• dave payne'nin yönetmenliğini yaptığı bir film. nasıl bir film olduğu konusunda şu site bir fikir verebilir:

    http://www.projectmessiah.com/x2/projects.htm
  • 2005 yapimi bir korku filmi. önümüzdeki ay türkiye de gösterime girecek.
    filmin yönetmeni dave payne ayni zamanda müziklerini de yapmis.
    filmde, bir grup genç çölün ortasinda terkedilmis kücük bir kasabaya geliyor ve burada ölümcül yaratiklarla karsilasiyorlar.
  • fasonun allahi
  • konusu kısaca şöyle imiş:

    "uzak ve ıssız bir otoyol açıklanamaz bir şekilde kapandığında, beş öğrenci kendilerini çölün ortasında buluverirler. yeni şartların eğlencelerini bozmasına izin vermeyen gençler, ister istemez lanetli varlıklar tarafından rahatsız edileceklerdir. otelde akşam yemeği sırasında tanıştıkları bir yabancı, karısının kaybolduğunu ve en büyük korkularının gerçek olduğunu anlatır. o da ölü insanlar görmüştür. ölü bedenler çoğaldıkça bu garip gizem daha da derinleşmektedir. hayatta kalmayı başaracak kadar güçlü olanların aklında yalnızca bir soru vardır: reeker nedir?"

    konusu pek bir şey vaad etmiyor olsa gerek. ayrıca;
    (bkz: eglence manyagi enerjik gencler)
    (bkz: egleniyor muyuz gencler)
  • ic bayici bir korku filmi.. yine yine yine.. ne yazik ki yine..

    --- spoiler ---
    filmde kolu kopmus birisine "iyi misin" diye soruluyor.. yemin ederim soruluyor..
    --- spoiler ---
  • 2005 yılı mahsulu dave payne tarafından yönetilmiş olan abd yapımı film.

    film için kısaca "yönetmenliğini jean-baptiste andrea ve fabrice canepa isimli kardeşlerimizin yaptığı 2003 yılı mahsulu dead endin sarsak bir kopyası" diyebiliriz.
    her kopya gibi bu kopya da beş para etmez. vakit kaybı.
  • ingilizce, "cok kotu kokan". (bkz: reek)
  • efektleriyle göz dolduran, onun dışında hiçbir artısı olmayan bir film. defalarca izlediğimiz sahneler bu filmde de mevcut. bir filmde de "gerilim arttığı anda bir karakter diğerinin omzuna dokunur ve seyirciler o an irkilir" temalı bir sahne olmasın kardeşim ya.
    hastalıklı insanlar güzel aktarılmış. özellikle kafasının yarısı uçmuş amcam süperdi. onun dışında klasik sağa sola amaçsızca koşan, ortamdan kopup da katilin kucağına giden gerizekalı karakterlerimiz mevcut. ortam yine güney kasabaları tadında. ıssız bir yol ve karısını arayan garip bir adam. araklama bir sürpriz sahne de cabası. hangi filmden arak olduğunu söylemiyim diğer filmi izlemeyenler olabilir.
  • dünyada çeşitli sebeplerden (can sıkıntısı mı olur, salaklık mı olur, parayı bol bulduk saçmalayalım mı olur) yılda yaklaşık üç bin*tane böyle film çekiliyor. bir aklıevvel ‘’neden biz gençleri aynı arabaya koyup, saçma sapan bir yere yollayarak öldürmüyoruz’’ diyor, diğerleri de ‘’süper fikir lan’’ diyerek işe koyuluyor.

    aslında reeker biraz daha akıllıca davranmış, iyi toparlamış sonunu. belki çok iyi değil ama o kadar saçmaydı ki, o duruma göre iyi sayılır.

    korku filmlerinden korkmaya hazır olduğum için, her klişede korktum. müziklerden ne olacağını anlamama rağmen, her ses oyununda hop oturup, hop kalktım. ama dediğim gibi ben bir ölçek değilim korku filmlerinde, her şeyden korkarım.

    film sonu sayesinde, gelişme bölümü boyunca çıkardığımız ‘’yok artık, çüşş, ahhaaa, neyyyy, vıyyy’’ seslerine ve ünlemlerine bir yanıt verdi. ama yine de vasat. ayrıca ara ara kasıldığı belli olan bazı karelerde, görüntü yönetmeni aşka gelmiş, zevk almış, anlaşılıyor.

    benim gibi izleyiciler için ortalama, korku filmi severler için ortalamanın çok altında bir film.
  • no man's land the rise of reeker adıyla tekrar sinemalara dönmüş film.
hesabın var mı? giriş yap