• yillardir basketbolu ve nba'i takip eden biriyim ve bir seyleri kiyaslamaya oyle pek duskun de degilim ama rahatlikla soyleyebilirim ki, kalitenin yuksekligi baglaminda nba'in en iyi sezonu 18-19'dur. ki cocuklugumda jordan'in utah deplasmaninda attigi son sayiyi canli canli izlemis olmanin etkisiyle yabana atilmayacak derecede 90'lar romantizmine sahibimdir.

    ama bugun oynanan basketbol o kadar hizli ve iyi, ust duzey oyuncularin sayisi o kadar yuksek ki insan hayret ediyor. ligin bu kadar rekabetci oldugu bir donem ben sahsen hatirlamiyorum. ustelik, rekabet bir yana, superstar acisindan boylesine bereketli bir donem kesinlikle hic ama hic olmamistir. ligin gelmis gecmis en iyi iki oyuncusundan biri olan lebron'in yillardir mvp icin adi bile gecmiyor. cunku adam kendinden beklendigi gibi surekli muhtesem oynadigi halde her sezon biri cikip akil almaz isler yapiyor mutlaka. daha iki sezon evvel gelmis gecmis en dominant oyunu oynadigi soylenen curry bile artik giannis, anthony davis, harden gibi adamlarin ciktigi sacma sapan seviye nedeniyle ununu elemis elegini asmis abi gibi goruluyor. paul george okc'de halifeligini ilan edecek duruma gelmis ama kimse mvp icin adini bile anmiyor. karl anthony towns, joel embiid, porzingis, lillard, kawhi, butler, durant, jokic, griffin, westbrook, kyrie... sonu yok resmen listenin.

    bu tur bir zenginlik gercekten de saskinlik verici bir durum. ucluk atan uzunlara sasiriyordu insanlar, artik 7 feet boyuyla crossover yapip bilek kiran centerlar gormek bile normallesti. lige nasil bir manyaklik hukum suruyor, anlamak mumkun degil. caylagi bile sapik gibi oynuyor.

    birkac yil evvel gsw ligin dinamikleriyle oynadiginda yigit ozgur karikaturlerindeki tiplemeler gibi "yok agggbi, 90'larda bu basketbolu oynamaya kalksalar adamin dislerini eline verirlerdi... rodman agggbi... bad boys agggbi... stockton to malone agggbi..." falan diye sayiklarken artik beyaz bayrak sallar hale geldim. bu cilginliga retro argumanlarla karsi cikmak falan mumkun degil artik. adamlar resmen oyunu degistirdi, bambaska bisi oynaniyor.

    meselenin bu seneye has guzelligiyse, ligin daha rekabetci bir hale gelmis olmasi. daha alti ay evvel gsw'ye onumuzdeki 2-3 yilin sampiyonlugu pesin pesin yazilirken an itibariyle her seyin mumkun oldugu bir lige donustu nba. ve yine gecen yila dek devam edegelen "dogu konferansi'nin zayifligi" bir anda yok oldu. raptors, bucks, 76ers, celtics, nuggets, gsw, lakers, rockets, thunder gibi organizasyonlarin hepsi an itibariyle benim gozumde contender. pacers, blazers ve clippers gibi takimlar da cabasi. belki gelecek yil yildiz oyuncularin takim degistirmeleri sonrasi bu dengeli dagilim eskiden oldugu gibi bozulacak ve lig bir iki takim tarafindan domine edilir hale gelecek ama en azindan bu sene cok ozel bir rekabete tanik oluyor nba serverler. bu yaz -bahsettigim turde- olumsuz bir degisim yasanirsa da hep ozel bir sene olarak akillarda kalir 18-19...
  • july moratorium un başlamasıyla nba hayranlarının gönlünde gayriresmi olarak başlayan sezon.

    1 temmuzda gerçekleşen bütün hamleler bu entry'e yazılacaktır.

    1. nikola jokic - 5 yıl 148 m $ - denver
    2. paul george - 4 yıl 137 m $ - okc
    3. doug mcdermott - 3 yıl 22 m $ - indiana
    4. joe harris - 2 yıl 16 m $ - brooklyn
    5. chris paul - 4 yıl 160 m $ - houston
    6. ersan ilyasova - 3 yıl 21 m $ - milwaukee
    7. jerami grant - 3 yıl 27 m $ - okc
    8. ed davis - 1 yıl 4.4 m $ - brooklyn
    9. omri casspi - 1 yıl ? m $ - memphis
    10. marco belinelli - 2 yıl 12 m $- san antonio
    11. deandre jordan - 1 yıl 24 m $ - dallas
    12. kevin durant - 2 yıl 61.5 m $ - golden state
    13. derrick rose - 1 yıl 2.1 m $ - minnesota
    14. aron baynes - 2 yıl 11 m $ - boston
    15. will barton - 4 yıl 54 m $ - denver
    16. rudy gay - 1 yıl 10 m $ - spurs
    17. gerald green - 1 yıl 2.4 m $ - houston
    18. trevor ariza - 1 yıl 15 m $ - phoenix

    19. nik stauskas - 1 yıl min. kon. - portland
    20. fred van vleet - 2 yıl/18 m $ - toronto
    21. luke kornet - 1 yıl 1.6 m $ - new york

    22. glenn robinson iii - 2 yıl 8.3 m $ - detroit
    23. derrick jones jr - 2 yıl 3.2 m $ - miami
  • sezon başı itibariyle takım takım şahsi düşüncelerim ve beklentilerim;

    boston celtics: geçen sezon ana parçaları sakat olmasına rağmen gençlerle doğu finali yapan celtics, bu sezon da doğu'nun favorisi. muhtemelen geçen senenin de üzerine çıkacaklar.

    philadelphia 76ers: simmons ve embiid'in liderliğinde, geçen seneye benzer bir sezon geçirebilirler. simmons şut atmayacak, atamayacak, atsa da girmeyecek(beni göt etmesi ümidiyle). fultz eğer ilk 5'e yerleşip beklenen patlamayı yaparsa, zayıf doğu'da önleri açık. furkan'da geçen seneye nazaran daha fazla süre alacaktır.

    toronto raptors: kawhi-derozen takasını gerçekleştirip zaten tavanı belli bir yapıda kabul edilebilir bir risk aldılar. sağlıklı bir kawhi bu takımın tavanını çok daha üstlere çıkarır. muhtemelen doğu'da sezonu ilk 3 içerisinde bitirecekler.

    milwaukee bucks: dış şut tehtidini güçlendiren giannis ve yeni koç budenholzer'la geçen seneye göre daha iyi olacaklardır. en büyük sıkıntıları guard rotasyonu. eric bledsoe ve malcolm brogdon ile neler yapabilirler bilemiyorum açıkçası.

    washington wizards: bu kadar uyumlu görünen parçaları bu kadar uyumsuz oynatmak nasıl iş bilemedim. scott brooks'u kovup, john wall'a da şöyle "kendine gel ulan" diye okkalı bir şekilde dövseler. pek sıkıntıları kalmayacak gibi.

    brooklyn nets: geçen seneden daha iyi olacaklardır ama playoff'da yapamayacaklar. yani sempatik bir takım olmanın ötesine geçemezler.

    new york knicks: porzingis yokken vasat seviyesine çıkmaları bile zor. kevin knox'u lige ısındırıp sezon sonuna doğru tanking yapmaları muhtemel.

    indiana pacers: oladipo geçen senenin üzerine çıkacaktır ama takım olarak geçen seneki ritmi bulmaları zor. sonlardan playoff'u zorlayabilirler.

    detroit pistons: blake griffin ve andre drummond ikilisinin bu sezon daha uyumlu olacağını düşünüyorum. en büyük sorunları elit kısaları yok. playoff yapabilme ihtimalleri var ama daha da ilerisini göremezler.

    cleveland cavaliers: collin sexton, kevin love ve cedi'nin etrafında takım kuruyor gibiler. bence mantıklı bir iş. j.r. smith'i de siktir ettiler mi tadından yenmez. playoff yaparlarsa süpriz olmaz.

    chicago bulls: yapılanma devam ediyor. aynı brooklyn gibi geçen seneden kötü olmazlar, zevk verirler ama playoff hayal.

    orlando magic: uzun koleksiyonu yapıyorlar galiba. mo bamba'yı merak ediyorum ama takım olarak kendilerinden bişey beklemiyorum. ulan şu takıma kısa alın kısa!

    miami heat: kısıtlı yeteneklerle ama harika bir koçla devam ediyorlar. alt ve üst sınırları çok belli. ne muazzam iyiler ne de vasatlar. karakterli takım vesselam. eğer jimmy butler'ı alabilirlerse o zaman acayip olurlar. karakterlerine karakter katmanın yanında aradıkları süper yıldızı da bulmuş olurlar.

    charlotte hornets: bunlardan bi cacık olmaz. net. muhtemelen sezon başında veya ortasında kemba'yı takaslayıp tanking'in yolunu açacaklar.

    atlanta hawks: trae young'la yapılanmaya start verdiler. kısa vadede bişey beklemek onlara haksızlık olur.

    golden state warriors: bence bu sene beklediklerinden zor geçicek. doymuşluk sezon içerisinde kopmalara neden olmaya başladı. geçen sene normal sezonun sonuna doğru yaşadıkları ve playoff'da houston serisinde direkten dönmeleri doymuşluğun kanıtı gibi. cousins playoff'lara doğru dönecek ve onu bu takıma adapte etmekte ne kadar kolay bilemiyorum. hala güçlüler, ama artık net favori değiller.

    houston rockets: bence carmelo hamlesi ile daha da güçlendiler. carmelo'dan uçar-kaçar bir performans beklemezler ve carmelo da yıldız kafasından çıkıp görev adamlığını benimserse 2 tarafta kazanır. ariza'nın gidişiyle eric gordon ilk 5'e yerleşecek gibi. bu sene de favorilerden biriler. geçen sene batı finalinde üst üste kaçan şutlar olmasa belki de şampiyonlardı. belki onlar için o sene bu senedir.

    utah jazz: tuttuğunu koparan bir dominantlık var sanki bu takımda. quin snyder gibi harika bir koç, gobert gibi muazzam bir çember savunmacısı ve donovan mitchell gibi ilk senesinden süper yıldız esintileri veren bir genç. bunlara iyi yan parçalar ekleyince de çok iyi bir takım ortaya çıkıyor. şu anda güçlü batı'nın en iyi 3. takımı olarak görüyorum.

    new orleans pelicans: geçen sene playoff'larda cousins olmadan daha iyi ve daha tempolu oldukalarını gördüler. kadroyu çok bozmadılar ama önemli bir değişiklik yapıp rondo yerine elfrid payton'u getirdiler. tamam 2'si de şut atamıyor ama payton'un rondo'dan daha iyi yaptığı hiç birşey yok. onun dışında iyi durumdalar ve anthony davis mvp olmak için çaba sarf edecektir.

    portland trail blazers: bu sene bu yapıyla son şansları ki; başarılı olamayacak ve sezon sonu lillard-mccollum 2'lisinden birini şutlamaya karar verip yeni bir yapı kurmaya karar verecekler diye düşünüyorum. inatla yerinde sayan bir takım oldular. playoff'lara sonlardan giriş yapıp ilk turda şutlanmalarını bekliyorum.

    oklahoma city thunder: carmelo'yu yollayana kadar ömürlerinden ömür gitti. paul george'u takımda tutup, westbrook'u schröder ile yedeklediler. bu takım net bir şekilde westbrook'un takımı. bu yüzden ne büyüyecekler ne de küçülecekler. geçen sezondan farklı bu sene belki playoff'larda batı yarı finali görürler, o da belki. daha ilerisine gideceklerini sanmıyorum.

    denver nuggets: birbirini harika tamamlayan jamal murray ve gary harris'e sahipler. millsap gibi iyi bir de veteranları da var. asıl sorun 1. oyun kurucu olarak belirledikleri jokic'in biraz hantal olması ve pek skor yapmayı düşünmemesi. bu sene iyi bir de draft riski aldılar. olursa çok çok iyi olur, olmazsa da zaten pek ihtiyacımız yoktu denilebilecek porter jr hamlesi. playoff'u ortalardan zorlayabilirler.

    minnesota timberwolves: sezona kaosla başlıyorlar. butler muhtemelen kalmayacak. şahsen ben de butler'la aynı fikirdeyim. o olmadan işleri çok zor. çünkü yıllardır süper yıldız diye 2 çocuk ile uğraşıyorlar. kat yetenekli falan ama çok vurdumduymaz, zoru gördüğü an küsecek bir yapısı var. wiggins ise bence tamamen çöp. butler'ın gittiğini kabul edersek playoff yapamazlar.

    los angeles clippers: batı'da 8. ile 11. sıra arası bir takım oldular. deandre jordan'ı kaybettiler. butler konusunda hamle yapacaklar mı yoksa sezon sonu kawhi hamlesi mi gelecek bilemiyorum. ama sanki bu seneyi pas geçmiş gibiler.

    dallas mavericks: bu sene izlerken zevk alınacak takımların başında geliyor. üzerlerinde baskı yok ve avrupa'nın en iyi oyuncusunu draft ettiler. doncic bu takımda bence çok önemli bir parça olacaktır. onun bu takımda bir avrupalı'nın bir nba takımında yaratabileceği en büyük etkiyi yaratabileceğini düşünüyorum. tabii ki şampiyon olacak falan diyemeyiz ama beklentilerim bu yönde. playoff zor, belki gelecek sene.

    phoenix suns: elit bir kısaya sahip olan takım draft 1 numarasını da kadroya kattı.
    booker-ayton ikilisi için erken konuşmak yanlış olur ancak suns yapılanması son rötüşları yapıyor. bu sene playoff zor, ki batı'nın gücü de ortada.

    memphis grizzlies: jaren jackson'dan çok ümitliler ama elde mike conley ve gasol dışında pek iyi bir parça yok. bütün sezonu jaren jackson'un gelişimini izleyerek geçirirler. playoff imkansız.

    sacramento kings: de'aaron fox ve buddy hield'ın yanına draft 2 numarası marvin bagley'i eklediler. onları da suns gibi izlemek ve pek bişey beklememek gerek.

    san antonio spurs: berabat bir haberle sezona başlıyorlar. dejounte murray gibi çok şey bekledikleri ve tek oyun kurucuları olan adamı sakatlık sebebiyle kaybettiler. ellerinde sadece patty mills kaldı. ama popovich sezon içinde derozen'ı oyun kurucu olarak oynatacaktır. derozen açısından ise bu sene kendini ispatlama senesi. spurs kadro olarak yaşlı. eski tarzda 2 uzunla oynuyorlar. aldridge- gasol ikilisi sezon sonunu nasıl getirecek bilinmez. bu sene playoff'un dışında kalırlarsa şaşırmamak gerek.

    los angeles lakers: lebron hamlesi ile kendini bulacaktır derken bombalar peş peşe patladı. tamam belki hepsi 1 yıllık falan ama neden lan. o kadar deli niye? lebron bu takımı evirip çevirecektir ve en büyük yardımcısının da rondo olacağını düşünüyorum. sezonu nasıl bitirirlerse bitirsinler her şekilde en çok onlar konuşulacak. kuzma'nın 5 numara başlayacağı 5'ler görecbiliriz. orta sıralardan playoff'a bodoslama girerler ama bu kadar güçlü batı'da kral'ın final görmesi zor. belki seneye.

    umarım sakatlıkların olmadığı, tüm takımların sahaya %100'ünü koyduğu(tamam, normal sezonda bu biraz imkansız. ehuehudafsfs), hak edenin kazandığı ve ben simmons'ın 3'lük attğı bir sezon olması ümidiyle(bu daha da bir imkansız oldu lan dnjasndjk)...
  • daha iddialı konuşmak için çok erken, ligin üçte birine henüz ulaştık, ancak görünen o ki ara transferde bir düşeş tutturmadıkları sürece houston'ın playoff şansı batıda phoenix dışındaki her takımdan daha düşük. kendileri berbatken sıralamada üstlerindeki takımlara bakıyorum, içlerinde kötü oynayan tek takım yok. gönül nba'in gelmiş geçmiş en sahtekar oyuncusu harden'in ve çirkef cp'nin beter olmalarını istiyor ancak malesef küme düşme gibi bir şey söz konusu değil.
  • normal sezonun 1/3 lük kesimi geride kaldığında batı'da tanking yapacak takımların suns dışında netleşmemesi puan durumunu acayip bi duruma getirmiş vaziyette, üstüne üstlük :
    1-denver'ın akıllarda soru işareti yaratmayacak şekilde play off yarışına damdan düşmesi
    2- lebron'suz bir playoff düşünülememesi,
    3-montrezl harrell'ın draymond green'ın içeriye drıve edebilen haline , tobias harris'in 2010 model carmelo'ya , doc rivers'ın ise taşşakları betondan brad stevens reise dönüştüğü süperstarsız clippers'ın sezona çok iyi girmesi
    4-conley'in ben daha ölmedim demesi
    5-de'aron fox'ın ''2020 lerin süperstarlarına benimde adımı yazın'' demesi
    6-luka doncic'in beklenenden de iyi katkı vermesi
    7-şampiyonluğun kıyısından dönen houston 0/27 rockets'in yokları oynaması
    8-yıllar yılı yılın en iyi savunma yapan takımlar arasında gösterilen spurs'un bu ünvanını bir anda bırakması, bıraktığı yetmiyormuş gibi ligin şu anda en çok sayı yiyen 29.takımı olması..... bu kargaşanın başlıca sebepleri
    şimdi buraya playoffa girmeyecek takımları yazarsak bence resmi biraz daha netleştirebiliriz...
    1-phoenix suns :tamam bi şey beklemiyozda daha kasım ayında maçın ilk çeyreklerini 10-45 , 15-45 kapatmak nedir abi ya??
    2-spurs: e zamanı gelmişti artık , derozan'a yazık oldu amaçsız geçecek sezonu
    3-wolves: butler'la bile playoffa girmeyi uzatmada hakeden bir takımın bu sene playoff bu kargaşada çok mümkün görünmüyor , butler gidince takım akşam babaları evden giden kardeşlere benzediler , böyle bi mutluluk bi şebeklik hali falan ama yemezler hadi canım
    4-dallas : you nothing know luka!!! üzgünüm
    5-memphis:sayın mike conley çok tatlısınız ama ortam çok karışık bebeğim yanına şöyle cengaver bi 2 numara lazım
    6-kings: sizi unutuyodum az kalsın , fox sende çok tatlısın ama o sene bu sene değil canım
    bu saydığım 6 takımdan takımlarına curry-durant takviyeleri yapmadıkları sürece nerdeyse eminim işte bundan sonrası biraz karışık, üffffff burası çok zor amk ya!!!!!süper mario'nun prensesi kurtardığı yerde gibi hissediyorum kendimi ...
    7-ben hakkımı utah'tan yana kullanıyorum: geçen senede iyi başlamamışlardı sonradan uçuşa geçtiler ama bu sene durum başka sadece gobert-mitchell etkisiyle playoff biraz zor gibi duruyo son 10 maça kadar bu yarışın içinde kalacaklar belki ama mitchell dışında kendi şutunu yaratan adam yok takımda, iyi kötü çoğunlukla kötü bi burks vardı o da gitti, kesinlikle yapamazlar demiyorum ama çok ekstra şeyler gerekiyor.. ah be exum şu şutunu ve bitiriciliğini geliştirsen westbrook patlayıcılığında adamsın vesselam ama gel gör ki yarım metreden hookları ve turnikeleri bile kaçırıyosun, şut desen zaten yok...
    utah'ın çıkamama olasılığına %60 desek clippers ve pelicans'a da %20'şer olarak eşit bi şekilde dağıtıyorum bu yüzdeyi, yani clippers geçen senede 3-4 galibiyetle kaçırmıştı, bu sene işlerin daha zor olacağı düşünülürse ve kadronun kağıt üstünde soru işareti olması akıllara soru işareti getiriyor ama rivers bu takımı çok iyi kurgulamış ve hazırlamış sezona ayrıca harrell'in ve harris'in elit performansları takımın şu anda puan tablosunda ki yerinin sebebi, ama utah bi takımdan playoffa bilet alacaksa bu takımlardan bi tanesinin clippers olması muhtemel, diğeri de hiç istemesem de yazmaya elim varmasa da pelicans , tek kaşlı reisimizin yanına randle'da geldi , jrue kardeş ve mirotic ile birlikte güzel bir uyum yakaladılar ama ah be abi... bi guard bulamadınız ya .... allah'tan etwaun moore baya yüzdeli atıyor ve jrue'da pg oynayabiliyor ve 3 numarayı darius miller ile idare diyorlar ve o da sağolsun fena atmıyor ama tempo, ritim ve konsantrasyonlarını kaybederlerse işler kendileri açısından kolay olmayacaktır, ama pelicans mevzu bahis olduğunda içim biraz rahat çünkü biz biliyoruz işler ciddiye bindiğinde anthony davis'in nasıl bir canavara dönüştüğünü ve o canavarı mart ayında görebileceğiz sanırım.....
    lebron'suz playoff düşünemiyorum diyerek lakers bahsini kısa geçtim farkındayım ama cavs 'ı 4 sene finale taşımış bi adamdan bahsediyoruz, yani içinden lebron'u çıkardığınızda 2017-18 cavs ile 2018-2019 lakers arasında dağlar kadar fark olduğunu kim iddia edebilir ki?? ben demiyorum lakers'da finale çıkacak eşşek değillerse bi playoff yapacaklardır, lebron eşşek değil çünkü...
    o mini minnacık şüphe kırıntılarını houston 0/27 rocket için taşıyan varsa taşımasın...ama burda bi ufak rockets yönetimine değinmeden edemicem, ariza'yı niye yolladınız abi????nasıl olsa tıkır tıkır işleyen bi sisteminiz vardı tamam anlıyorum ryan anderson'ın 2 yıl 40 milyonluk kontratından kurtuldunuz ve capela'ya yer açtınız ama ne biliim capela için değer miydi ariza'yı göndermeye bilemedim, yani ennis'te fena götürmüyor ama..... yani capela'yı 4 sene daha tutup ariza'nın bir gömlek aşağısını bulmak belki çokta mantıksız değil ancak takımın havasının bozulduğu ortada, çünkü gsw'nin en nefret ettiğim özelliği 35 dakika maçı 10-15 sayı geride götürseler bile 3-4 dakka içinde 15-20 saylık serilerle maçı lehine çevirebilmesiydi ve bu özellik geçen sene houston'da da vardı 2 dakkalık rehaveti çok ağır cazalandırıyorlardıgsw düşmanı olarak onları durudurabilecek tek takımın houston olduğunu görünce ve houston'ında geçen sene ki çizgisinden uzaklaştığını görünce üzüldüm daha çok sinirlendim...

    doğu'da resim daha net tabi, geçen seneden farklı olarak cavs'ın satılığa çıkarttığı bileti kemba kapacak bu sefer, kötü başlayan wizards acaba demeye başlatmıştı ama çabuk toparlandılar , tıfıl magic'e biraz avans verdiler sadece, ama wizards bu sezondan vazgeçip wall'dan kurtulmak için yok pahasına takaslarlarsa işin içine miami'de girer, ama wall kalırsa miami playoff dışı kalır bence........yine tuğla gibi oldu entry farkındayım ama bu sezon başını kaçıranlar ve kargaşaya anlam veremeyenler için aydınlatıcı olmuştur umarım, katılmadığınız yorumlarımla ilgili yeşillendirirseniz seve seve okurum
  • bu gece yaşanan takaslar sonucu;
    james ennis, j.simmons, ml. richardson- p76ers
    muscala- lakers
    zubac, beasley -clippers
    temple, jamychal green- clippers
    avery bradley- memphis
    mirotic- bucks
    cj miles, valanciunnas, d.wright-memphis
    m.gasol-toronto
    jason smith, s.johnson -pelicans
    thon maker -pistons
    fultz-orlando
    stauskas -cavs
    burks - kings
    monroe-nets
    swanigan-kings
    labissiere- portland
    tyler dorsey- memphis
    jabari bird-atlanta
    j.parker,portis-wizards / o.porter-bulls.......derleyebildiklerim bunlar
  • 2 nisan 2019 itibariyle,

    batı konferansı:
    gsw batı 1. liğini şu saatten sonra vermez. batı 2. liği için her ne kadar denver'dan 2 galibiyet geride olsalar da kalan maçlara bakarak houston'ın ikincilik için şansının hala olduğunu düşünüyorum. portland'ın galibiyet sayısı houston ile aynı olsa da kalan maçları daha zor, muhtemelen 4. olacaklar batıda. gerçi çok bir şey farketmeyecek 2. ve 3. için, denver ve houston ilk turu geçerek konferans yarı finalinde birbirleriyle oynarlar. bu iki takımdan biri konferans finalinde gsw ile oynar. benim tahminim bu takım houston olur.

    normal sezonda houston-denver arasında oynanan 4 maçın 3 tanesini houston, 1 tanesini denver kazandı. ilk maçı dış sahada 109-99 houston, ikinci maçı kendi evinde 125-113 houston, üçüncü maçı kendi evinde 136-122 denver, dördüncü maçı kendi evinde 112-85 houston kazandı.

    gsw'nin kiminle yarı final oynayacağının bir önemi yok zaten. yanlız, yine kalan maçlara bakacak olursak, büyük bir ihtimalle batı 7. si spurs ve 8. si okc olacak. ilk turda gsw-okc eşleşmesi gsw'a daha play off'un hemen başında zarar verebilir. bu da tüm hesapları değiştirebilir. yine de geçen senenin tıpatıp tekrarı, 7. maça gidecek bir batı finali bekliyorum.

    doğu konferansı:
    bitime 5,6 maç kala milwaukee 58, raptors 55, 76 ers 49 galibiyette. 4. boston 46 galibiyette ve bir mucize olmazsa bu sıralama değişmeyecek. bu 3 takım ilk turda rakipleri kim olursa olsun en fazla 1 maç kaybederek yarı finale yükselirler. dolayısı ile yarı final eşleşmelerinden ilki toronto-philadelphia olacak. diğeri de büyük ihtimalle milwaukee-boston olacak.

    bu eşleşmelerin sonucunu tahmin etmek batıdaki kadar kolay değil ne yazık ki! ki bu iyi bir şey. bu sene doğu yarı final ve konferans finalinde oynanan hiç bir maçın kaçırılmaması gerekmekte bence. şimdi olası yarı final final eşleşmelerini bir inceleyelim.

    normal sezonda milwaukee-boston arasında 3 maç oynandı. ikisini milwaukee bir tanesini boston kazandı. hatta sezonda karşı karşıya geldikleri ilk maçta milwaukee'ye sezonun ilk yenilgisini boston tattırdı(117-113). boston'daki ikinci maçı (120-107) ve sezonda oynadıkları üçüncü maçı (98-97) milwaukee kazandı.

    normal sezonda toronto-philadelphia arasında 4 maç oynandı. 4 maçın 3 tanesini toronto, 1 tanesini philadelphia kazandı. philadelphia'nın kazandığı tek maçta da, toronto'nun süper starı kawhi leonard'ın oynamadığını hatırlatmam gerekiyor. ilk maçı toronto kendi evinde 129-112 toronto kazanıyor, ikinci maçı toronto yine kendi evinde 113-102 kazanıyor, üçüncü maçı philadelphia kendi evinde 126-101 kazanıyor, dördüncü maçı philadelphia kendi evinde 119-107 kaybediyor.

    saha avantajına sahip olmalarının yanı sıra, hücum verimliliği ve savunma verimliliği istatistiklerinde rakiplerinden önde olan toronto ve milwaukee'nin konferans yarı finallerini geçip konferans finalinde birbirleri ile karşılaşacaklarını düşünüyorum.
  • batıdaki 15 takımdan 14'ünün play-off hedeflediği ve ilk 20 maçlar itibariyle çekişmeli geçen sezon. sonuncu phoenix suns ise geçenlerde yazmıştım. (bkz: phoenix suns/@lord of the mezuns)
  • play-off için 6, 7 ve 8.sıra mücadelesinin tam anlamıyla çorba olduğu sezon.

    6- utah jazz 33-26
    7- san antonio spurs 33-28
    8- los angeles clippers 33-28
    9- sacramento kings 31-28
    10-los angeles lakers 29-31

    spurs son 7 maçın 6 sını kaybetti. son olarak dün gece ligin dibinde ki knicks'e kaybettiler. acayip bir düşüş söz konusu.

    - lakers lebron'un dönmesine rağmen savunmada o kadar kötüler ki çok formsuzlar. cavs,knicks,hawks,pelicans gibi takımlara maç verdiler.

    -clippers ise tobias harris gibi oyuncularını yollayarak havlu atmıştı fakat fikstürleri o kadar kolay ki istemeden arada maç kazanıyorlar.

    -kings fikstürü aralarında en zor olan takım ama form durumu da bir o kadar yüksek olan takım. nuggets,warriors,thunder gibi takımlara oynadıkları maçlarda kök söktürdüler. form durumu olarak kings avantajlı ama fikstür onlardan yana değil.

    - en avantajlı takım utah jazz gibi gözüküyor. fikstürü en kolay takım bu yarışta ki takımlar arasında. zaten güncel form durumları da yukarıda.

    gönül 6-jazz 7-kings 8-spurs olur kings-warriors ile eşleşir ve cousins vs kings hikayesi oluşur istiyor. sırf seninle beceremedik sensiz daha iyiyiz mesajını verebilmek için..
  • minimum 16 (houston)
    maximum 20 (philadelphia)

    maçın geride kaldığı sezonda anlık olarak doğu ve batıda görünüm çok ilginç...

    boston celtics,aldığı üst üste 3 mağlubiyetle bir anda 8.sıraya geriledi mesela.

    batıda ise,kinder sürpriz yumurta tadında memphis grizzlies var.

    17 maçta,12-5 ile 1.sıradalar.

    ancak durum şöyle karışık ki,batının 14.sü t'wolves. 8.sıradaki houston'dan sadece 3 maç geride.
hesabın var mı? giriş yap