turgut kibar

• turgut kibar bi grup öğrenciyi sigara içerken yakalar ve...
  
  tk : oglum sondur o sigarayi bakiyim
  öğ : pardon hocam özür dileriz
  tk : hah söndürdün mü kopar filtresini
  tk : hah ye bakiyim o sigarayi
  öğrenci sigarayi yer...
  tk : la eşşek herif niye yedin la onu!!
  turgut kibar öğrenciyi döver.
  
  kendisini aciklamaya yeten örneklerdendir bu örnekler bitmez.
• tarih hocalarından birinin dediği gibi aynı okulda müdür yardımcılığı yapan hasan yeniçeri ile soyadını değiştirmesi gereken insan.
• öğrencilerini "sivil hayatta karşıma çıkmayın, tanımam" diyecek kadar çok seven bir müdürdü. hakkında hatırladığım en komik anımsa şu şekilde geçmiştir:
  
  bir cuma günü istiklal marşından önce turgut kibar okulun kazandığı bir başarı hakkında duyuru yapıyor :
  
  t.k: okulumuz türkiye'de birinciii, ankara'da ikinci olmuştuur. (alkış bekler, lakin gülüşmeler dört bir yanı sarmıştır.)
  t.k: ne gülüyonuz ulan!
• koridora çıktığında ooolllluuuuummmmmm diye bağıran, ve bagırmasından 20 sn sonra koridorda hiç kimsenin kalmamasıyla tatmin olmuş bir şekilde odasına dönen kişi.
  
  ooooollluuuummmm diye bağırdığı zaman hemen arkasındaki sınıftan çıkan ben, aynen onun ses tonuyla ooollllluuuuummmm diye bir daha bağırır, sonrada kaçardım. halen yakalayamamıştır.
• ogle teneffusunde bile odasinin caminin onunden gecenlere "ne isiniz var olm girsenize iceri" diye bagirabilen, teneffuste oldugumuzu hatirlatinca "ha tamam o zaman gezin" diyen...
• o çok korkulan turgut hocayı zamanında avustralya'dan gelen ümit-lakabı vanilla ice- arkadaşımız tertemiz bir şekilde odasında dövmüştü, ardından ümit çağrılan polise teslim edildi okuldan atıldı....
• yıllar önce, bir pazartesi sabahı ya da cuma akşamı^* tören için toplanmış ve haliyle gürültülü bir şekilde bekleşen öğrencilere "konuşacaksan sus!!!!!" diye bağırmış aaal müdürüdür. geçen yıl üniversiteden mezun oldum, hala şu cümleyi düşünürüm, anlamaya çalışırım. konuşacaksan, sus... yani sus eğer konuşmayı düşündüysen. yani henüz konuşmamışken ve ama aklından bunu yapmayı geçiriyorsan, sus. ya da önce bi konuştun, bir sonraki cümleni de aklından geçiriyorsun, öyleyse sus. konuşacaksan sus. o mikrofonik gürleme hala kulaklarımda çınlıyor. konuşacaksan sus.
• 4 mayıs 2014. gazi turgut kibar paşa ve silah arkadaşı hasan yeniçeri bologna topraklarına ayak basar. fatih'in otranto'ya baktığı gibi bakmaktadır bologna'ya, gazi turgut paşa. tabi güzelim memleketi gibi değildir bologna, turgut paşam hapşırır bir anda. yeniçeri italyaya gelinmeden önce italyan halkı ve dili hakkında engin bir bilgi seviyesine ulaşmıştır, öğrendiklerini gazi turgut kibar paşamıza göstermek amacıyla "salute" der. "italyanlar çok yaşa demek için salute der paşam." der; kendine güveni tam, dimdik bir şekilde. gazi turgut paşa bir anda gözleriyle sonsuzluğu keser, adriyatiğin ötesini görür. yeniçeri'ye döner ve der ki: "aferin, dillerini iyi öğrenmişsin. şimdi sen de onlara "çok yaşa" demeyi öğret."
• ortaokuldayken bir pazartesi kıyafet kontrolü yapıldı. turgut hoca ve ekibi resmen sınıfları bastılar. lacivert kazak giyme şartı var sözde ama ben lacivert hırka giyiyorum. "bu ne buuuu?" diye haykırmış, "kazak hocam" cevabımaysa, "haftaya düğmesizini giyyyy" emrini vermişti. bir daha da o dönem kontrol olmadı :)
  
  bir de sanki sap sarı ceket giyerdi turgut hoca. yoksa o mesut dinçer miydi? yaşlanmışım, karıştırıyorum...
• soyadiyla bu kadar tezat olan ikinci insan^**
  
  3 sene boyunca bizim sinifin karsisindaydi odasi,cani sikilirdi zaman zaman,gelirdi erkekleri kravatlarindan,kizlari saclarindan birbirine baglardi...eger es bulamadigi birisi olursa onu da kapinin koluna baglardi,acip acip kapardi sonra kapiyi.eglenirdik baya.