadan hapı yutturmuş olalım.

    ben evimdeki aslan parçasından, klinikteki en cevval kedilere kadar hepsine bu şekilde hap yutturuyorum. çok sinirleniyorlar ama birkaç saniyede işlem tamamlandığı için çok sıkıntı olmuyor. tavsiyem, ilk kez hap yutturacaksanız, planınızı iyi yapın ve tek denemede yutturmaya şartlayın kendinizi. zira kendisine zorla bir şey yutturulacağını fark edip bir kere huylanan kedi hayvanına, ikinci denemenizde hasar almadan hapı yutturmak çok zor olacaktır.

    sokak kedilerine hap yutturmak çok sıkıntılıdır. hapı kendiliğinden yutmaz. yemeğin içine karıştırsan, haplı kısmı ayırır, yemez. ev kedisine yaptığınız gibi kucakta sıkıştırarak hap yutturmak da sağlığınız için tehlikelidir. bu yüzden sokak hayvanları için en pratiği iğnedir. ilacın enjektabl formunu aldığınız veteriner hekim size nasıl deri altı iğne yapmanız gerektiğini anlatacaktır. kedimiz henüz kendisine ne battığını anlayamadan işinizi bitirmiş olacaksınız.
    korkak ve saldırgan, yanınızda çok fazla durmayan kedilere iğne yapmak, tek başınıza çok zorlanacağınız bir işlemdir. iki kişi olmalısınız. bir kişi kalın kösele bir eldivenle veya havluyla kediyi yakalayıp, sıkıca tutarken, diğer kişi birkaç saniye içinde iğneyi yapmış olmalı. kısa uçlu enjektörlerden almanız, hem daha kısa zamanda halletmek açısından hem de hayvanın canının daha az yanması açısından tavsiye edilir.

    haptan sonra da iğneden sonra da, kediyi sevmek, şımartmak gerekir ki hayvan bunun kötü bir şey olmadığını hissetsin. bir dahaki ilaç vaktinde deliye dönmesin. bol şans.
  • lan bırak, götüne bi iğne sokacaklar diye veterinerde dört kişi, battaniyeyle tutuyo herifi, battaniyeden geçiriyor dişleri, şeytan çıkartıyomuş gibi sesler, hareketler, klinikten dışarı kaçıyoruz. ben evde nasıl vereyim ilaç falan. sekiz yaşını geçti. yaptırmayacam artık aşı maşı. ömrümden ömür gitti.
  • kedi bendeki gibi bi karaktere sahipse, çalışma aşamasında kalır, deneme olarak anılır. gerçi bendeki kedi medi değil; usame bin ladin'i saklıyorum evde. o yüzden bulamıyorlar adamı.
  • bazen öyle şeyler yapılır ki, hayatta yapmadığım bir bu kalmıştı der insan. kediye ilaç içirmek çok enteresan bir durum değildir ama insan bunu yaparken kendini böyle hissediyor. çocuğu olmayan, bir çocukla daha önce ilgilenmemiş kişiler için durum daha da garip. kedi evin içinde dört dönerken arkasından şırıngayla koşturmak, sanki anlıyormuş gibi "senin iyiliğin için! içeceksin bunu!" diye bağırmak. sonra elini kolunu tutup zorla içirmeye çalışmak, kaçması, yakalayıp aynı işlemi tekrarlamak ve pes etmek. en acısı ise içirmekten vazgeçip ilacı kapağına döktükten sonra kedinin hiçbir şey olmamış gibi gelip ilacı yalayıp yutmasıdır. benimle dalga geçiyorsun şerefsiz kediiah diye bağırıp kedinin odadan koşarak çıkmasını izlemek de bambaşkaymış.. *
  • eğer verilecek ilaç sürülebilir cinstense (yuttuğu tüylerini kolaylıkla çıkarmasını sağlayan malt gibi); patilerinin üzerine sürün, çok geçmeden kendisini temizleme içgüdüsüyle silip süpürecektir. bunu tek patisinin üzerine uyguladıysanız, kısa bir süre tek bacağı sakatmış gibi patisi havada gezecek sonra yalayacaktır.
  • bir küçük hapı yutturmak için çoğu yöntemi denedim. dört gün boyunca her akşam ayrı rezillik yaşadık. evin içinde kovalamaca oynamaktan dilim dışarıya sarktı. zorla hap yutturmaya çalıştığım evimin yaratığı tarafından -ona göre haklı olarak- parça pinçik edildim.
    beşinci akşam hapı masaya koydum, tezgahta küçük köfte topu hazırlıyorum ki hapı köftenin içine köfteyi de kedi kılıklı yaratığın ağzına tıkayım. pisi pisi bir yiyecek faaliyeti olduğunu anlayıp masaya çıktı beni izliyor. bu arada hapı gördü yaklaştı diliyle ağzına çekip löp diye yuttu! göt gibi kaldım.
    kediye akıl sır ermiyor arkadaş.
  • hem kediye hem de içirmeye çalışan kişiye zulüm gelen durum. evin dört bir yanında oynanan köşe kapmaca oyunundan sonra bitap düşersiniz, sinir katsayınız yükselmiştir. kediye yaptığınız telkinlerin yarısı kendinizedir aslında: ''senin iyiliğin için ama yavrucum..., bak şimdi hoooop tamam işte bu kadaaar''. kıeyeaahhhh kıhhhhhhhhh tffffffffkıhhhhhhhh. yedi sülaleniz kalaylanmıştır şaşkın hayvancağız tarafından. iki saat koşturduktan sonra olayı hemen sonlandırmak için acele edip bütün ilacı horrş diye hayvanın ağzına boca edersiniz, yarısı üstünüze dökülür. bazen son bi manevrayla sizi tufaya düşüren kediniz ilaçtan tek damla bile içmemiştir, üstünüz başınız ilaç, elleriniz kahveci çetelesine dönmüştür. elinizden, bileğinizden akan kana aldırmaz, şırıngayı tekrar doldurur düşersiniz hayvanın peşine. bütün olay bitince bi köşeye geçer yalanmaya başlar, bakar kötü kötü size. eni konu suçlu hissedersiniz kendinizi yarı ona yarı kendinize açıklarsınız tekrar:
    '' pisicik ama senin iyiliğin için, valla bak''. işin kötüsü belli bir süre tekrarlamanız gerekir bu işlemi. ilaç saati yaklaştıkça afakanlar basar, canınız sıkılır. bazı kediler kollektif çalışmalarda bile zorluk yaşatabilirler size, iki üç kişi fır dönersiniz. yakaladığınızda bile zorlar sizi, kedi bi anda on kaplan gücündedir, üç kişiyi hacamat edip yine kaçar. hele bi de iğne vurulacaksa aman yarabbi, düşman başına...

    alakasız anekdot (bonus track):
    henüz iki aydır beraber yaşadığımız kedimizin aşı vakti gelmişti, masanın üstünde üç kişi zor zaptettiğimiz kedimiz bizi oldukça hırpaladıktan (ve biz onu ne yazık ki epeyce hırpaladıktan) sonra aşısı vuruldu ve veterinerle sohbete koyulduk. kedimizi teyzemlerden 15 günlüğüne geçici olarak almıştık, 15 gün sonunda yoğun ısrarlarımıza dayanamayan annem gönülsüzce boyun eğmişti kedinin kalmasına.
    -valla çok zor hede bey, tuvalet alışkanlığını daha yeni kazandı, yemek seçiyor. kardeşimde bahçede yaşıyordu doğadan kopardık getirdik apartman dairesine, ayrıca poposunu yere sürtüyor, karnını yere değdirip acı acı bağırıyor, ne yapacağımızı şaşırdık.
    -- hanfendi kediniz kızgın.
    (annem bize dönerek)- demedim mi ben size?! hayvan doğayı özlüyor kızgın tabi!!
    -- hanfendi öyle değil, kediniz cinsel olarak kızgın, kızışmış yani.

    not:15 günlüğüne gelen ilk kedimle 15 seneden uzun süre beraber yaşadık, ismi her anıldığında hala annemin gözleri dolar.
  • kediniz pis boğaz ve yerşeyi yiyorsa ufalayıp yemeğine katabilrisiniz ama kokusundan veya tadından devam etmmezse, biraz itici bir yöntem ama veterinerler tutacakla ağzına tıkıyorlar. şurup için bu sabah bir yöntem buldum. her ne kadar kusursuz bir zekaya sahip olasalarda aç ağzını gibi bir fani bir komut onlara göre olmadığı için şurubu ben patisine döktüm ama (bacak kaslarına ya da karnı da olur) onu yalıyor ve temizliyor ! merhem içinde özellike göz çevresi için nohut büyüklüğünde bir taneyi gözünün üstüne öbek olarak bırakın o zaten onu çıkarmak için patisiyle muhteşem şekilde yayıyor.
  • dominant bir kediye ilacın iki kişi tarafından ağızdan sıvı olarak içirilmesi durumu için:

    1) geniş bir odanın ortasına geniş bir örtü serilir.
    2) ikinci ve kedi hayvanının tırnaklarına karşı koruma sağlayacak kadar kalın bir başka örtü hazır edilir.
    3) kedi hayvanı enselenir.
    4) kedi hayvanı hazır edilen kalın örtüyle dürüm haline getirilir. burada örtünün kediyi aşırı sıkmaması diğer taraftan hop diye içinden çıkamayacağı kadar da gevşek olmamasına dikkat edilir.
    5) bir kişi örtüye sarınmış lakin başına geleceği henüz anlamadığı için adet yerini bulsun diye debelenmekte olan kediye mukayyet olmaya devam ederken diğeri tarafından ilaç iğnesiz bir şırıngaya çekilir.
    6) kedi şırıngayı görür görmez sapıtır var gücüyle debelenmeye başlar.
    7) bir kişi örtü üzerinden dizleriyle kediyi ezmeyecek şekilde arka ayaklar bölgesinden hafifçe abanır, diğer eliyle de ön ayaklar nahiyesindeki kıpraşmaları engeller. bu sırada bir elinde şırınga olan ikinci kişi kedinin kafasını sabitleyerek ağzın yan bölgesinden ilacı zerkeder.
    8) kedi normalde pembe olan yerleri morarana kadar kendini kasar ve mütemadiyen debelenir. zerkedilen ilacı inanılmaz bir salya üretimi eşliğinde tükürmeye çalışır. yere serilen geniş örtü bu sırada oluşacak salya ve ilaç kirlenmesi içindir.
    9) kedinin ilacı yeterince yuttuğuna kani olununca kedi ağzı gözü şöyle bir silinip serbest bırakılır.
    10) kedinin hareketleri kontrollü bir uzaklıktan izlemeye alınır. salya akıttığı yerler elde bez itinayla temizlenir.
  • kediniz biraz zekiyse birkaç başarılı denemenin ardından işiniz daha da zorlaşacaktır. çünkü kedinizin elinizde ilacı gördüğü an kaçması ve sizin de evin içinde kovalamaca oynamaya başlamanız çok olasıdır.

    bana göre bu problemin en garanti çözümü kedinin hiç ummadığı bir anda aniden yaklaşıp ilacı ağzına dayamak. tırnak ve ısırık yemeniz çok olası fakat kedinin sağlığı açısından bu hiç önemli değil bence.
hesabın var mı? giriş yap