tatil yapmak

• el ense yatmak
• ferhan şensoy'a bir röpörtajında sormuşlar:
  - tatilde ne yaparsınız?
  - hiçbir şey yapmam. ağacın altına oturur saz çalarım.
  
  tatil bazısına göre hiç bir şey yapmamaktır.
• gezip keşfetmek için ideal zamanlardır.
  
  hele tek başınıza tatile çıkacaksanız, kendinizi tanımak için bir fırsat olabilir.
  "üzerimde herhangi bir şey yapma baskısı yokken, kendi ortamım dışında nasıl davranıyorum?", sorusunun cevabını bulmanıza yarayabilir.
  
  normal yaşantımızda, hep birileri bize ne yapacağımızı söyler:
  - servise binilecek, bin!
  - işe gidilecek, git!
  - öss'ye girilecek, gir!
  - evlenilecek, evlen!
  
  ama ya hiçkimse birşey söylemezse? seni 2 aylığına salarsa cihana? hapishaneden çıkıp sosyal ortama adapte olamayanlar gibi kalabilirsin. kişilikteki sıkıntılar, özgüven bozuklukları, hepsi gün gibi su yüzüne çıkabilir.
• son 4 yıldır o veya bu sebeple yapamadığım.
  
  şüphesiz ki en önemli sebep, tatil anlayışı deniz-kum-güneş olmayan benim. en güzeli sık sık kısa tatillere çıkmak bana kalırsa. farklı bir yer görmek, orayı yaşamak 3-4 günlük sürelere sıkıştırılınca daha bir keyifli oluyor. bundan sonraki ilk adım trene atlayıp olabilecek en uzak mesafeyi görüp, geri gelmek.
  
  görmek ve hafızanın ufkunu açmaktan daha güzel bir tatil düşünemiyorum.
• (bkz: bir yılda oynanan okey sayisi ve mutluluk iliskisi)
• bu eylemin varlığı, güzel bir tatil kasabasına veya otele gidip denizin, kumun ve güneşin tadını çıkarmaya bağlı değildir. insanlar tatil yapma aksiyonunu, az önce de bahsettiğim gibi deniz, kum ve güneşe benzer nesnelerle uyarlı kılıp bir ilişki oluşturuyorlar. sözgelimi benim için tatil yapmak, 1 ay boyunca ve tek başına evde takılmak da olabilir. ben huzuru, sükuneti uzaklarda arayan biri değilim. huzur ve sükût gibi önemli dostlarım, yanımda olduğu sürece herhangi bir arayışa girme gereği duymuyorum; lakin gene de güzel şeydir, tatil yapmak. sevgilinle birlikte sükut içindeki sahilde oturup öpüşmek harika anlardır; fakat tekrar belirtmeliyim ki, bu tür enstantane denemeleri yapmak için yırtınan kimse değilim. demem o ki, babaevinde bütün gün hiçbir şey yapmadan pineklemek bile benim için zevkli ve yeterli bir durumdur. böyle zevk verici bir durumu, orgazmla olan karşılaştırmasına daha sonra değineceğim.
• (bkz: çıplak ayakla toprağa basmak)
  
  bir tür tatilin en güzel yanlarından biri; ayakların o mucizevi kumla birleşmesi..
  
  gülümsetendir.
• uzun bir çalışma dönemi ardından yapılırsa tadına daha çok varılandır. zaten hep tatilde olanlar için ise tatil yapmak bünyede çok fazla değişime neden olmaz. ayrıca güzel bir tatil için, temiz hava, güneş ve su çok güzel olur.
• şu an çalıştığım için gerçekleştiremediğim eylem.
  
  ama tüm arkadaşlarım, kuzenlerim vs herkes tatilde. sanki "karpe diyem bu sene tatil yapamayacak hadi onu hayattan soğutmak için herkes bu sene tatile çıksın." gibi bir kampanya yapılmış.
  
  yazlıktan arkadaşlarım fotoğraf atıyorlar, hep beraber oturulmuş cafe'ye shot bardaklarından "karpe diyem" yazmışlar. aman ne mutlu oldum.!
  
  en yakın arkadaşım, adam hayatında ilk defa otelde kalmalı tatile fethiye'ye gitti kuzeniyle tatil yapıyor.
  
  karşı komşum amsterdam'a gitti. hadi o gitsin, çünkü dönüşte bana (bkz: hard rock cafe amsterdam) t-shirt'ü getirecek.
  
  facebook, twitter veya instagram'a gireyim diyorum, tatil fotoğraflarından kaynaklı bir hüzün çöküyor üstüme. ulan herkes havuzda, denizde. herkes mayolu, bikinili. bir insan evladı yok mudur ki basket şortuyla evde yemek programı izleyen, bir insan evladı yok mudur ki parmak arası terliğini giyip ekmek almaya giden. yok arkadaş yok herkes, istisnasız herkes tatilde.
  
  sözün özü canım sözlüğüm çok dertliyim, şu an bu entry'yi bile müdürümün "raporu hala hazırlamadın mi lan tembel herif" bakışları arasında giriyorum.
• benim için tüm sorumluluklardan arınmaktır arkadaş. sonrası deniz kum da olsa tüm yaz evde de geçse önemli değil. o kafa dinlenecek!