mimarlığın öyküsü

• leland roth un kaleminden kabalcı yayınevi nin bize sunmuş olduğu mimarlık hakkında ders niteliği taşıyan bir yapıt. niels luning park ın the language of architecture adlı kitabı gibi iki kısımda incelenen kitata birinci kısımda; mimarlığın tanımı, ilkeleri, tasarım öğeleri ikinci bölümde ise; tarih öncesinden günümüze batı mimarisindeki gelişimler anlatılmaktadır. uzun süreli bir araştırma sonucunda hazırlanmış kitapta ayrıca yapılarla ilgili 400 e aşkın resim ve çizim vardır. benim gibi meraklı öğrencilere duyurulur.
• mimarlığa ilgisi olan hemen herkesin okumasının gerekli olduğunu düşündüğüm yapıt. mimari öğeleri,mimarlığın gelişimi ve çeşitli mimari akımları ele alan faydalı bir eserdir...
• mimarın başucu eseridir. bastan sona bir çırpıda okunup bir köşeye kaldirilacak bir kitap değil, omur boyu faydalanilacak bir kitaptir. tıpkı neufert gibi.
• mimarlık tarihçisi leland martin roth'un yarı ansiklopedik kitabı.mimarinin üç ana bileşeni
  1) utilitas : işlevsellik
  2) firmitas: sağlamlık, form
  3) venüstas : güzellik, estetik
  ve bu bileşenleri oluşturan elemanları anlatır roth.
  mağara devrinde ilk barınağımızı edindiğimizde ; yani insanlığın tarihiyle birlikte başlayan bu sanatın öyküsünü modern mimariye, alvar aalto'ya le corbusier' e kadar taşır.
  
  mimarinin aslında bir ritm ve müzik işi olduğundan bahsederken; antik yunanın kolezyumunun mozart'ı çağrıştıran pencerelerinden , dekonstrüktivist gehry'nin daha çok black metale yatkınmış gibi duran çarpık yapılarına kadar her şeyi ele alır. etrafımızdaki taş kesmiş müziği duymamak için hissetmemek mümkün değilmiş meğer diye düşündürür.
  bir deniz kabuklusunun, fibonacci sayılarının geometrisini barındıran kabuğunu mekanın merdivenlerine taşıyan cesur mimarları ve bu kitabın yazarını kutluyorum.
  ortadoğu coğrafyasında mimari, sinema vb. lükslerimiz olursa bir gün modernizmin 'her şeyi azaltın' diyen ve dış veya iç cephede süslemeyi suç sayan katı bakış açısını tartışabiliriz biz de.
  şimdilik barok zevklerin sanat ilan edilip korunup kollandığı bir 'görmemişin binası olmuş' ekolüne ısrarla devam etsek de umudum barok'un kendisinde çünkü alçaklığın evrensel tarihi'nde borgesin de yazdığı gibi 'kendi kendisini yiyip bitiren, var olabilecek tüm imkanlarını kullanan sanata barok denir'. aynı bizim insanımız gibi, hırslı bir sanattır barok , barok için hep komşunun çimleri daha güzeldir, asla daha azıyla yetinememenin sanatıdır barok bu yüzden çabuk tükenmesi kaçınılmazdır.
  mimarinin sade görkemiyle çelişir barok, mimari boşluk yaratma sanatıdır. heykeltraşların mermeri yontarak şekillendirdiği malum, dikdörtgen bir kalıpta boşluklar açarlar.
  mimarlar ise boşluğun etrafına bir kabuk örerek, bize yaşanacak ve koklanacak ve görülecek ve dokunulacak bir mekan bırakırlar havasını teneffüs ettiğimiz.
  içinde yaşanabilen tek sanattır mimari.
  gödel escher bach 'ın temel bilimler veya mühendislik fakültelerinde seçmeli ders olarak okutulması gibi bu eserin de mimarlık fakültelerinde üzerinden geçilmesi gerekir.
  
  özetlemek gerekirse, kalınlığıyla önce korkutan, sonra sayfalarca mimarlık serüveni ile meraklandıran, okudukça mimarinin çeşitli disiplenlerle arasındaki ilişkiye değinen, sonra insanlık tarihinin ünlü eserlerinden örneklerle mimari terimleri açıklayan bir kitap.
• yaşayan en önemli mimarlik tarihcilerinden olan leland m. roth'un mimarlık tarihini antik yunan'dan günümüze dek detaylı olarak kaleme aldığı mimarlar ve mimarlık öğrencileri için başucu niteliğinde olan nadir kaynaklardan birisidir.
• kabalcı yayınları tarafından piyasaya sürülen bu eserin üçüncü baskısı ergun akça tarafından çevrilmiş olup 720 sayfa, 2.hamur ve ciltsiz olarak satılmaktadır. kitap iki kısım ve yirmibir bölümden oluşuyor.
  kısım bir - mimarlığın öğeleri
  bölüm 1 : kullanışlılık - yapı nasıl iş görür ?
  bölüm 2 : sağlamlık - yapı nasıl ayakta durur ?
  bölüm 3 : güzellik - mimarlıkta mekan
  bölüm 4 : güzellik - mimariyi görmek
  bölüm 5 : güzellik - mimari akustik, biçim ve ses
  bölüm 6 : mimar - başrahiplikten profesyonelliğe
  bölüm 7: çevrenin bir parçası olarak mimarlık
  bölüm 8 : mimarlık, bellek ve ekonomi
  kısım iki - mimarlığın tarihi ve anlamı
  bölüm 9 : mimarlığın icadı - mağaralardan kentlere
  bölüm 10 : mısır mimarlığı
  bölüm 11 : eski yunan mimarlığı
  bölüm 12 : roma mimarlığı
  bölüm 13 : erken hıristiyan ve bizans mimarlığı
  bölüm 14 : erken ortaçağ mimarlığı
  bölüm 15 : gotik mimari
  bölüm 16 : rönesans ve maniyerist mimari
  bölüm 17 : barok ve rokoko mimarlığı
  bölüm 18 : aydınlanma çağında mimari, 1720-1800
  bölüm 19 : ondokuzuncu yüzyılda mimarlık
  bölüm 20 : erken yirminci yüzyıl mimarlığı - kusursuz yararcılık
  bölüm 21 : geç yirminci yüzyıl mimarlığı - bir anlam sorunu
  oluşuyor. önsözü "bu kitap insan-yapısı çevrenin anlaşılması ve algılanmasını öğrenmeye ilişkindir. daha açık söylemek gerekirse insan etkinliğinin fiziksel kalıbı olarak mimarlık hakkındadır." cümleleriyle başlıyor. zengin siyah-beyaz resim, çizim ve fotoğraflarla desteklenmiş, nitelik ve nicelik olarak hacimli bir kitap (mimar değilim, şahsi kanaatimdir.) her bölümün sonunda çok güzel okuma önerileri de sunmaktadır. dilini ve yapısını oldukça anlaşılır buldum. baştan sona sürekli olarak değil de fasılalarla bölüm bölüm okuyorum. bugünlerde netten %45 indirimle satılmaktadır. eyyorlamam bu kadar.