20 yaş dişini çektirmek

• şimdiden kara kara düşündüren şey.
  
  lise yıllarımda ağız yapım bozuk dudaklarım da aşırı öne doğru fırlayan bir şekle sebep olduğundan diş telleri, dişleri bembeyaz yapana dek fırçalamak, doktor kontrolü, 4 tane azı dişini çektirmek gibi belalı işlerle çok uğraştım.
  
  birkaç yıl öncesine dek ise diş problemim yoktu. sonra, yaşadığım kaza sonucu ön dişim kırıldı dolguyla halledildi. yetmedi, aylar içerisinde başka dişlerim kırıldı. onlar da dolguyla sonuçlandı.
  
  ama şimdi durum başka. ne zamandır alt dişlerim sol yanda 7 sağ yanda ise 6 tane gözüküyordu. sol yandaki fazlalık dişin görünümü de bir tuhaftı. 2 gün önce ondan bir parça koptu geldi. bugün diş hekimimize gittim. onun 20 yaş dişi olduğunu ve çürüdüğünü söyledi. yetmedi, çekilecekmiş. ancak, önce antibiyotik almam gerekiyormuş. bayramdan sonra da çekilecek. daha vahimi ne biliyor musunuz?
  aynı 20 yaş dişinden sol üstte de var. yani bu gidince bir süre sonra o rahatsızlık verecek hadi bakalım onu da çektir.
  
  (bkz: 20 yaş dişi)
  
  of of!
  
  ne zamandır diş çektirmemiş birisi olarak sıyırma noktasına geldim. "alt tarafı diş çekimi, ne acılar var ona benzemez" denebilir. doğrudur ama çok kaza atlatmış birisi olarak diş çekiminde her zaman kötü hissediyorum.
• çürük falan yoksa kesinlikle yapılmaması gerekir:
  1)ileriki yaşlarda ameliyat yapıldığında rahat köprü kurulur.
  2)çalışan şeye dokunulmaz.
• eşimin korkulu rüyasıdır. 20 yaş dişi ne zaman ağrısa her zaman kullandığı antibiyotiği almaya başlar ve dişini çektirtmemek için direnir.
• önce biraz yokladı. dolgu yapıldı. sonra dolgu durmak istemedi, düşüceğim de düşeceğim diye ısrar etti. diş doktorum ısrar etti, tekrar doldurdu. tekrar düştü. bu inadı kim kazanacaktı?
  
  doktorum dedi ki dolduracağım gel. gittim doldurdu. akşam ağrıdı çok. ağrı kesici vs etki etmedi. du biraz votka ile uyuşturayım dedim. biraz votka oldu çok votka. sonra dişin etkisi geçti de ben de kendimden geçtim. saçma sapan konuşmalar...
  
  doktorum gel dedi tekrar. hop doldurdu. 1 hafta dayandı bu sefer. doktoruma dedim ki doldurma artık, ben de doluyorum bu dişe karşı. votka da bitti, al da kurtulalım.
  
  doktorum biraz direndi sonra benimle pazarlığa başladı. kanırtma, çıtırtı, baskı, çenenin açık kalması, kanama vs yaşayacaksın. doldurayım mı çekeyim mi?
  
  çek çek...
  
  bunu söylemek kolaydı da gerisi zordu. 3 köklü diş. gelmek istemedi. kulağımda çıtırdı. çenem 1,5 saat açık kaldı. iğneler havada uçuştu. bölüp alacağım dedi en son. her kökü ayrı ayrı çekeceğim dedi. üst diş. bir ara gözümü mü oyuyor acaba diye düşündüm. diş etim boylamasına kesildi. allah kan da kan. durmadı. velhasıl ben hafif kendimden geçtim, alkol koklattı kendime geldim, hadi devam dedi.
  
  eve giderken dedi ki gel biraz daha morfin vereyim ağrıyacak nasılsa diye. arabayı nasıl bir hayal alemi içinde kullandığımı sonradan fark ettim. iyi ki bilgisayar oyunu zannetmedim, yayaları ezmeye, diğer araçlara çarpmaya kalkmadım. ya da kalktım da haberim mi yok.
  
  gece kötüydü tabi, morfin etkisi geçti, aldım bir avuç ağrı kesici. yastığa kan çıktı derken bir kaç rüya. saçma sapan rüyalar. bakalım 1 hafta sürer dedi. votka da bitti, nasıl olacak bu iş. gereksiz bir dişse neden var diye sorgulatan. bakayım evde neler var bu ağrıyı dindirip beni saçmalatacak.