• mistik ötesi bir yer. bayağı yüksekte olduğu için kasıp çıkmanız gerekiyor. yalnız varınca anlıyorsunuz ki kesinlikle değermiş. çamların içinden uzanmış bir sis bulutu gri ile yeşili karıştırıyordu birbirine. şelale yanımızdan manyakça akıyordu ve çıkardığı ses ilerisiyle geçmişin zamanını içiçe geçirmekteydi. tam bir gezgindim giderken. yanımda iki insan vardı onlarla hiç konuşmadım hatta bir saatlik yolculuk boyunca minibüsün içinde başka kimse olmamasına rağmen konuşmadığım bu çiftten de kaçıyordum, konuşmak istemedim. mistiği bozmadan vücut yükselirken manastıra doğru kafam düşsün istemedim. ayrıca bozmak da istemedim şimdi tam merhaba nereden geliyorsunuz diyceksin muhabbet açayım diyceksin bi bakıyosun öpüşüyolar falan dedim hiç gerek yok. zaten onlardan kaçarken de gayet bilinçli kaçtım. biliyordum nasıl bir görüntüde olduğumu çünkü. siyah kirli palto, yorgun bir surat, tek başına manastıra giden bir firik ve üstüne üstlük topallıyordum ki bu da bence bir korku filmi karakterindeki katilde olması gereken bütün özellikleri içeriyor.
    neyse. bu manastırda pek tabii en ilginizi çeken şey fesklerin üstüne çorumluyum kralım, nebahat sana hastayım yazmalarına izin verilmesi konusunda bu kadar cömertken bunun yanında flaş konusunda ciddi uyarılar almanız. yani istersen spreyle grafiti çiz olur buna tamam derim ama nolur foto çekme. bu ne lan?
    neyse bunların haricinde kesinlikle taşıdığı ruhu türk insanın duyarsızlığına rağmen koruyor burası.gidilmeli görülmeli..
  • araç ile çıkılan dik yamaçlarında şöförünüze güvenmiyorsanız çıkmamanız gereken trabzonun en önemli yapıtı. yıllardır hiçbirşey değişmemiş olup hala restorasyonda denilerek belli bölümlerine girilemeyen , girilen yerlerde türk insanının tarihi eseri koruma ve kollamaya ilişkin özeni gözler önüne serilmektedir.

    bunu gösteren çektiğin bir fotoğrafı için;
    http://www.ressim.net/upload/42665cc3.jpg
  • masal diyarlarından bir yapı, gerçek bildiğimiz dünyamıza kondurulmuş gibi.
    vadinin dibinden manastıra çıkana kadar keşiş ruhlu köpekler rehberlik eder size.
  • gişindeki yazıda (bkz: #8109339) "...türk sanatının etkileri de görülmektedir." diye bir ibare vardır. bu etkiler daha ziyade freskler üzerinde, oldukça derin etkilerdir ve murç, çakı, çekiç marifeti ile yapılmışlardır. özellikle mahmut kolukısa'nın etkisi çok uzaktan bile rahatlıkla okunabilecek kadar büyük ve derindir. ayrıca maçka'lı dursun, şafak 65, iremi seven tahsin ve adları buraya sığmayacak yüzlerce etkileyiciye buradan en derin teşekkürlerimizi sunmayı türk sanatı adına bir borç biliyoruz.
  • sümela manastırı tarihi bir yapı. içinde bulunduğu doğal ortam ile, mimari özellikleri ile, tarihi ile seyretmeye doyulamayacak, muazzam bir yapı.

    trabzon, bir şehir. çok ama çok küçük bir kısmı ortodoks olan, sınırları içerisinde bir ortodoks kilisesi bulunmayan ancak bir katolik kilisesini ve ayrıca sümela manastırını barındıran bir şehir.

    soru şu: bu yapının, bu şartlarda, ibadethane olması mı daha mantıklıdır, müze/ören yeri olması mı?

    eğer müze/ören yeri olacak ise, ikinci soru şu: müzede ayin düzenlenir mi?

    -hoşgörüsüz paranoyak dallama, sizin yüzünüzndedasd.......
    -bir dur kardeşim, bir sakin ol...

    ortodoksların ibadet özgürlüğü için, devlet, imkânlarını kullanmalıdır. trabzon'da bir katolik kilisesinin bulunması, buna mukabil bir ortodoks kilisesinin bulunmaması, kanımca saçmalıktır. ortodoksların böyle bir talebi varsa, trabzon'da bir kilise açmalarına müsaade edilmelidir. bunun için devletin yapabileceği bir şey varsa, devlet bunu yapmalıdır. trabzon'da ortodokslar da katolikler ve müslümanlar gibi bir ibadethaneye sahip olabilmelidir.

    bir ortodoks kilisesinin açılması fikri ortaya atıldığında buna birçok tepki gelebilir. sümela'nın ibadete açılmasına karşı çıkan bir kişi olarak, böyle bir durumda, bendeniz, bu tepkileri dile getiren insanlardan biri olmayacaktır.

    kısacası, ibadet etmek istiyorlarsa, ayin düzenlemek istiyorlarsa, bunu kendilerine sağlanacak bir ibadethanede yapabilirler ve buna karşı en azından benim bir tepkim olmaz.

    fakat geçmişte ibadethane idi, manastır idi diye bugün sümela manastırında ayin düzenlemek, kusura bakmayın, dini bir ritüeli yerine getirmekten çok, şov yapmaktır.

    sümela'nın ibadete açık olduğu zamanlarda, ayasofya da ibadete açıktı. sümela'da ayin düzenlenecekse, ayasofya'da da cuma namazı mı kılınmalı? ve neden? neden ayasofya, neden sümela?

    ama yine de tek arzu, tek amaç, ibadet etmek, tanrı'nın huzuruna çıkmak, öyle mi?

    ben bunu yemiyorum, özür dilerim.
  • her şey çok güzel başladı buraya giderken. yolda doğal güzelliklerine ve manastırın heybetine hayran oldum ama yukarıda acı gerçekle karşılaştım.

    yukarıya manastıra vardığımda, içeriye girmek için sabırsızlanmaya başladım. manastırın girişinde de "türk sanatından izler taşımaktadır" yazısını görünce, merakım daha da katlandı. o değil de benimki de merak amk. ne yapacaktı, türkler? manastıra kat mı çıkacaktı? gene yapacağımızı yapmışız işte.

    neyse o "izler" için hangi küfrü etsem eksik kalır. o yüzden fotoğraflarını ekleyeyim, hep beraber küfür edelim.

    buyrun fotoğrafları :

    http://img707.imageshack.us/…707/7753/sdc12866k.jpg

    http://img710.imageshack.us/…710/5852/sdc12865c.jpg

    http://img337.imageshack.us/…mg337/954/sdc12868.jpg

    http://img801.imageshack.us/…g801/1668/sdc12869.jpg

    http://img299.imageshack.us/…mg299/153/sdc12893.jpg

    gene de ben edeyim küfürümü. nurten, nebiye, erol yakup ve metin başta olmak üzere, bu fresklere adını kazımış yerli ve yabancı herkesin allah bin türlü belasını versin, diyorum.
  • manastırın içindeki fresklere adını kazıyan insanlar için öyle görünüyor ki bu fresklerin hiçbir kıymeti yoktur. hatta büyük ihtimalle fresklerdeki yüzleri de batıl inançlarından dolayı kazıdılar.
    ali'nin veli'nin tarihi eser bilinci olması, batıl inançları olmaması gerekir derseniz bence faşizan davranıyorsunuzdur. herkes tarihi fresk sevici ve pozitivist olacak diye bir kaide yok. freskler kıymetliyse ki günün görüşü öyle olduğu şeklinde kıymet otoritesi devlet onu korumaya alır.
    bu işler böyle olur.
  • allahtan ibadethane kısmındaki yüksekteki ikonalara yazı yazmayı başaramayan pezemenklerin yazılarının olduğu restorasyon namına katlin vukuu bulduğu yer. hatta duyduğuma göre yavuz sultan selimin hediye ettiği kocaman altın şamdan buradaymış. ermeni çetecilerin eritimiş olduğuna dair rivayetler var. oraya giderseniz sizde iconalara yazı yazanların ruhuna küfretmeyi unutmayınız.

    buradan ahmet 1961 yazan ib..nin ruhuna ....
  • 2 sene aradan sonra tekrar ziyaret ettigim şahane yer. her şey aynı, evet aynı. hala çok az kısmı ziyarete açık. bir iki oda falan ekleselerdi be gezilebilecek yerlere.
hesabın var mı? giriş yap