• psikiyatrinin kanseri olarak adlandırılır. kesin tedavisi yoktur. hedef hastayı hasta olduğuna ikna etmektir. kişilik bölünmesi falanda diiildir. kişilik bölünmeleri disosiyatif vakalardır. en iyi tedavi sosyal+psikolojik ve tıbbi tedavilerin aynı anda belirli programlara uygun olarak yürütülmesidir. ilgilenenler için söyliyim şizofreniyle ilgili ülkemizde basılan süreli yayınlar mevcuttur.
  • sanırım teyzesi kronik, anneside (şu an için bunu diyorum çünkü annemin bağışıklık kazanma riski var) tedavi edilmişimsi bir varlık olarak olaya bakılmamış bir açıdan baksam fena olmaz. şizofreni şudur budur gibi yapabiliceğim bir çok açıklama yapılmış onun için kasmıyıp ben olayın içini anlatıyım.

    en iyi tanıdığınız insan (annem oluyo bu kişi) yavaş yavaş saçmalamaya başlıyo siz olayın ne olduğunu anlamıyorsunuz çünkü psikoloji yada psikiyatriyle hiç bir alakanız yok (12 yaşında saçma zaten) bu arada saçmalamak günlük hayatta arkadaşlarınıza saçmalama yaaa dediğiniz gibi ve aynı anda değilde. olmasının sebebi birden bire konudan çok alakasız bir şey söylüyor bunu garip karşılamıyorsunuz sadece saçmalama gibi bir cümle kuruyorsunuz tabii siz hastalık başlanğıcı olduğunu bilmediğiniz için bunu kişinin yüzüne öyle bir söylüyorsunuz ki kişi zaten zayıf ruhsal durumun üstüne bi de stress yüklüyo kendine bunun acısını sonra çekiyorsunuz. saçmalamanın günlük hayatta karşılaşılmayan kesimi ise şudur bir konu hakkında öyle bir çıkarsama yapar ki siz çıkarsamanın yanlış olduğunu bilirsiniz ama ses tonu, mimikleri ve yoruma karşı inancı öyle bir şekildedir ki ambel gibi bakar kalırsınız tabii bu ikinci hatadır yanlış bir şey olduğunu anlar bu yanlışın kendisinde olduğunuda anlar ama sebebi bulmaz bu da ikinci stress faktörü olur. ve işin en kötü yanı işin sonlarıdır artık. siz bir sorun olduğunu anlamaya başlarsınız doktor yardımı alırsınız ama kişi rahatsız olduğunu kabul etmez ve bi de çalışıyorsa aman tanrım şu cümleyi duyarsınız hani şu ünlü şizofren geyiği vardır ya "ben hasta değilim" bakın bu cümle nasıl geliyor
    "yaa bakın kendimi iyi hissediyorum sizce nasılım?" işin aslı iyidir ve siz psikiyatrist olmadığınız için
    "iyisin ama ilaçların zamanı bitmedi alsan daha iyi" ve işte bi bomba daha
    "ama bu ilaçlar beni çok sersemleştiriyor bunları kullanınca çalışamıyorum eczane noolcak"
    "hallederiz kalfa var başında"
    "aaa kalfa tek başına halledemez"
    bunun sonuçu mu ne size ilaçı alıyom diyip ilaç filan almaz ve çalışmaya başlar veee...

    bir ay sonra artık normal davranış sergileme oranı %20 ye düşmüştür. fiziksel değişimler başlamıştır. olmamış olayların tartışmaları yaşanmaktadır. siz 12-13 yaşınızda annenizin neyi yapıp neyi yapamıyacağını söylemeye çalışırsınız tabii siklemez. bundan sonra toplum dışlaması başlar bu zaten kötü olan hastayı dahada içinden çıkılmaz bir duruma sürükler tam yeri bir örnek sunuyum anlaşılsın

    balık yemeye allahın siktir ettiği bir yere gittik balıklar söylendi yemek yendi o da ne annem balığına hiç dokunmamış öyle put gibi duruyor "anne?" meşgul çalıo galiba "nur?" hala meşgul "anne?" bu arada biraz sarsmışızdır sanırım hatlarda bir sorun var (bu arada bunu böyle anlattığım için duyarsız olduğum düşünülmesin monitör karşısında aglamak hoş olmaz) neyse bir kaç deneme daha yapılır sorun şu anda da anlaşılabileceği gibi hezeyan geçirmektedir. kardeşim ve ben arabaya yollanırız annem kucaklanır ve ikinci bomba kitlenmiş birini (ki bunun ot kitlenmesiyle benzeyen bir yanı yok çok kötü bi şii) asla hareket ettirmeye çalışma annem bütün gücüyle karşı koymaktadır. zorla götürülür iğneler zırtlar pırtlar ertesi gün hareket kabiliyeti yerine gelmiştir.

    artık çözüm kalmamıştır. agır ilaç tedavisi. bunun anlamını o zamana kadar bilmiyordum. 10 çeşit ilaç 3 çeşit iğne vitamin ot bok .... bu iki üç ay sürdü tabii annemim fiziksel ve ruhsal olarak ne kadar etkilendiğini tahmin edemezsiniz eger bunu yaşamadıysanız.

    sonuç hiç değilse bi sonuça ulaşıldı ancak ne fiziksel nede ruhsal olarak asla eskisi gibi olmadı başka biri oldu ama hiç değilse anlaşılabilecek birisi oldu. başlangıcı 1990'dı ve 4 sene sürdü annemin düzelmesi. şimdi birileri "siktir git atıyo ibne 4 seneden sonra düzelemez" diyebilir bu onun bilgisizliğidir desem sanırım yerinde olur. bazen bir şeyleri çok taktığı zaman yine sınıra geliyor ama artık o zamanki salaklar değiliz hemen destek alıyoruz bir ay içinde normal bir hale getirebiliyoruz yada muhteşem biçimde bizi kandırıyor.

    bir de unutmadan söyliyim annem hayatının sonuna kadar 15 günde bir clopixol adında bir ilaç kullanmak zorunda bu bir sene önce kullandığı ilacın daha hafifi bünyesi daha güçlü ilaca bağışıklık kazanmasın die verildi yinede yeterli bir ilaç annem asla mükemmel olamayacak ama ihtiyaçım olan mükemmel bir anne değil bir anne...

    bu konuşmanın daha iyimserini bir toplantıda yapmıştım
  • hayal ile gerçeğin biribirinin içine girdiği ve çıkmaya niyetli olmadığı an...
  • tanım yerine mageden küçük bir çeviri, ama hasta olmayan biri bu çeviriyi çok da muhteşem yapamaz kuşkusuz... buyrunz...

    "nasıl bir şey sence, beyninin burnundan çekilip çıkarılması?
    somutlaşmış çığlıkla bağırıyorum, ürpertiler soluklaşıyor ve tatlı kiraz adaletin üzerine eğiliyor kanatlar. kafanı mı karıştırdım? güzel. kafası karışanları iki kişi yapar bu, ama sadece kendimden saklandığım zamanlarda.
    güzel, kahverengi gözlerimde gördüğünü sandığın, verandandaki, gizli kalması çok daha iyi olacak bir şeyin temizlenmeyi bekleyen lekesi gibi durduğum muydu? yoksa parçalanmış hayatımın geniş bir köşesinde beni çığlıklarımla yüzleşmem için yalnız bıraktığında seni affedebileceğimi mi düşünüyordun?
    acının başladığı zaman önemli değil miydi sence? veya farketmeyeceğimi mi sandın?
    kendi derinin kabarıp patladığını duyacak kadar yavaş eriyen bir tuzlanmış solucan olmak nasıl bir şeydir sanıyorsun? küçük parçacıkların son bir geceymişçesine cennetten düşüp teninde jilet gibi erimesi kızdırıyor mu seni? veya mutlu musun benimle uğraşmak zorunda olmadığın için?
    ama artık özgürüm, görüyorsun. ve bir köşeye işer gibi fısıldıyorum kulağına, ve hayaletler gönderiyorum seni rahatsız etmeleri için.
    kötü adam olmak, üzgün adam olmak ne hissettirir, biliyor musun?
    hiç. hiçbir şey hissettirmez."
  • kisinin du$uncelerini gercek hayatla bagda$tiramamasi, baska bir kimlik icinde ya$adigini sanmasi, ve bunun getirisi olarak o kimligin icinde bulunmasi olasi eylemlerde bulunmasi denebilir.
    dunya capinda 45 milyonun ustunde insan varmis bu hastaliga sahip olan. hastaligin cogu zaman intiharla sonuclanmasi olasidir.
  • a beautiful mind filminde işlenen hastalık
  • schizo(yarılmış)-phrenia(akıl)
  • 2. dunya sava$indan sonra en cok filmlere konu olmu$ varlik
hesabın var mı? giriş yap