the dark tower

• son sayfayı çevirdikten sonra uzun bir süre kendime gelemediğim, önce uyutmayıp sonra rüyalarıma sızan kitap serisi.
  
  --- spoiler ---
  
  benim için bu yolculuğun bir parçası olmak, başından itibaren, keyif verici ve sarsıcı bir deneyimdi. roland'ın kule obsesyonunu sahiplenmiş, bu emeli içten içe kıskanmıştım.
  yaşanan hemen hiçbir olayı --kızıl kral'ın absürt şekilde sallanan gözleri meselesi hariç-- abartı olarak adlandırmadığım nadir fantastik serilerden biriydi kara kule.
  şahsi görüşüm, stephen king'in seriye çok yakışan bir son yazmış olduğudur. malum uyarıya kulak asmayıp devam ettikten sonra, ki mutlu bir noel günü ile final yapmak okura hakarettir benim gözümde, binlerce sayfadır içimi kemiren "kulenin en üst katında ne var?" merakımı tam anlamıyla tatmin eden bir cevaba ulaştım. "aaaabi evet yaaaa" şeklinde nidalar attım "ka neydiiiii ka bir tekerlektiiiii". elbette eddie, susannah ve jake için bu sürecin silik bir hatıradan ibaret olacağı düşüncesi içimi burkmuyor desem yalan olur.
  bu arada "boru" açık kapısıyla içime serptiğin umut için de ayrıca teşekkür ederim kuleciğim.
  
  --- spoiler ---
  
  çizgi romanlarıyla bir nebze olsun özlem giderebildiğim için memnunum. filmi/dizisi vb çekilsin de istemem açıkçası.
  benim için çok özel bir deneyimdi.
  çevremde seriyi tamamlamış kimse olmadığından sana anlatıyorum sözlük.
  
  son olarak,
  "viggo mortensen as roland deschain
  kenton duty as jake chambers
  jared leto as eddie dean
  gina torres as susannah dean
  mads mikkelsen as randall flagg
  james cromwell as father callahan"
  
  eşleştirmesini gördüm, münasip buldum.