• (bkz: şemsi paşa pasajında sesi büzüşesiceler)
  • tortuyu toplanmış şekilde- o bombe diye tabir edilen yerin adı punt'tur- tutmaya ve şarabı servis etmede kolaylık sağlar ve siz şarabı çalkalamak gibi saçma bir eyleme girişmedikçe eser miktardaki (şarap kaliteli üretilmişse) tortuyu damağa asla getirmez.
  • zamanla dibe çökecek olan tortu orada kalsın, azıcık oynatınca hemen şaraba karışmasın diye yapılan bombedir. (bkz: sınırsızca sallıyorum)
  • (bkz: hain düşman al sana bombe)
  • burda yazan bilgili okumuş arkadaşlar varken bana laf düşmez ama bence taşıma bandında altına giren zımbırtıyla rahatça ilerlemesi için olsa gerek
  • bombe hakkında bir fikrim yok ama okuduğum en yüzle tamlamaydı herhalde.
  • şarap şişesindeki içbükey bombe ne kadar derinse şarap yıllandırılmaya o kadar uygundur demektir. (dikkat edin, bu önermeden derin bombeli şişedeki şarap mutlaka yıllandırılmıştır anlamı çıkmasın. yıllanmış şarap olabilir, o ayrı. derin bombeli şişedeki şarap, yıllandırma niyetiyle o tür şişeye konulmuş olan yeni mahsul de olabilir pekala.) çünkü neden? çünkü derin bombe şişenin içinde uzun yıllar boyunca olası çökelti partiküllerinin uzun bombe tepeciği ile şişenin iç çeperi arasındaki dar alanda tuttuğu düşünülür de ondan. baküs'ün yalancısıyım.

    tam tersine, bombe ne kadar sığsa o şarap olgunlaşması için çok da uzun müddet biçilmemiştir, nispeten taze tüketilmesi amaçlanmış anlamına gelir.

    .
  • fıkra gibidir.

    fizikçi, matematikçi, kimyacı, jeolog ve antropologdan oluşan bir heyet bir araştırma için arazide bulunuyormuş. birden yağmur bastırınca, bunlar da hemen yakındaki bir arazi evine sığınmışlar. ev sahibi bunlara bir şeyler ikram etmek için biraz evden ayrılmış. bunlar ev sahibini beklerken, dikkatleri soba üzerinde toplanmış. soba yerden 1 metre yukarda, altındaki dizili taşların üzerindeymiş. sobanın niçin böyle kurulmuş olabileceğine dair, kendi aralarında tartışmaya başlamışlar.
    kimyacı:
    - adam sobayı yükselterek aktivasyon enerjisini düşürmüş, böylece daha kolay yakmayı amaçlamış.
    fizikçi:
    - adam sobayı yükselterek konveksiyon yoluyla odanın daha kısa sürede ısınmasını sağlamak istemiş.
    jeolog:
    - burası tektonik hareketlilik bölgesi olduğundan, herhangi bir deprem anında sobanın taşların üzerine yıkılmasını sağlayarak, yangın olasılığını azaltmayı amaçlamış.
    matematikçi:
    - sobayı odanın geometrik merkezine kurmuş, böylece de odanın düzgün bir şekilde ısınmasını sağlamış.
    antropolog:
    - adam ilkel topluluklarda görülen ateşe tapmanın daha hafif biçimi olan ateşe saygı nedeniyle, sobayı yukarıya kurmuş.

    bu sırada ev sahibi gelmiş. ona sobanın yukarda olmasının nedenini sormuşlar.

    - ha o mu? boru yetmedi!..
  • algınızla oynar. o kadar para verip koca bir şişe şarap aldığınız düşündügünüz durumda neredeyse bir kadeh kadar şarabın ureticiye kalmasına hizmet eder. şişenin iç hacminden çalar, başka da bir numarası yoktur. şarabı siz romantik ortamda içiyorsunuz diye üreticisini de romantik mi sandınız. kapitalizmin küçük bir çakallığıdır. takılmayınız.
  • bana sallayacak bir şey kalmamış, yine de deneyelim.

    efendim şarabın asla ışık ile temas etmemesi gerekir, o yüzden şişe camı koyu renktir. bombe ise, yıllandırmak için yatırılan şarabın alt kısmından ışıga maruz kalırsa, ışıgı şişenin içine girmeden yanlardan dışarıya atmak içindir.

    (bkz: içbükey)

    konu kilit.
hesabın var mı? giriş yap