• bir tıp doktoru olarak mantıklı açıklamasını bulamadığım trajikomik bir olay. genellikle diğer branşlarda (dahiliye, pediatri, kardiyoloji, nöroloji, kadın hastalıkları vs.) reçete edilen ilaçlar düzenli olarak kullanılır ama psikiyatri ilaçlarını kullanmayan hasta sayısı çok fazla oluyor gördüğüm kadarıyla.. bu ilaçlara güvenmeyen (kullanma ihtiyacı hissetmeyen) kişilerin herhangi bir tıp eğitimi var mı acaba?
  • bu aslında türk halkına özel değil. münih'te ihtisas yaparken enstitütede kapalı serviste tedavi gören hastalar bile ilaçları reddediyorlardı.

    bunun bir sebebi de ilaç endüstrisi. maalesef bu ilaçlar semptomları önleme amaçlı, hastalığı yok etmiyor.

    ama depresif duygudurumunu değiştirecek ilaçları "hocam bu bende kilo yaptı bıraktım" diye bir sonraki randevuya gelen hasta da çekilecek gibi değil.

    ya da erkek hastanın "hocam ereksiyon problemi oluyor bana hafif bir şey ver" demesi...adam antisosyal örüntülü bir paranoid şizofren...

    bu ülkede psikiyatrist olmak gerçekten zor.
  • ben size olacak olanı söylüyorum. hastalar toplumun ve medyanın yanlış algıları yüzünden bu ilaçları kullanmıyor ve hastalık tıpkı kalp gibi şeker gibi ilerliyor. bu tablo diğer hastalıklara ek olarak kişinin yakın çevresinde de onarılmaz yaralar açıyor. bir bipolar hastası, teşhisi konmuş ve sosyal devlet anlayışıyla ilacını ücretsiz bir şekilde alıyor fakat bu aptal algılardan dolayı kullanmayıp atıyor. nasıl ki tansiyon hastası ilaçlarını kullanmadığında sonuç felce kadar götürüyor psikiyatri hastasında da durum aynı. sonuç hastalığın geri dönülmez bir şekilde daha ağır bir tabloya dönüşmesi.
  • sadece kullanıldığında rahatlık veren sermaye dostu değil de şifa veren ilaç icat etsinler kullanalım, bir insanı yıllarca ilaca mahkum etmek tedavi değildir.
  • bir psikiyatristin ilk seansta bir ilaç dayamışlığı olduğu halde diğerinin ilk seansta “bir daha gelme, sende bir şey yok” demesinden ötürüdür. sen tıp okudun da biz cin ali mi okuduk.
    kendi kafam, kendi kararım.
hesabın var mı? giriş yap