• "kişisel iletinizi yazın" kısmında media player'dan dinlediğiniz müziğin yazması ve bunun sonucu insanların sana "bunu mu dinliyosun sen" diyeceği türden müzik dinleyememek.
  • msn'in bir blog hizmeti vardı.* ilk orada yazmaya başlamıştım. epey de vardı okuyanım. belki de hiç bir özelliği olmasa da yazmaya özendiren bir tarafı vardı msn'in. şimdilerde wordpress'in sunduğu sonsuz olasılıkların arasında kaybolduğum ve facebook'ta layklanacak paylaşımlar, okunacak tıvaytlar arasından çıkamadığım için yazmıyorum. eskiden arkadaş online'sa titretirdin, derdini yazarak anlatırdın biterdi olay. şimdi birine mesaj atmak için mecburen facebook'a giriyorsun, "aa o ne paylaşmış, bakayım kim ne yorum yazmış" derken kopuyor gidiyorsun. o eskinin basitliğini arıyorum çoğu zaman.
  • msn space diye bi zımbırtı vardı be, iki resim göreceğiz diye ebemiz ağlardı.
  • sosyal mesajın dibine vurulurdu kişisel ileti bölümünde hatta o kısım direk sadece eski sevgili için ayrılmış bir bölme gibiydi listeyi şöyle bir yoklayınca atarlı giderli bi ton cümle görmek mümkündü birde ayarlar kısmından birinin üstüne tıklayınca sil yazıyorsa seni silmiş mi olurdu neydi oradan kontrol edilebiliyordu sanırım. evet, saçma sapan işlerle uğraşmışız, evet çocuklukmuş ama ''şu an yaptığımız hangi şeyden duyabiliyoruz aynı heyecanı'' diye sorarlar adama.. her zaman söylerim bu kez cuk diye oturacak; zaman çok allahsız be sözlük.
  • enter'a basmadan önceki heyecan ve kararsızlık. ilgi duyduğunuz kişiye bilmediği veya mühim bir şey söylerken çok olurdu bu. basınca "oha bastım lan, yolladım, oha yazıyor, ne yazacak acaba" der, ellerimizi terletir, ayaklarımızı üşütür, heyecandan kıvrılırdık.
  • crazygirl, chatlack, yakisikli_34 vb sacma sapan adlarda acardik adresleri. kendimden biliyorum.
  • crazyboy_4151, mc_kral34, *selin_1989 alttan cizgili havalı mail adresleri bu dönemde alındı hep.universite zamanı gelip iş basvuruları başlayana kadarda bu havalı adresler kullanılırdı
hesabın var mı? giriş yap