• türk insanı karşılaştığı uzaylılara bile taş ikram ederek taşın kültüründe ne kadar önemli olduğunu göstermiştir..
  • büyüktür efendim... özellikle de türk dövüş sporları dikkate alındığında.
    (bkz: taş yok mu taş)
  • taş,kültürümüzün vazgeçilmez öğelerinden biridir. belli yörelerde sevgi yada takdir ifadesi olarak kullanılabilmektedir. mesela adanadan başlayarak bütün o hizadaki güney + doğu illerinde(örneğin diyarbakır),bu uygulama konserlerde sanatçılara taş atmak biçiminde kendini göstermektedir. konser bitiminde- tabii ki söz konusu şarkıcı konseri tamamlayacak kadar dayanıklı ise- alnında açılan yarığa ve bu yarıktan akan kana bakarak ne kadar sevildiğini anlayabilir. eğer söz konusu şarkıcı gözyaşlarına boğulduysa, bu kesinlikle kendisine gösterilen sevgi karşısında duygulandığı içindir, kafası yarıldığı için değil. konser alanında taş bulunamıyorsa, o zaman şarkıcıya olan sevgimizi bu yörelerde kulisten sahneye kadar yürürken ellerimizi kullanarak da ifade edebiliriz. ancak taşın hayatımızdaki yeri burada bitmemektedir. eğer stada girerken makul bir yerimize gizleyebilirsek, futbol maçlarında da yine alkış yerine taş kullanmak mümkündür.diyelim siz taş attınız, karşı takımın teknik direktörünün beline geldi, adam üstüne üstlük bi de yere yattı kıvranıyor;sakın üzülmeyin bu hiçbir şekilde sizin kabahatiniz değildir, allahın gavuru işte ne anlasın türk örflerinden hödük. taşlar ayrıca savunma maksatlı da kullanılabilir, ama bu biraz güç gerektirir. mesela siz koptunuz anadolunun bağrından geldiniz istanbula, e sokakta yaşıcak diilsiniz ya, hemen şipşak yaptınız bi gecekondu. gerçi tapu yok, toprak sizin değil, gecekondu da rüzgarda yaprak gibi ama önemli değil. belediye de zaten bu ülkede vergi verenler enayi diye düşündüğü için size yol, su, elektrik getirmiş vergi veren safların paralarıyla. nasıl olsa herkesin tek oy hakkı var,oh, vallahi bu istanbulun taşı toprağı altın. iki de kat çıktınız tepesine, yeme de yanında yat. gel gör ki, günlerden birgün densizin biri çıktı yıkıcam da yıkıcam yıkıcam da yıkıcam diyo başka bişi demiyo. bunla da kalmıyo, bi de yıkımı gözetmesi için polis yolluyo. bak sen şu densize, çıkmış sizi parasını verip aldığınız, özbeöz evinizden(!) ediyo. böyle bi densizliğe kimse razı gelmez, siz mi geleceksiniz. gelmeyeceksiniz tabi. napıcaksınız peki? işte burada işin içine bu istanbulun taşı toprağı altın lafı giriyo. hani o enayilerin paralarıyla yapılmış olan kaldırımlar var ya, işte siz 'mülkünüzü' korumak için, söküyosunuz o ''altın'' taşları atıyosunuz polise. zaten o taşlar başka bi maksatla döşenmiş olamaz ki yere, medeniyet falan gibi. bigün gecekondunuzu yıkmaya gelirlerse polisin kafasına kafasına atın diye, cephanelik amacıyla döşenmiş. bu kullanımı da yerine getirerek özbeöz türk olduğunuzu kanıtlamış oluyosunuz.eğer bu dediklerimin üçünü birden yapıyorsanız malazgirtten beri bile burda olabilirsiniz, hiç şaşmam.(bkz: yalan mı)
  • (bkz: taş var köpek yok)
  • insanın 2001 a space odyssey'deki monolith olayına inanasını getiren kavram.

    (bkz: herkesin türk olması)
  • öz türkler taşı sevmezler... cansızdır çünkü...
  • (bkz: tedariksiz abdeste giden domala domala tas arar)
  • (bkz: bagrina tas basmak)
    (bkz: bogrune tas basmak)
    (bkz: yuregine tas basmak)
  • (bkz: #3808619)
  • halk edebiyatinda taslama olarak aldigi yeridir. nukteyle tasi gedigine koymak ta ayri yerdir.
hesabın var mı? giriş yap