• kendimi bildim bileli sevdiğim şu oyunda kendimi bildim bileli var olan ilk gerçek efsane. kendisiyle alakalı yüzlerce anı, hafıza, hadise çıkarılabilir. evet, sıkmıştır canımızı fazlasıyla hep ötekilerin tarafında saf tutarak. önce portland'ın sonra sacramento'nun önünü kesmiş, nowitzki'nin tek yüzüğünü almasına mani olmuştur. ama yine de bu, kendisini sevmeye mani olamamıştır. pek de mümkün değil zaten. kendisine dair önce nefret aromalı, daha sonra uzaktan bakışmalı, ama her daim alttan alta platonik soslamalı, ve elbette şüphesiz mutlu sonlu, kavuşmalı sevgim; bakıyorum da sanırım 2009 all starındaki şu ve 2007 all starındaki şu görüntülerle resmiyete dökülmüş.

    sabahattin ali'den selam duralım. varlığı elbette büyük boşlukları dolduracak mahiyette bir şey değildi. ama yokluğu müthiş olacak. keşke hiç oynamasa da hep orada dursa, keşke soyunma odasında semi ile şakalaşsa, keşke her all star "shaq nerede ya" diyerek seçici komiteyi güzelce ansak, keşke yine hızını alamayıp tribünlere doğru atlasa da tehlikenin farkında olan arkadaşları yolundan çekilse, keşke yine sahanın içinde sürüngen taklidi yapsa, keşke yine röportajlarda şöyle düzeltmelerde bulunsa, keşke çıkıp "shaq'a" dese.

    (bkz: sensiz geçen günlerin)

    ve ayrıca
    (bkz: kişinin büyüdüğünü anladığı an)
  • bir devrin daha kapandığını hatırlatan çocukluk kahramanı.her zaman sempatik kişiliğiyle, steel ve kazaam filmleriyle ve enteresan serbest atış tekniğiyle hatırlayacağım bu herifi.
  • bırakma kararının yasını tuttuğum efsanem. yas sürem geçene kadar ne yazacağım, ne de bu giriye dokunacağım. yas sürem bitince bu giriyi de uzatırız.

    biz büyüdük ve kirlendi dünya amk.

    yas dönemimden sonraki edit: kanald'nin nba maçlarını verdiği zamanlar. o zamanlarda 10-11 yaşındayım sanırım. lakers'ın shaq ile birlikte parlak bir dönemi. tüm nba'i kasıp kavuruyorlar. ve bir kişinin ismi her yerde geçiyor. shaquille o'neal...

    çocukluk dönemimde çok kiloluydum. çoğu türk çocuğu gibi futbol meraklısıydım. ama ne olduysa o benim gibi çok kilolu adamı görmemle beraber oldu. cüssesi, kuvveti, hayvani smaçlarını gördüğüm an şöyle söyledim: ben de o'neal gibi olacağım.

    hep 2.16cm boyunda ve 140-150 kilo civarında olmak istedim o zamanlarda. kilolarım yüzünden futbolda pek "hot prospect" olamayışım ve shaq'ı görüşümün o zamanlara denk gelmesi buna sebep olmuştu. onun gibi dominant olmak, onun gibi potaları parçalamak istiyordum. cüssemin bana fayda sağlayacağı bir spor yapmak istiyordum.

    shaq o zamanlardan sonra fırtınalar estirmeye devam etti. geceleri onun maçı olduğunda uykusuz kaldım, sabahları okula açık tutmakta zorlandığım gözlerle gittim. sonra zayıfladım, boyum da onun kadar olamadı. bunda annemin klasik bir türk kadını olmasının payı büyüktür bence. hala suçlarım annemi "az daha uzun olsaydın shaq'ın boyuna daha fazla yaklaşabilirdim" diye.

    dwyane wade kadar bi şey oldum sonuç olarak. shaq'ı takip etmeye devam ettim. bana basketbolu sevdiren ve oynamaya başlatan adamdı o. resmen minnet ve şükran duyuyordum adama. saha içindeki ve dışındaki karakteri, başarıları, sansasyonel tavırları hep çok hoşuma gitti.

    kariyerinin sonunda artan sakatlıkları onun başına bela oldu. kendisine iyi baksaydı bu haliyle bile 19 yıl oynamış shaq, en az 3 yıl daha oynardı. basketbolu öncelikleri arasına koysaydı en az 8-9 şampiyonluğu, 10-11 tane de mvp ödülü olurdu. ama shaq bunları hiçbir zaman fazla takmadı. o ve ondan başka herkes zaten en iyi olduğunu biliyordu.

    ve emeklilik kararını verdi. üzüldüm, çok üzüldüm. hala basketbol oynuyorum, ve onun attığı gibi tek el baby hook'lar atıyorum. basketbol eminim hayatımı değiştirdi. bunda shaq'in etkisi başka herkesten ve her şeyden daha fazla.

    ki zaten onun dünyaya ve nba'e etkisi de çok fazla değil mi?

    the most dominant ever...hep öyleydin, hep de öyle kalacaksın. teşekkürler, 19 yıl için teşekkürler...
  • 20+ sayı ve 10+ ribaund ortalamalarında bitirdiği sezon sayısı 13 olan ve bu konuda tarihin önemli isimlerini geride bırakmış oyuncu.

    kareem abdul jabbar, wilt chamberlain ve hakeem olajuwan'ın 12 sezonu varmış 20+ sayı ve 10+ ribaund ortalamalarıyla bitirdiği.

    player efficiency ratings'te ise jordan (27,9) ve lebron'un (26,9) ardından 3. sırada kendine 26,4 ile yer edinmiş.
  • nba'in michael jordan ile beraber 90'larda ismi en çok bilinen ismidir şüphesiz.

    ben nba izlemeye yaklaşık 10 sene önce başladım. bu adam vardı. bu "koca adam". sırtına aldığı adamları potaya sokan, durdurulamayan, mantıksız şekilde kötü faul atmasına rağmen nba'in en dominant oyuncusu olan bu adam. hollywood'da filmlerde oynayan, rap albümleri yapan, all-star'ların vazgeçilmezi güzel insan.

    herhalde hiç bir basketbolcuyu insan olarak bu kadar sevmedim ben. gidişi, basketbolu bırakışı resmen çok duygulandırdı beni. bir çağın bittiğinin göstergesi resmen.

    hoşçakal "koca adam". all-star'larda özel olarak yaptırdığın ayakkabılarını, dövmelerini, lakaplarını, danslarını, kırdığın potaları, "hack a shaq" taktiğinin yaratılışını hiç unutmayacağım.
  • herhalde hem bu kadar yetenekli hem de bu kadar renkli karaktere sahip, oyunu eğlenceli hale getiren, sempatik bir oyuncu yoktur. birçoğumuz nba izlemeye başladığında vardı bu adam. sevmeyenini pek göremedim. hiç bırakmayacak gibi geliyordu basketbolu. oynarken efsaneydi, artık efsane bir emekli basketbolcu olarak yaşamaya devam edecek. seviyoruz seni shaq, emin ol kimse senin gibi olmayacak.

    özellikle allstar maçlarında ayı gibi skor kasan, hiçbir estetik olmadan, ekstra birşey yapmadan eline gelen her topu düz şut olarak kullanan tipler çoğaldıkça değeri çok daha iyi anlaşılacaktır.
  • orlando basınının ve önde giden yorumcularının ağzından "finally shaqmare is over" diye haberi sunulan ve bir camia'ya yapılabilecek en büyük darbelerden birini yapmasına rağmen yine de çok sevilen ve gidişi ile üzen efsane kişilik.

    onun olduğu all-starlar ile olmadıklarını karşılaştırılırsa, kendisinin eğlenceli kısmı çok rahat görülebilir.

    yanlız söylenenlere göre nba'den kazandığı paranın bir kuruşuna bile dokunmamış ve yan gelirlerle hayatını sürdürmüş bugüne kadar. ilerleyen dönemlerde takım sahibi olarak görülmesi olası bir durum fakat kendisinin en büyük hayali miami'de polis olmak. bakalım hangisi olacak.
  • orlando'da başlayan kariyerinden boston'daki son dakikasına kadar büyük efsanedir. boyalı alan dominantlığı yüzünden nba'de kurallar değişmiş, koçlar hack-a-shaq gibi taktikler üretmek zorunda kalmış, all-star weekendler onun sayesinde çok daha eğlenceli geçmiştir. kendisi basketbol adına 90'lı ve 2000'li yılların büyük çoğunluğuna damga vurmuş en büyük pivottur. bu kadar büyük bir efsanenin sakatlığı yüzünden aramızdan 1 sene erken ayrılması üzücüdür. big cactus'tan bize geriye yığınla smaç ve herkesle,herşeyle dalga geçen efsane açıklamaları kalmıştır.

    http://www.shaqquotes.com/
hesabın var mı? giriş yap