• yürüyüş, bisiklet, tırmanış cenneti huzurlu ülke.

    9 günlük bir planla gezdiğimiz ülke. yeni döndük, unutmadan yazayım.

    eğer yürüyüş, bisiklet, tırmanış gibi aktiviteler seviyorsanız, bu ülkede her seviyeye göre aktivite var.

    ülkede sadece ljubljana ve bled'i görenler büyük yanlış yapar. triglav ulusal parkı inanılmaz bir yer. triglav ulusal parkına 7 gün, başkent ljubljana'ya da 2 gün ayırdık. 2 gün fazlaymış. yarım gün de yetermiş. şu haritadan fazlası değil. avrupa'nın ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelen öğrencilerin erasmus yaptığı bir şehirden fazlası değil.

    ancak triglav için aynısını konuşmam. bled başlı başına güzel bir yer ama slovenya'nın en turistik bölgesi olabilir. yine de biraz daha turistik kalabalıktan kaçmak için park yerinden tırmanması 45 dakika süren mala osojnica'ya çıkmanızı tavsiye ederim. manzara inanılmaz.

    triglav içinde dağlar, ormanlar olduğu kadar kanyonlar da var. üçünü gezdim: vintgar, mostnica ve soce.

    tek tek yazayım, vintgar'a gidecekseniz, giriş 10 euro. değiyor, manzarası güzel ama dönüşünüzü katarina şapeli üzerinden yapın. manzaralar harika.
    mostnica'ya gittikten sonra da voje dağ evinden sonra zamanınız varsa şelaleye kadar devam edin. güzel manzaralar var. zaman yoksa voje dağ evinden geri döndükten sonra sağdaki yolu takip edip, vogar tepesine tırmanın. mostnica ve vogar 5-6 saatinizi alır. vogar'da da çok güzel bir dağ evi var. ayrıca bohinj gölünü izleyebileceğiniz iki nokta var. yine paragliding yapmak isteyenler için atlama noktası vogar'da.
    soce için çok bir yorum yapmam. diğerleri kadar güzel değil.

    bohinj gölünde savica şelalesi var. bu şelaleyi görüp savica dağ evinin önündeki yoldan crno gölüne ve triglav göllerine yürüyüş yapabilirsiniz. savica'dan crno gölüne tırmanış çok dik ve uçurumlu bir rota. yükseklik korkusu olana tavsiye etmem. 2 saat sürüyor. crno gölünden ilk triglav gölü olan dvojne göllerine de 1,5 saat sürüyor. konaklamayacaksanız devam etmeyin. geri dönüşünüzde yükseklikten korkmuyorsanız aynı rotayı 2,5 saatte dönersiniz. bir daha o tırmandığım yeri dönemem diyorsanız bizim gibi komna'ya 2,5 saatte yürüyüp komna'dan savica'ya 1,5 saatte inebilirsiniz. yani savica'dan başlayan bu rota inanılmaz güzel ama çok yorucu. bugün bizim telefonlarda 25,8km yürüdüğümüz yazıyordu.

    diğer şelaler pericnik, kozjak ve boka nispeten ulaşması daha kolay rotalar. araba park yerinden hepsine kısa yürüyüşler var. üçü de güzel şelaleler.

    triglav üzerinden çok güzel yayla benzeri yerler var. biz aralarından gitmek için zajamniki'yi seçtik. planina zajamniki olarak aratabilirsiniz. arabanızı pokljuka'daki kayak tesisinin oraya park ederseniz yaklaşık 1,5 saatte yaylaya ulaşabilirsiniz. buraya bisiklet ile gidenleri de gördüm. bisikletle arası iyi olanlar değerlendirebilir.

    diğer gittiğimiz yerler mangart, tamar vadisi, vrsic geçidi ve postojna mağarası idi.

    mangart ve vrsic tarihi öneme sahip dağ yolları. mangart'ın internette çok güzel fotoğrafları var ancak biz gittiğimizde sisliydi. tam göremedik. yine buradan paragliding yapılıyor. biraz tehlikeli yollarda araba kullanmak isteyenler için de harika bir yolu var. tüneller falan çok iyi.
    vrsic ise tarihi öneme sahip olsa da şu an ulaşım amaçlı da kullanılan, üzerinde 49 tane tehlikeli virajın olduğu, zirvesinde güzel bir julian alpleri manzarası olan bir yol. bu yol kranjska gora ile bovec kasabalarını birbirine bağlıyor.
    tamar vadisi, sağında solunda dev dağların olduğu orman içi bir yer. yürüyüşü kolay. sonunda güzel bir dağ evi var. yürüyüşe bir kayak tesisinde başlıyorsunuz. şansınıza burada kayakla atlama turnuvalarına ya da antrenmanlarına denk gelebilirsiniz. ilginç bir deneyim.
    postojna mağarası ise triglav'ın dışında ancak çok büyük bir mağara. içinde tren ile geziyorsunuz. o kadar söyleyeyim.

    birkaç bilgi verip bu güzel ülke ile alakalı yazdığım entry'i sonlandırayım.

    - ülkeye girişte aşı kartı yetiyor. avrupa birliği uyumlu qr kodlarına sahip olmanız yeter. hızlıca giriş yapabilirsiniz.
    - araç kiralamak şart olmasa da toplu ulaşımın çok iyi olduğunu söyleyemem. genelde insanlar arabayla bir yere kadar gidip oradan sonra yürüyüşe ya da bisikletle gezmeye devam ediyor.
    - triglav için konuşursam, tüm patika yolları inanılmaz iyi bir şekilde işaretlenmiş. kaybolmak, yol bulmaktan daha zor olabilir. yine de korkusu olanlar için maps.me uygulaması genelde yanılmıyor.
    - marketler bolca bulunuyor. fiyatlara euro bazlı bakarsanız diğer avrupa ülkelerine göre daha ucuz. mercator ve spar en yaygın olanlar ancak tus, lidl ve hofer de gördüm. mercator genelde en iyisiydi.
    - benzin almak için omv ve petrol isimli firmaları çok gördüm. biz petrol'den benzin aldık ama omv de iyi dediler.
    - genelde çoğu yerde kredi kartı geçiyor ama eğer dağ evlerinde konaklama ve restoran hizmeti alacaksanız yanınızda nakit bulundurmanız yararınıza olur.
    - union ve lasko adında iki bira markası olsa da mikro ölçekte birçok bira evi var. bu konuda detay yazmak istemiyorum çünkü çok marka var. ilgisi olan araştırsın. bu şekildeki biralar bir tık daha pahalı.
    - güne erken başlayıp karanlık olmadan etkinliğinizi bitirmekte fayda var.
    - slovenler çok arkadaş canlısı insanlar. sorunca hemen yardım ediyorlar. yürüyüşlerde karşılaştığınız slovenler genelde selam verip iyi günler diliyorlar. ingilizce bilme oranları çok yüksek.
    - eylülün son haftasında hava sıcaklıkları gayet iyiydi ama 15 eylül gibi orada olmak daha ideal olacaktır. temmuz-ağustos ayı turist sezonu. her yer çok kalabalık olacaktır. kış turizmi yapmak isteyenler için de sezon kasım ayından sonra başlıyor. triglav'da bir sürü tesis var. kayaklı yürüyüş yapabileceğiniz parkurlar bile mevcut.
    - harcamaları merak edenler için de bir analiz yaptım. uçağa 440 euro, kalacak yerlere 315 euro, araç kirasına 255 euro, benzine 50 euro, market harcamalarına 80 euro, restoran harcamalarına 390 euro, park yerlerine ve giriş ücretlerine 140 euro verdik. yani iki kişi toplamda 1670 euro harcadık. araç kirasında biz sigortayı da dahil ettik, sigortayı çıkarırsanız ve daha küçük bir araba tutarsınız ucuzlar. restoran için hiç kendimiz bir şey pişirmedik. yine kendiniz pişirirseniz daha ucuza mal edebilirsiniz. kalacak yerleri kısabilirsiniz ancak yatakhane tarzı hostellerde kalmak zorundasınız. uçağa bir şey diyemem. tek uçuş istanbul havalimanından thy ile. daha ucuz olur mu emin değilim.
    - triglav'da yerde bir tane çöp görmedim. lütfen çöpünüzü doğaya bırakmayın.

    sonuç itibariyle kuzeybatısının muhteşem olduğu bir ülke. insanları sıcakkanlı, evleri aşırı güzel, doğası temiz, şirin, küçük bir ülke. merak edenlere tavsiye ederim.
  • slovenya'da erasmus yapmayı düşünenlere tek bir şey söylemek istiyorum; gidin arkadaşlar. hatta başka bir ülkeyi düşünüyorsanız vazgeçin slovenya'ya gidin. erasmus için gerçekten ideal bir ülke. kısaca anlatmaya çalışayım.

    öncelikle eğer hibe alıp giderseniz hibe yaklaşık olarak aylık 380 euro'dur. bu para yeterli olur mu? erasmus'un hakkını vermek isterseniz tabi ki yeterli olmaz. ancak slovenya'da hibeniz olursa maddi anlamda çok sıkıntı yaşamazsınız. şöyle özetleyebiliriz; slovenya hükümeti öğrencilere ellerinden geldiğince yardımcı oluyor. ilk olarak gelen öğrencilerin büyük kısmına yurtta konaklama sağlamaya çalışıyorlar. onun dışında bütün öğrencilerin faydalanabildiği kupon sistemi var ki avrupa'da tek sanırım. her ay 20 adet kupon telefonunuza yükleniyor. bu kuponlarla hemen hemen bütün restaurantlarda bir öğün yemek yiyorsunuz ve 2-3 euro arası bir para veriyorsunuz. bu öğünün içinde çorba, ana yemek, salata ve tatlı oluyor. bunun ne kadar önemli olduğunu avrupa'da yemeğin ne kadar pahalı olduğunu ve bütçenizin önemli bir bölümünü yemeğe ayırmak zorunda olduğunuzu bilenler anlayacaktır.

    slovenya zaten genel olarak ucuz bir ülke. yurtların çoğunda odalar iki kişilik ve banyo, mutfak ortak kullanılıyor. aylık 85 euro civarı bir ücret ki çok çok uygun. marketlerde fiyatlar tl olarak düşünürsek türkiye'ye göre biraz pahalı gelebilir ancak avrupa genelinden yine çok daha ucuzdur. bazı ürünler türkiye'den de ucuzdur. özellikle alkol fiyatları çok uygundur.

    erasmus partileri ve genel olarak gece hayatı çok iyidir. esn örgütlenmesi çok iyi çalışır, haftada en az 3 tane parti olur. mekanlarda da içki fiyatları çok uygundur. örnek vermek gerekirse bira 2 euro civarı, kokteyller 3-4 euro arası, tekila vb. shot içecekler 3 euro civarı olur. bazı mekanlar gece 12'ye kadar happy hours yapar, tüm içkileri yarı fiyatına verirler ve sizi mest ederler. slovenler eğlenmeyi seven insanlardır. sarhoş erkekleri sinir bozucudur ama kızları için tam tersini gönül rahatlığıyla söyleyebilirim.

    bir diğer önemli nokta da erasmus süresince yapacağınız gezilerdir. ben maribor'da kaldım. maribor avusturya sınırına 60 km uzaklıktadır. bu nedenle öncelikle avusturya'yı tren kullanarak rahatlıkla gezebilirsiniz. aynı şekilde hırvatistan da bir kaç saat uzaklıktadır, rahatlıkla gidilebilir. italya'nın kuzeyi de trenle gezilebilecek mesafededir. trieste ve venedik'i bu yolla gezebilirsiniz. ancak daha hızlı ve bence daha konforlu bir şekilde seyahat etmek isterseniz araba kiralamak çok iyi bir alternatif olabilir. günlüğü 35 euro civarına araç kiralarsınız, benzin ucuzdur ve geniş avrupa otoyollarında araba kullanmanın keyfini çıkarırsınız.

    daha uzak mesafeler için ise erasmus öğrencisinin can dostu ryanair, easyjet mucizeleri vardır. maribor ucuz havayolları yönünden dezavantajlıdır ancak bu erasmus öğrencisi için engel olmamalıdır. trenle trieste'ye, zagreb'e ve hatta bratislava'ya gidip ordan bir çok avrupa şehrine 15-20 euro gibi komik fiyatlara uçabilirsiniz.

    slovenya'da halkın büyük kısmı orta seviyede ingilizce konuşur, gençlerin neredeyse tamamı oldukça iyi ingilizce konuşur. ayrıca çok yardımseverlerdir. aynı şekilde hocaların büyük kısmı da iyi seviyede ingilizce konuşurlar ve erasmus öğrencilerine ellerinden geldiğince yardımcı olurlar.

    slovenya'nın yemyeşil bir doğası vardır. şehirleri çok düzenlidir, herkes bütün kurallara uyar. kışın hava soğuktur, bol miktarda kar yağar. ancak yollar kapanmaz, büyük bir sıkıntı yaşamazsınız. kış sporları için alternatifi boldur. çok değişik bir yemek kültürü olmamakla beraber restaurantlar fiyatlarına göre gayet iyidir. genelde balkan ve italyan mutfağı ağırlıklıdır.

    son olarak erasmus çok büyük bir fırsattır arkadaşlar, ne yapın edin bir şekilde gidin ve tadını çıkarın. slovenya erasmus için doğru seçim, asla pişman olmazsınız.
  • sınırları dahilinde yaşadığım bir yıllık süre zarfında, defalarca başbakanlarını don-atlet tivoli parkında koşarken , cumhurbaşkanlarını bisikletle cumhurbaşkanlığı binasına giderken, belediye başkanlarını şehir merkezinde turlayıp insanlarla muhabbet ederken gördüğüm acayip ülkedir. haftalarca önünden bisikletle geçtiğim, sadece gündüzleri kapısında bir tane polis bekleyen binanın cumhurbaşkanlığı olduğunu öğrenince dehşete düşmüştüm. ayrıca 100 kişi nüfuslu küçük köyleri bahar aylarında shire tadındadır. herkes mutlaka ev yapımı şarap ya da yine kendi damıttıkları rakijadan içer, saatlerce aynı müzik eşliğinde polka yaparlar. küçüktür, güzeldir, kendi halinde ve mutlu insanların mutlu ülkesidir. (bkz: özledim ulan)
  • yemekle birlikte masaya 1 kase içinde 2 top beyaz dondurma görünümünde bir şey gelir. yoğurdu bizim gibi yemediklerini bildiğimden farklı bir formu olduğunu düşünerek heyecanla..

    ben: what is that one?
    sloven: i dont know the english name for it.
    ben: what do you call?
    sloven: kaymak

    içime attım o gereksiz mutluluğu. balkanlarda en uzak nokta olan slovenya bile türk kültürüyle tahmin ettiğimden daha içli dışlı. menülerde sarma, bürek dükkanları. türklerin prenses kaçırdığı kaleleri vs.. kaymağı da ete süre süre gömdüler valla.
  • yugoslavya dönemi'nin en cok yatirim yapilmis olan ülkesidir..tüm sanayilesme slovenya üzerine kurulmus,diger bölgelerden alinan hammadde slovenya'da islenmistir..günümüzde slovenya'nin, en ciddi ab adayi ülkelerinden biri olmasinin en önemli sebebi budur..
    baskenti ljublijanadir..italya'ya sinir komsusu olmasi,diger balkan ülkelerine kiyasla önemli bir konuma sahip olmasina sebeptir..
  • avrupa'nın göbeğindeki cennet. bir üstteki entry'de söylendiği gibi baktığınız her yer yağlı boya tablo. bled, kranjska gora, postojna mağaraları ve tabi ki ljubljana'yı görme şansım oldu. öyle fotoğrafçılıktan anlayan bir adam falan değilim, zaten telefonla çekiyorum ama yemin ederim nereye tutup bassam national geographic dergi kapağı gibi anasını satayım.

    edit: imla
  • düzen tertip ülkesi. kanunlar çok katıdır. herkes kanunlara sonuna kadar uyar.
    trafikte "kurallara uyalım uymayanları uyaralım" aynen uygulanır. trafik dakikalarca durduğu anlarda bile korna sesi duyulmazken bir virajı sinyalsiz döndüğünüzde arkadan korna sesleri gelir. trafik o kadar düzenlidir ki tekeriniz şerit üzerinde giderse bile polis durdurabilir. park yerinde çizginin üzerine park ederseniz ceza ödersiniz. sokaklarda araba, yaya ve bisiklet şeritleri ayrıdır. rollerskate ile seyahat eden çokça insan vardır.
    slovenler slav ırkından geliyorlar. kızlar çok güzel, bazıları melek gibi. lakin kalça ve bacak bölgeleri kızlarda ve bazı erkeklerde çok büyük. boylar slav ortalamasına göre düşük.
    temizlikçiler, kabzımallar bile ingilizce bilir. avrupada iş yapmak istiyorsanız ama ingilizce tek bildiğiniz dil ise, size göre bir ülke. yaşlılarda ingilizce oranı azalmakla birlikte yine de çat pat konuşabiliyorlar. bir de hepsi de "ingilizcem iyi değil kusura bakma" der ama çatır çatır hatasız konuşur. bi de iyi olsa nasıl olcaktı dersiniz.
    ülkenin yetiştirdiği ne bir dahi ne de bir kahraman vardır. hırssız rahat bir millettir slovenler. bir adet şair çıkmıştır. aşık olduğu abla balkonda otururken aylarca sokaktan izlemiş sonunda insanlar onu o konumda kanıksamışlar. gidince eksikliğini hissettiklerinden olacak, durduğu yere bu sefer heykeli dikilmiştir (merkezdeki red church karşısındaki heykeli).
    ülkede diğer ex yugoslav ırkları da bulunur. boşnaklar müslümandır ama sayıları azdır. ljubljanada ve koperde birer adet cami vardır. ljubljana'da müftü cuma namazlarını kıldırır. genel olarak yaşlı nüfus katolik, genç nüfus ateisttir.
    çok para harcamayı sevmezler ama sağlam harcadıkları bir şey varsa o da gezmedir. genç yaşta önemli sayıda ülkeyi ziyaret etmiş olurlar. avrupayı bitirmiş türkiye, afrika gibi yerlere gitmeye başlamışlardır.
    türklere karşı belirgin bir soğuklukları yoktur, genelde pozitif karşılanırsınız (bu sanırım pek fazla türk'ün henüz buraya gelmemiş olmasından). ilkokul kitaplarında osmanlı ordusundan barbar diye bahsedilmekteymiş. zamanında osmanlı orduları viyana yollarında buraları çok arşınlamış. slovenyayı fethetmemişiz, fethetsek mutlaka müslüman oranı daha çok olurdu.
    bu doğa harikası ülkenin ne yazık ki damak zevki yerlerde sürünüyor. ljubljana'da fast food için en iyisi nobel burek (börek) gibi görünmekte. 2 adet sahibi türk olan kebabçı vardır lakin bizim döner dediğimize bunlar kebap diyor. tadı da pek bişeye benzemiyor. sossuz yemekte fayda var çünkü sosları tadı bozuyor. bunun yanında trubarjeva caddesindeki trubar adlı mekanda taze börek (o an yapılan) bulunabilir. lezzet arayan meksika, hint lokantalarına gidebilir. bunun yanında yıldız han diye bir türk restoranı vardır. görsel anlamda başarılı olan bu mekanın yemekleri aynı derecede kötüdür.
    eğlence mekanları arasında global ve bachus ön planda iken global'de bir korumanın veletin birini öldürmesinden sonra global'in işleri kapanmıştır. bir de k4 vardır, iyidir. şekilli güzel giyinen insanlar gider. bazı günler gay/lezbiyen çiftleri ağırlar.
    bled, bohinj gölleri ve postojna mağaraları görülmesi gereken yerler. sahile hiç uğramayın zira kum yok. alplerde kayak yapılabilir ama siz en iyisi burada proje yaparken diğer avrupa ülkelerine gitmeyi düşünün. avrupanın ortasındasınız. zira arabayla uzak gibi görünen yerlere bile venedikten çok ucuza uçak bileti bulunabiliyor (venedik araba ile 3 saat).
    ülkenin tek 5 yıldızlı oteli lev, aslında 4 yıldızlılardan daha kötüdür misal hotel union çok daha iyidir. lev'de yemekler idare eder.
    mantar kültürü gelişmiştir. slovenler balta girmemiş ormanlarda mantar ve kestane toplamayı sever.
  • rusya ile pek bi alakası olmayan ülke. esas abileri avusturya dır
  • halk oylamasindan cikan %88'lik evet cevabi ile 25 haziran 1991 tarihinde bagimsizligini ilan eden eski yugoslav cumhuriyetlerinden biridir. bagimsizligin ilanindan tam bir gün sonra yugoslav ordusu tarafindan isgal edilir ve pek de kanli olmayan on günlük bir savas yasar. ekim 1991'de son yugoslav askeri ülkeyi terk eder. ocak 1992'de ab tarafindan resmen taninir, mayis 1992'de de bm üyesi olur. eylül 1993'de ab ile baslayan flörtünü, 10 haziran 1996'da imzaladigi kooperasyon anlasmasiyla resmiyete döker. mart 1998'de basladigi tam üyelik müzakerelerini de 2003 mart ayindaki referandumla halktan aldigi %90'lik destekle sonlandirir. 1 mayis 2004'den beri ab tam üyesidir.

    ayrica kisi basina düsen gsmh'si yunanistan'dan fazla, portekiz'le hemen hemen aynidir. issizlik orani, almanya ve fransa gibi ülkelerden de düsüktür. ama en ilginci; ab'ye üye olan son 10 ülke icinde ab'ye para yardiminda bulunabilen tek ülkedir.
  • bundan 6 yıl önce italya'dan sürülüp kapısına bırakıldığım, beni buyur eden, havasına, insanına taptığım; ama o sıradaki türk büyükelçi, müsteşar, ataşe hatta şoför kadrosuna ayrı taptığım miniminnacık ülkecik. yaşamak, yerleşmek istediğim ütopik diyar.

    bir de her sonbaharda türk tır şoförleri tırlarını buraya bırakıp memleketlerine göç ederlermiş. ben de onlarla göç ettim bir defa. o uçakta hostes olmak istemezdim. net.
hesabın var mı? giriş yap