• moda defilelerinde mankenlerin giysileri sergiledikleri salonun bi tarafında yer alan yuksekce yer. ayrıca otisabi'nin en fazla enerji harcadıgı, ter attıgı, mekan.
  • spor salonlarında halter,vücut yarışması gibi bireysel müsabakalarda sporcuların hünerlerini göstermek için çıktığı yer.bir nevi spor salonunun sahnesi.
  • sütunların, lahitlerin, heykellerin ya da tapınakların üzerine yerleştirildiği yüksek kaide.
    (bkz: ekrem akurgal)
  • konserler için kurulan sahnelerin platform kısmı. bir kaç değişik malzemeden yapılabilir.

    en çok kullanılanları 1 x 1 m parçalardan oluşan alüminyum malzemedir. ızgara şeklinde kurularak üzerine ahşap kaplaması konur. 2 metre ve daha yüksek podyumlarda stabilite problemleri yaratabilmektedir. ama ölçüleri dolayısıyla, modüler oluşu ve kurulum kolaylığı sebebiyle en kullanışlısıdır.

    bir de 2 x 1 m parçalardan oluşan bir malzeme vardır. bu da diğeri gibi alümünyumdur. fakat ayaklarının kalınlığı, platformalarının profillere sabit oluşu ve ölçüleri dolayısıyla daha stabil durabilmektedir.

    en büyük ve yüksek olarak kurulabilen karkas sahnelerdir. bunlar konserler için yeri çatısı beraber üretilmiş özel sahnelerdir. genel olarak stad konserlerinde kullanılırlar. kurulumları çok daha uzun süren fakat 8 şiddetinde depreme bile dayanabilecek konstrüksiyonlardır.
  • eski adı ''duvar sekisi'' anlamına gelen hede. ''sekmek'' kelimesınden galmiş her halde...
  • çıkmalık. genellikle atletizm yarışmalarında derece alan atletlerin veya giysileri sergilemek için mankenlerin çıktıkları merdivenli, yüksekçe yer. *
  • mehmet murat somer'in son numarası, şampanya üçlemesi'nin 2. perdesi. merkez kitaplar'dan çıktı, 12 liraya kendine alıcı aramakta. afiyetle tüketiniz efenim.

    p.s. holding'ten sonra biraz ince olması ilk bakışta hayalkırıklığı yaratıyor, aç kurt gibi saldıramıyorsunuz kitaba hemen bitiverir korkusuyla.
  • beklenen şampanya üçlemesi ikincisi**. arka kapak diyor ki:

    "mehmet murat somer'in, kâğıt bebeklerin ışıltılı hayatlarına açtığı pencereden güzel kadınlar, moda dünyasında sözü geçenler, lüks hayatlar, ulaşılmaz görünen bir çevrede dönen dolaplar, entrikalar, hatta cinayetler geçiyor. çarpık ilişkilerin, ihanetlerin, çıkar ilişkisine dayanan yüzeysel aşkların normal, masumiyetin anormal karşılandığı renkli ama tehlikeli bir dünyanın perdesi aralanırken okur, şampanya üçlemesi'nin ikinci kitabı olan podyum'a mehmet murat somer'in keyifli anlatımıyla heyecanlı, eğlenceli ve şampanya tadında bir maceraya davet ediliyor."

    an itibarı ile istanbul'a doğru giden bir otobüste de okunuyor olmasından şüpheliyim*
  • mehmet murat somer renkliliğini, doğallığını ve tadını taşımakla beraber, nedense somer'in yazarken sıkılmış ve bir an evvel bitirmeye çalışmış olduğunu hissettiğim kitap. pat diye kesiliveriyor en olmadık yerde. holdingdeki kişilerden bazıları podyum'da da karşımıza çıkıyor, eski hikayeyi ve tipleri hatırlamak eğlenceli.

    --- spoiler ---

    editing sorunları yaşanmış sanırım.
    baştan beri semra acarsoy olan içişleri bakanının eşi, en sonra birdenbire saime acarsoy'a dönüşmüş.
    filmlerle şantaj yapmayı aklından geçiren montajcının neden bir anda fikir değiştirip bunları yayına verdiğini de pek anlamıyoruz.

    --- spoiler ---
  • (bkz: runway)
    (bkz: catwalk)
hesabın var mı? giriş yap