• bağımsız film festivalinin kuzey ışıkları bölmünde yer alan sıkıcı norveç filmi.
  • 13 şubat 2009'da hayatımızı değiştiren film.
  • ilk başta kulak alışmayınca değişik gelse de böyle kadife gibi bir dil, güzel mi güzel çocuklar, sakin, sıcak bir film olmuş.

    ne konusu ne atmosferi öyle çok orijinal ya da sıradışı, ama beni samimiyetine inandırdı, gülümseyerek izledim hep.

    bir de tamam yngve sevilesi filan ama ben yngve'yi seven adam'a, direkt jarle'ye hasta oldum, o nasıl güzel bir yüz o nasıl güzel bir turuncudur! zaten çok severim turuncu-kızıl erkekleri, bu ayrı bir güzel, mimikleri filan pek şugar.

    ayrık dişlerine, şapşal ifadesine bayıldım karikatür gibi çucuk, yirim!
    ayrıca baş roldeki kız da muhteşem, dupduru bir güzel. ağlayınca filan içim gitti resmen. öhm, neyse filmden bahsediyodum.

    neticede bir grup gencin değişen dünyalarına ve duygularına tanıklık ettiğimiz filmlerden biri daha diye burun kıvırmamak, o ne yapacağını bilmez çaresiz, savunmasız ama bir o kadar da güçlü hallerini görmek lazım diye düşünüyorum. benzer film çok ama muadillerine göre ortalamanın üstünde.

    fragmanı için.
  • jarle ve arkadaşlarının hikayesini anlatan sıcak bir film.

    devamı filmin ayrıntılı konusunu içerir, izlemediyseniz okumayın.

    --- spoiler ---

    sıkıcı bir okul gezisinde tanışıp arkadaş olan jarle ve helge hayran oldukları katrine'yi etkileyebilmek için bir punk müzik grubu kurarlar ve bir konser anlaşması yaparlar. verecekleri konsere hazırlandıkları dönemde jarle katrine'le sevgili olur ancak okula yeni gelen çocuk yngve onun bütün dünyasını değiştirir. yngve ile vakit geçirmek için tenis oynamaya başlar. zamanla ona aşık olduğunu fark eder ama bunu kimseyle paylaşamaz. dostu helge ise onun değiştiğini grupta olmak istemediğini düşünür. jarle'nin yngve'ye onu sevdiğini söylediği sahne en ilginç ilan-ı aşk sahnelerinden biridir. ayrıca film bir yandan da duvarın yıkılmasıyla insanların hayatında oluşan değişimlere de değinir. jarle'nin annesi işten çıkartılır. bir sahnede katrine'in 'kaç tane duvar yıkılırsa yıkılsın bizi o gece klüplerine almayacaklarını biliyordum' dediğini görürüz.

    --- spoiler ---

    sonuç olarak eşcinsel temalı izlemeye değer bir filmdir. özellikle helge rolündeki arthur berning'in performansı çok etkileyiciydi.
  • bugün özel bir gösterimde tekrar izlediğim film. bazı filmler empati yeteneğinize bağlı olarak sizi gerçekten etkileyebilir. bu filmde onlardan. yönetmen de oyuncular da o yaşta kendini tanımaya çalışan çocukların psikolojisini çok iyi yansıtmış. spoilerimsi bişeyler var aşağıda...

    --- spoiler ---

    -jarle: içindeki derin karmaşa yüzünden herkesi darmadağın etti. o kıza yazık ettin lan!
    -helge: süper adamsın ama biraz da puştluk var senin serde.
    -katrine: her erkeğin isteyeceği ideal sevgili olabilir. huyunu sevdiğim...
    -yngve: jarle'nin yaptığını ben bile sindiremedim. kocaman bir yüreğin varmış senin de be!

    --- spoiler ---
  • güzel bir norveç filmi.

    --- spoiler ---

    karakterlerden en çok yngve ile yakınlık hissettim. bulutlara verdiği anlamlar, müzik zevki, tenis sevmesi, eşcinsel olduğu biraz daha belli olan taraf olması gibi yanlarından dolayı.

    ve herkes gibi en çok etkilendiğim ve hiç unutamayacağım cümle: acımadı ki.

    son olarak jarle. çok uyuz oldum bu çocuğa. keşke köprüden kendini jarle atsaydı. o zaman hiç üzülmezdim. filmdeki her şeyin içine sıçtı. ailesi, arkadaşları, müzik grupları, kız arkadaşı ve en sonunda da yngve. hepsini paramparça etti.

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap