• siyasal islamcıların kapışmasına kurban gitmiş vatansever, atatürkçü şehit türk askeri.
  • 15 temmuz ile ilgili kabullenemedigim bircok sey olmasina ragmen suphem olmayan, laf ettirmeyecegim birkac olaydan birinin kahramani, en onde gelen kisi. vatani icin gozunu kirpmadan, dusunmeden olume gitmistir, gercek askerin nasil oldugunu gostermistir. darbecilere ulkeyi teslim edenlerden hicbirine bir sey olmazken canini veren guzel guluslu kahramandir.
  • mekanı cennet olsun şehidimizin.

    aradan kaç yıl geçti zekai paşa ile yaptığı telefon görüşmesi sonrası güvenlik kamerası görüntüleri var hala aklım almıyor. sana komutanın imkansızı emrediyor at izinin it izine karıştığı gecede. kimin neci olduğu belli olmayan bir gece seni zekai paşa arıyor ve "semih paşa hain özel harp dairesini ona teslim etme vur" diyor. 15-20 bordo berelinin arasında bordo bereli bir generali vurma emri alıyor. görüntülerde ne kadar soğukkanlı. işin ucunun ölüm olduğunu bile bile nasıl sakin kalabiliyorsun, son kez eş, çocuk anne baba kardeş ile vedalaşma fikri nasıl olmuyor. hala tüylerim diken diken.

    ekşide bir sürü anket başlığı var 1 gün sonra dünyanın yok olacağını bilsen ne yaparsın vs gibi. ömer halisdemir bir kaç dakika sonra şehit olacağını bile bile sakin sakin yürüyor ve emri uyguluyor. sana da seni doğuran yetiştiren ana babaya da seni yetiştiren komutanlara da helal olsun.
  • kızı çok akıllı, ufku çok geniş, çalışkan, karakterli ve geleceği parlak bir öğrencidir. seneye üniversite sınavlarına girecek. aksi olmayacağından eminim gerçi ama umarım geleceğini etkilemez.

    babası da çok neşeli kızıyla ilgili bir veliydi.
  • sıcak, keyifli, vazife kardeşlerinle nöbetini tutacağın bir akşama başlamışsın.

    ökk’na giriş videolarında keyfin yerinde, “ne haber gençler nasıl gidiyor?” tarzı bir vücut dili.

    onların da vücut dili şu, “ömer abimiz geldi dikkat!” hem komutan hem abi olabilmek ince bir çizgi. ince ama demirden bir sınır. onu da hissettirmişsin karşı tarafa. o da çok belli.

    öldürmek üzere yetiştirilmek değil, o eğitimin amacının yaşatmak olduğunu en başta içine sindirmişsin. olur da bir gün icap ederse, ölmenin öldürmekten de kolay olduğunu iyi anlatmışlar. zor ama başarılı bir şekilde.

    yirmi yıldır yanında olduğun kişinin emrini sorgulamamışsın. emir verenin omzunun kalabalıklığı değil senden daha donanımlı, gözü kara olduğunu da bizzat görmüşsün demek ki vakt-i zamanında. öyle ya “ zekai paşa boş iş yapmaz. öl derse ölünür.” yaşanmışlığı içine yerleşmese sorardın: “ emin misiniz? niye ben?”

    çok da merhametliymişsin. o gruptakilerin hepsini tam otomatik ile kevgire çevirebilirdin. ama suçlu olduğundan emin olduğun tek kişiye odaklanmışsın.

    ömer abi,

    güneşin batışını, yemek sonrası ilk çay ve sigarayı, neşet baba’yı, bakman için alınmış koyunları, suladığın ağacı, hanımefendinin “ömer” deyişini, evladın kokusunu bir saniye düşünmeden bıraktın ya,

    bıraktıkların karşılığında sana verilmiş olanları anlattın mı babana?
  • kendisi toprağın altında yatmaktadır.

    çünkü elinde silahıyla garnizondan içeri girmeye çalışan bir grup darbeci askere karşı beylik silahıyla direnmiştir.

    bunun komutanı ise, odasının içine kadar giren darbeci askere karşı süklüm püklüm olmuş, derdest edilmiş, değil beylik tabancasıyla ülkenin ordu komutanının makamını savunmak, "izin verin bi namaz kılıp geleyim" diye içerki odaya sıvışmış olduğu için hala genel kurmay başkanlığı görevini sürdürmektedir.

    peki komutanın böyle olduğu yerde, ömer niye toprağın altında?
  • dün gece aklıma takıldı. acaba zeki aksakallı paşamız ile görüştükten ve şehadet müjdesini aldıktan sonra başka biri ile telefonda görüşmüş müdür ?

    mesela evini arayıp son bir kez de olsa seslerini işitmek istemiş midir ailesinin ?

    acaba babasını arayıp helallik istemiş midir ?

    şehadete yürürken adım adım tanıdığı bir askere dostça bir bakışla veda etmiş midir acaba ?

    yoksa tüm bunları aklına dahi getirmediği, bütün sinesini yalnızca vatan sevgisi ve görev aşkıyla doldurduğu için mi böylesine şanlı bir şekilde yürümüştür şehadete ?

    adını seyit onbaşı'nın yanına yazdırmıştır altın harflerle. türk milleti varolduğu sürece adı zikrolunacaktır. mustafa kemal'dir, abdulhamit han'dır, oğuz kağan'dır, sultan alparslan'dır. düşmanın karşısına yiğitçe dikilebilen aslanlardan bir aslandır.

    ruhu yüksekova'da, silopi'dedir. gözleri şırnak kırsalı'nda bir mevzidedir. tetik çeken parmağı aktütün'de, kelime-i şehadet getiren dili dağlıca'dadır. üniforması, bu gece garnizon nöbeti tutacak olan bir albayın sırtındadır. hasreti, evini özleyen bir mehmetçiğin serinde. imanı türk ordusunu sinesindedir, türk polisinin bileğinde, türk askerinin yüreğinde. kanı türk vatanının dört bir köşesinde, gönderlerde.

    ömer halisdemir türk vatanın, türk milletinin yüreğindedir, türk vatanı ve türk milleti ömer halisdemir'in yüreğinde.
  • onca yalan şey arasında gerçek olan nadir şeylerden biriydi. allah şehadetini kabul etsin.
  • kim olduğunu merak eden olursa;
    istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düştüğünde, vazifeye atılmak için, içinde bulunduğu vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyen türk istikbalinin evladıdır.
  • 15 temmuzun belki de tek ve gerçek kahramanıdır.
hesabın var mı? giriş yap