• 6 yılın ardından kendime sağlam bir bilgisayar alayım dedim, bana da kredi vermiyorlar rıfat bey. sizin cenah gibi cebimde milyonlarla da gezmiyorum üstelik.

    ben ağlamıyorsam, siz hiç ağlamayın bi zahmet.
  • beyefendi bankaların kendisine zararına kredi vermesini istiyor, bankalar bunlara zararına kredi versin ki, bunların haramzade düzeni devam etsin, sanki banka hayır kurumu, yağmurlu havada su vermem ben bunlara, beter olun.
  • bir koltukta 20 yıl oturan kişileri genel olarak ciddiye almadığım için bu sefer de ciddiye almadığım ağlama. sadece bu da değil, türk-iş başkanı, tek-gıda iş başkanı, tesk başkanı... sürüsüyle var bunlardan.
  • "hep bana, hep bana, hep bana" ağlaması. neyse, bana biraz abartılı geldi. bir keyif çayı içsin kankileriyle, rahatlar.
  • "kredi faizlerinin geldiği seviye, dünya genelindeki düşük faiz ortamına uymamaktadır ve girişimcilerimizin küresel rekabette ayakta kalmalarına engel oluşturmaktadır”

    bankalar üzerinden doğrudan iktidarı hedef alan açıklamadır.
  • kredi isteme, özkaynaklarını kullan, faizler düşer. niye zırlıyorsun ki? arz-talep dengesi işte.

    öz kaynağın (sermayen) yoksa senin kapitalistliğini... ben.
  • vergiler daha yüksek faizden emmioğlu. bana kalırsa faizler düşük. gerçek enflasyon 30dan aşağı değil.
  • rifat'a bunu yapan hayat bize ne yapmaz. shsvshshjsksks

    guzel is. sıkıldın mı agla. millet acliktan kirilirken damat guzellemiyor muydu la bunlar? yirmi yildir akebe akebe gezmiyor mu? agla agla acilirsin. yallah akebe kurtarsin sizi...
  • bankalara neden ağlıyor anlamadım. gitsin faizleri yükselten reyizine ağlasın. reyizi faiz sebep enflasyon sonuç tezinden vazgeçerek damadı görevden aldı ve yeni merkez bankası başkanı faiz yükseltmeye başladı. dolayısıyla kredi faizleri de arttı.

    rifat hisarcıklıoğlu da bir reyizci olarak sorununu kendi reyiziyle çözebiliyorsa çözsün.
  • onu ev kredilerini eksi faizle verirken yapacaktı. çok büyük riske rağmen sanayiciyi, iş kuracağım kredi verin makul dediğinde kapiyi gosteriyorlardi. ev alacağım diyenlere para saçtılar. zararına sadece müteahhitlerin cebiniçin ev kredileri verilirken sanayici adına o zaman ağlasaydı, samimi bulurdum.

    şimdi merhum rahmetli halis toprak vardı. yeniler bilmez. 2001 krizinde batırılan bir sanayiciydi. adamın tek derdi bir tane daha fazla fabrika açabilmek, iş verebilmek ve ihracat ürünü üretebilmeli. krizden sonra ne dedi biliyor musunuz? ben fabrika açarak salaklık etmişim, paramı dolar a yatırsaydım benden alası yoktu dedi. bitirdiler adamı para babaları, yem ettiler. onbinlerce çalışanı ıssız kaldı bu nedenle ve yeni onbinlerce kişiye iş veremedi.

    bu ülkenin geleceğini "beton" a gömdüler, geçmiş olsun. eğitimde öğrencileri suçlamasınlar, adamlar realist. yıllarca emek verip eğitim alınca da aynı ekonomik güce sahip olacaksın. ne diye yıllarını heba edeyim diyorlar. meslek tercihleri sanayi değil, hep hizmet sektörü. yalandan istihdamlar işte.
hesabın var mı? giriş yap