• simdi diyorlar ki;
    geziciler yolsuzluk sorusturmalarindan once yerin dibine gomdugunuz adami simdi koruyosunuz. iste siz boyle ikiyuzlu adamlarsiniz.

    buna cevaben konuyu metaforik bir hale getirmeye calisacagim umarim en azindan kendi adima daha anlasilir bir tablo cizebilirim.

    diyelim ki bir gun bir tanidiginizin evine oturmaya gittiniz cay iciyorsunuz. iciyorsunuz ama arkadasiniz telasli, stresli bir bicimde salonun ortasinda volta atip duruyor. neyin var diyorsunuz cevap vermiyor. tam da o sirada kapi kiriliyor ve iceri hitler giriyor.

    absurt bir hikaye farkindayim ama bir yere varacagiz.

    hitler elinde bir anahtar sallayarak arkadasinizi seri katil olmakla sucluyor. hatta daha da ileri giderek oldurdugu insanlarin organlarini evinde bir odada sakladigini soyluyor. cumlesi henuz bitmemisken arkadasiniz hitlerin uzerine atlayip onu yumruklaya yumruklaya balkondan asagi atiyor.

    karambolde anahtar da ayaginizin dibine dusuyor.

    simdi kendisinizi o koltukta hayal etmenizi istiyorum.

    sirf hitler dedi diye arkadasiniza tamamen guvenir konuyu kapatir misiniz?
    yoksa evi arayip sonra mi arkadasiniza guvenirsiniz?

    evi ararsaniz hitlerin tum hayati boyunca yaptiklarini onaylamis mi olursunuz?

    adaleti isterken anahtari bize getirenin kim oldugu ne kadar onemlidir?

    onemli not:
    hikayede kullanilan hitler karakteri bir sahisa gonderme olsun diye degil teorik olarak saf kotulugu sembolize etmesi amaciyla olusturulmustur.
  • çarşının bile suç örgütü olabileceği gafletindeki özel yetkili ergenekon tetikçisi savcı.

    bir sürü benzer vukuatları zaten vardır, haritayı daha net görmemizi sağlayandır.

    (bkz: hrant dink suikasti)
    (bkz: galip öztürk)
    (bkz: oda tv)
    (bkz: mit)
    (bkz: ibrahim tatlıses)
    (bkz: turgut özal'ın naaşının açılması)
    (bkz: kimi bilmem ne bela)
  • baskılar yüzünden soruşturmayı bıraktım diyen t.c. devletinin savcısı.

    yapmayın sayın savcım demiyor mu "devleti yönetenler gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde olabilirler" diye. yapmayın...
  • rüzgar tersten estiği için üzülmüş savcımız. tabii senelerin alışkanlığı var, üç kişi biraraya geldiyse ver referansı terörle mücadele kanunu'na, yaldır yaldır tutuklamalar gelsin. ne zaman ki mit üzerinden rte bu yolla, özel mahkemeler kanalıyla tehdit edildi, rüzgar tersten esmeye başladı. sen yılların özel yetkili savcısı -ki bu kavramın hukuk devletinde yeri yoktur- olarak görev yap, ama gün gelip de hukuksuzlukla inşa edilen zemin ayağının altından çekilmeye başlayınca çıkıp hukukun yok sayıldığını haykır. işte sırf bu yüzden kendisinin görev yapmasının engellenmesi hukuksuzluk abidesi olsa da üzülmüyorum. umurumda değil. soruşturmadaki amaç hukuku tesis etmek olsaydı üzülür, kendisini desteklerdim o ayrı.

    yolsuzluk yapıldığına inanıyorum, kanıtları da ortada. lakin, cemaat denilen yapının, para hırsızlığı yapan şebekelerden daha tehlikeli olduğunun, bunlara çalıştığı iddia edilen savcıların türkiye cumhuriyeti devletini son on yılda hallaç pamuğuna çevirdiğini, vesayeti bitirme yalanı altında din kisveli vesayetin egemen kılınmasına bilerek veya bilmeyerek hizmet ettiklerini de yok saymamalı.

    düşmanımın düşmanı dostumdur vecizesi uzun vadede pek iyi sonuçlar vermiyor ne yazık ki. deniz feneri soruşturması kapatıldığında, rüzgar istenen yöne eserken bu savcı çıkıp yine basın açıklaması yapmış mıydı acaba?
  • gençliğe hitabe'de işaret edilen türkiye'de yaşadığımızın kanıtıdır.
  • 17 aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu'nun ikinci dalgasındaki soruşturma dosyası elinden alınan savcı. nedeni de gizliliği ihlalmiş. oysa gizliliği ihlal eden emniyet birimleri hakkında soruşturma açılmasını talep edecekti (bkz: hayat ne tuhaf vapurlar falan). ne güzel memleket oldu lan burası, çal çırp ucu sana dokunacakken sen dokun herkese sıyrıl bir de üzerine haklı durumda ol. böyle millet iradesine az bile.
  • gün itibariyle yaptığı basın açıklaması ile türkiye'nin geldiği durumu net olarak özetlemiştir. bu saat itibariyle cumburbaşkani dahil artik herkimse olaya müdahale etmelidir. son sözler söylenmiştir. yargiya darbe yapilmiştir. devlet işgal altindadir.
  • iddialara göre türkiye'nin gündemine oturan 17 aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu'nun ikinci dalgasındaki soruşturmayı yürüten tmk savcısı.
  • bugünkü açıklamasıyla senin savcın-benim savcım gerçeğini apaçık ortaya çıkaran onurlu kişi.

    edit: mesaj geldi, aslında görevden alan hükümet değil, üst amirleri olan başsavcıymış.

    sonuç olarak benim savcının bugünkü açıklamasından çıkarımım şu ki; polis savcının emrini yerine getirmemiş, savcının deyimiyle kanıtları ortadan kaldırmaya teşebbüs edilmesi şüphesi varmış.
  • iki yıldır yürüttüğü soruşturma basına sızmamış, bırak sızmayı kimsenin haberi bile olmamış ama polise ve amilerine bazılarını "göz altına alacağım" dediği anda ne hikmetse basına sızmıştır ve basına sızdıran da kendisidir, yersen.

    ayrıca, cumhuriyet savcıları gerekli gördükleri taktirde hukuka uygun olması kaydıyla soruşturma başlatabilir ve bitirebilirler (bkz: #39233213). bir de bilerek konuşsanız ne güzel olacak, ama bilseniz zaten konuşmazsınız, konuşamazsınız ya...

    zorunlu edit: yukarıda yazdığım cümlelerde muammer akkaş'a "adam" dediğimi ya da kendisini övdüğümü gören var mı? varsa ya bana da anlatsın ya da türkçe öğrensin. yukarıda yazdıklarımdan ilk kısım tamamen yaşananlar (bu adam iki yıl delil toplayıp soruşturma yapıp ufacık bir bilgi bile dışarı sızdırmamışken tam operasyon anında yani işi bitirip darbeyi vuracakkken mi sızdırdı bilgileri? o kadar çabadan sonra bilmiyor muydu bu durumda kendisinden dosyanın alınacağını ve tüm çabasının buhar olacağını? öyle diyorsan da buna kim inanır allasen?), ikinci kısımsa tamamen hukuk. ne bir çıkarsama var ne bir yorum ne de bir övgü. neyin demogojisini yapıyorsunuz arkadaş o zaman bana???
hesabın var mı? giriş yap