• --- spoiler ---

    corona içilmiyor bu sefer.

    --- spoiler ---
  • seri ilerledikçe fizik kurallarını da beraberinde bükmeye başladı. marsta (yerçekimi ivmesi 3.71 m^2/s) çeksen yine bu kadar değişik atraksiyona giremezsin. halbuki bu serinin ilk filmleri çoğu yeri abartı olsa bile araba yarışları üzerineydi; şuanda evrildiği konum ise standart herhangi bir aksiyon filminin daha fazla araç takiplisinden fazlası değil. onun haricinde bol bol salute mi familia ve kardeşilik vurgusu, hiç yapmak istemedikleri halde bir şekilde sevdikleri birisi yüzünden bulaştıkları son bir iş ve sonunda kıl payı kurtulup gün batımında california yollarında kapanış. evet, klişe yıllardır başvurulan bir yöntem ancak yeter be kardeşim 8 film olmuş be, yeter.
  • seride öyle bir noktaya gelindi ki ucuz dramlara, numaralara başvurmaktan başka çare kalınmamış gibi görünüyor. nedir bu ucuz dramlar, numaralar? ailesini, ekibini çok seven dom'ın charlize'in karakteri yüzünden mecburen ailesine ihanet etmesi. fragmanda gösterilen bu. ama küflenmiş bir klişe bu. dom'ın ailesine ihanet etmeyeceğini biliyoruz. ne olacağı belli. charlize öyküye dahil olduktan sonra dom ailesine ihanet edecek, sonra ekip "haydi, dom'ı bulalım" deyip dom'ı bulmaya çalışacaklar, charlize'le mücadele edecekler, en sonunda 7 bölümde kafamızı aile de aileyle patlatan dom, charlize'i yenip ailesine dönecek. ve duygusallıklar, gözyaşlarımızla ıslanmış mendiller falan fişmekan. öeeehh. bak, diğer dandik numaraysa jason'ın karakteri shaw'ı da ekibe dahil etmek. gerçi yukarıda dendiği gibi iyice vasatlaşmış seriden artık iyi bir konu, sürükleyici bir konu beklememek gerek belki. otur, charlize'i ve yarışları izle, biraz eğlen, sonra criticker'dan 30/100'ü bas. 30'dan fazlasını hak edeceğini sanmam. o değil de bakalım helen mirren ninemiz öyküye nasıl dahil olacak??
    bu arada filmin yönetmeni gray, charlize'li the italian job'ı çekmiş kişi. italian job'ın otomobilli aksiyon sahneleri eğlenceliydi. bu filmdeki sahneler de iyi olabilir diyeceğim ama her zamanki gibi abartı çok.
  • butcesinin iki katini 3 gunde cikarmis. bu nasil para amk. o kadar seriler yitip gitti bu ilerledikce para basiyor. vin dieseli milyarder yapcaklar sonunda.
  • bu tarz filmler mevzu bahis olunca gerzek amerikalıların nasıl da bayıldıklarına dair bir geyik dönüyor hep... oysa ki rakamlara bakarsak bu filme asıl ilgiyi çinliler gösteriyor; http://www.the-numbers.com/…s-the#tab=international

    film, çin'de anavatanından daha fazla gelir elde etmiş, box office beklentilerine bakılırsa açılış haftasındaki trendini koruyamadığı görülüyor; amerikan izleyicisinin filmden uzaklaştığı açık ama yine de rakamlar muazzam! 1 milyar dolar barajının üstünde -ki muhtemelen justice league müthiş bir sürpriz yapıp 1 milyar barajını geçmezse, dc'nin mevcut eğilimi bu yönde- star wars episode viii the last jedi ve beauty and the beast'in ardında senenin en çok para kazandıran üçüncü filmi olarak kalacak.

    gümüş ekran yapımlarına olan ilginin, stream servisleri sayesinde canlanması sonrası, bu yapımların hollywood yıldızlarına sık sık ev sahipliği yapmaya başlaması nedeniyle git gide star etkisinin azaldığı ancak amerika dışındaki ülkelerde hala bu şöhretlere bir ilginin canlı olduğu konuşuluyordu ki gayet doğru bir tespit hiç şüphesiz.

    amerika'da artık yıldız oyuncuları bir araya getirip vasat bir film yaptığınızda eskisi kadar tutmuyor. evet, hala bir kitle var sadece bu isimlere tav olan ama bu kitle eriyip gidiyor. yurtdışı tam olarak öyle değil, özellikle çin ki amerika dışındaki en büyük pazar, hala yıldızlara ehemmiyet gösteren seyircilerle dolu.

    neyse fazla tatava yapıp iyice konuyu başka tarafa çekmeden kaçayım... öyle rakamlara bakarken ilgimi çekti sadece...
  • izleyici filmi mantıksızlık diye eleştirirken aslında atladıkları bazı şeyler var; hollywood'un değişimi ve finansal devinimler. günümüzde sinematik evren, spin-off diye yedirdikleri şeyler aslında tamamen maddi olarak temel filmden nemalanıp daha fazla kazanmaya çalışmak. hızlı ve öfkeli serisi de bu ortamda artık gişe gelirleri bakımından durumların ekstremlerini yaratmak zorunda. yani şöyle söyleyelim, eskiden modifiyeli arabaların, bol hatunların, yarışların filmiyken şimdilerde aksiyonun, oyuncuların, mantıksızlığın serisi oldu. zaten önceleri 'fast' tarafının her zaman albenisini korurken artık filmin isminde kızgınlık, öfke önce geliyor. serinin de günümüz bakış açısında ayakta kalabilmesi ve devamını getirebilmesi için seyirciyi tabiri caizse kakafoni bombardınına tutuyorlar. hareketleri son derece yüksek sahnelerle heyecanlandırıp, fiziken mümkün olmayan şeylerin bir gürültüsü ortaya çıkıyor. bundan ilk iki film önceleri biraz ekstrem sahne gördüğü an 'e yok artık' diyen izleyici, gelen film sayısıyla beraber iyi/kötü tarafında ayrılmış durumda. unutulan tek şey, film ekibinin salak olmadığı gerçeği. elbette ki, denizaltının buzulun altında gitmesi, nükleer başlıklar bu tarz filmde absürd görünüyor olabilir. ancak bunu onlar da pek âlâ biliyorlar ve aslında istedikleri şey tam olarak da bu; vur, kır, parçala...

    salt aksiyon iyice yayılmakta. kimya, fizik, matematik bunların hepsi de sette dışarda bırakılıyor. sektördeki cgi kokonalığı, gereksiz devamlar derken aslında izleyicilerin bir şeyleri basit görmesini istemeyip olayları abartıyorlar. mantık aramak gerekli ancak kişinin bu serinin sanat ya da bilimkurgu filmi olmadığını unutmaması gerek. malzeme bu. zaten akılda kalmayacak, anı yaşamanız gereken ürünler ve ona göre değerlendirmek gerek. kaldı ki en büyük saçmalığı açıklayayım.

    dom karakterinin (dolayısıyla vin diesel'in) bu kadar ön plana çıkartılıp, başını ve kıçını bu adamla donatmaması gerekiyor. ekibin amacı sanki dom'u mutlu etmek için var gibi duruyor ve insanın tek kelimeyle canını sıkıyor. bu ağır abi görüntüsü seriye yakışmayan tek şey. şimdi diyeceksiniz ''eee en çok o kazanıyor gayet normal''. ama durumun vahameti hiç de öyle değil.

    --- spoiler ---

    filmin başında michelle rodriguez'i'i yatakta öpen dom, ortalarına doğru cherlize theron tarafından 'zorla' öpülüyor fakat daha sonrasında camekanda elsa pataky ile çocuğu olduğunu öğreniyor ve filmin sonunda dünyalar tatlısı bebeğini jason statham hediye ediyor. bence kafa yormamız gereken, mantıksız olan şey de bu. dom, dom, dom dom kurşunu.

    --- spoiler ---

    michelle rodriguez'de kadınlara saygınlık gösterilmezse seriden ayrılacağını açıklamış. şimdi aklına geldi kızım bunu sorgulamak? diyor ve yorumumu bitiyorum.

    - sevgiler, dom.
  • hiç uğraşmayın olum, scott eastwood, paul walker'ın yerini dolduramaz.

    --- spoiler ---

    brian diyeceğini herhalde hepimiz tahmin etmiştik.

    bu arada han'a ayıp lan.

    --- spoiler ---
  • hafta içi geceyarısı kim gelir ki bir aksiyon filminin yedinci devam filmine dememek gereken bir yapımmış. ımax salonu ağzına kadar dolu. normalde akasya avmde h sırasının ilk altı koltuğuna bilet satmazlar. bu gece onlar bile dolu.
  • benzinin litresi olmuş 5 lira adamlar the fate of the furious peşinde. ne fastlığımız ne furiouslığımız kaldı dominic kardeş. bize yine çay çorba akbil.
  • --- spoiler ---

    belki de beklentim düşük olduğu için beğendiğim filmdir. fakat deginmeden geçemeyeceğim noktalar var.

    jason statham'ı aileye dahil edecekler belli. ıki madalya aldı diye önce hobbs'ın saygısını kazandı. sonra saçma bir motivasyonla dom dom un oğlunu kurtarınca han bok yoluna ölmüş oldu.

    toretto bütün ekibi tek aldı. klasik vin diesel filmi. 9. filmde senaryo ne olacak artık?

    brian'ın çocuğuna o aslında bir toretto diye salça olan dom'un, kendi çocuğuna paul değil brian ismini koyması amaan o kadar şey dururken buna mı takılacaklar düşüncesinin sonucu olabilir.
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap