• ne kadar eleştirirsek eleştirelim. ne kadar 16 nisan'a hayır da desek taktir edilesi harekettir. yıllardır onun bunun füze savunma sistemine mecbur kalıyorduk. işte bu tarz hareketler sana düşman olan veya seni sevmeyen ülkelere en büyük cevaptır. işte bu hareketler ülkeyi özgürleştirir. yıllardır almaması heleki bulunduğumuz coğrafyada skandaldır. heee erdoğan'dan önceki hükümetler ne yaptı? hiç birşey. o yüzden buna bok atmayın göte göt deyin. bizim derdimiz erdoğan ile değil irtica ve tek adam rejimi ile.
  • tarih kitaplarına geçecektir.

    olmadı adlarını da yavuz ve midilli koyalım.

    tarih tekerrürden ibaret değil, yalnızca tarihten ders çıkaramayanlar sürekli aynı hataları yapmakta.
  • 2 sene bekleyip s450 geçilmesi gereken durum.
  • hali hazırda nato üyesi yunanistanın s-300 sistemleri varken nato üyeliği bahane olamaz. biraz dik duruşla hızlıca envantere sokulmalıdır.
  • nato sonrası döneme hazırlık çalışmalarıdır. bu haberler zamanla artarak çeşitlenecektir.
  • o değilde biz teknolojisi ile birlikte almak niyetimiz vardı sırf bu yüzden çin den vazgeçtik.eğer tekonoloji transferi olmazsa çok çok önemli bir alım olacağını sanmıyorum.çünkü herkes kullanmak için veriyordu ama teknolojiyi transferine yanaşmıyorlardı.önemli olan teknolojik transfer
  • suriye'de ve ege denizinde yaşanan olayları kaçıran arkadaşların, durumu anlayabilmesi mümkün değil. şöyle ki;

    amerika birleşik devletleri, yıllardır müttefiki olarak gördüğü türkiye cumhuriyeti devleti'nin diplomatik üslupla örtüşmese de fiilen satmıştır.

    satmıştır diye tabir edilen hususun ilk başlangıcı 15 temmuz 2016 olarak lanse edilebilir. incirlik üssünde yaşanan olaylar, şuanda bile muamma.

    29 temmuz 2016 tarihli, centcom komutanı olan general joseph votel tabiri caizse türk silahları kuvvetleri bünyesinde bulunan piyon askerlerimiz tutuklandı. bu durum ilişkilerimize yansıyacak demiştir. bu açıklama, darbe girişiminden 14 gün sonra yapıldı, tarihe dikkatinizi çekmek istiyorum.

    bu tarihi takriben takip eden bir ay sonrasında yani 24 ağustos 2016 tarihinde fırat kalkanı harekatı başlatıldı. darbe girişiminin bastırılmasında büyük rol oynayan korgeneral zekai aksakallı, 25 ağustos 2016 tarihinde meydan okuyarak cerablus'a geçti. amerika birleşik devletleri ile olan ilişkilerimizin kırılma noktası bu tarihte gerçekleşti.

    amerika birleşik devletleri olan ilişkilerimizin yanında, nato ile ilişkilerimiz de kırılma noktasında. bunun sebebi ise 11 şubat 2016 tarihinde, yunanistan'ın baskıları sonucunda nato donanmasının ege denizinde görev alması ve mülteci geçişlerinin engellenmesine katkı sağlaması talep edildi.

    talep edilen nato donanması görev ve faaliyet amacından çıkarak yunansitan'ın ege denizinde yürütmekte olduğu faaliyetlerine katkı sağlamaya başladı, 24 şubat 2017 tarihinde türkiye cumhuriyeti devleti nato donanmasının bölgeden ayrılması yönünde görüş bildirdi. nato donanması olduğu yerde durduğu gibi karar sularımızı işgal etmeye devam etmektedir.

    sonuç olarak darbe girişimi, ege denizinin işgali, pyd/pkk desteklenmesi, balyoz ve ergenekon kumpasları ve fetoşun iade edilmemesi de gözetildiğinde, türkiye cumhuriyeti devleti'nin rusya ile ikili ilişkilerini güçlendirmesi gerekiyor.

    rus uçağının düşürülmesi olayından sonra, yaşanan olaylara baktığımızda rusya'da türkiye cumhuriyeti devleti'nin mevcut siyasi durumunun farkında ve şangay beşlisine dahil olabilmemiz için destek vermektedir.

    son olarak, s400 hava savunma sisteminin satın alınması halinde ege bölgesi hava sahası üstünlüğü tarafımıza geçecektir. 400 km menzile sahip savunma füzelerinin izmir'e yerleştirilmesi halinde atina menzil içinde kalacak ve psikolojik üstünlük türkiye cumhuriyeti devleti'ne geçecektir.

    satın almamız halinde, çok farklı seslerle karşı karşıya kalacağımızı şimdiden belirtmek istiyorum. fakat, son yaşanan olaylar deriniyle irdelendiğinde müttefik olarak kabul ettiğimiz ülkelerle harp halinde olduğumuzu kabul etmek zorundayız. harp durumunda üstünlük sağlayabilmek için uzun menzili hava savunma sistemlerine ihtiyacımız olduğu sarihtir.

    saygılarımla.
  • dün, türk ve abd genelkurmay görüşmesinden sonra, rusya ilk defa ciddi olarak, "türkiye'ye s-400 satacağız" dedi. demek ki toplantının neticesi hoşlarına gitti.

    nato'nun bize önerdiği sistemler eski ve yetersiz sistemlerdir. türkiye'ye konuşlandırılan patriot'lar sadece incirlik üssünü koruyabiliyordu mesela. nato ve abd bizim müttefikimiz değil, sadece kağıt üstünde öyle gözüküyorlar. türkiye işine gelen, parasının karşılığını en iyi veren sistemi almalı.
  • hava savunma sistemleri, fuze savunma sistemleri oyle ha deyince oturup proje cikartmakla olacak isler degil maalesef. ciddi bir proje planlamasi ve zaman gerekiyor. bugun turkiye kendi savunma sistemini yapamaz mi? yapar. ancak bu 15 yildan asagi tam anlamiyla oturmaz. ustelik yapacagi sistemin s-300 serisinden iyi olup olmayacagi muallak da kalacaktir. cunku bu isler bilginin yaninda ciddi tecrube gerektirir.

    dunyada her teknolojiyi atlatmanin bir yolu vardir. s-400 u de atlatacak yol var, baska urunleri de. nacizane dusuncem, madem boyle bir yola giriliyor, know-how konusunun gercekten saglama oturtulmasi. s-400 un know-how u tabii verilmeyebilir. ama s-300 olur, o da olumlu.

    s-300 un ne oldugunu bilen muhendislerimiz cok rahat bir sekilde urunu gelistirip uretebilir.

    son olarak, burdan sunu soylemek istiyorum, bu konustuklarimizin temelinde matematik yatiyor. bu ruslar bu isi nasil cozdu bilmiyorum ama onlar kadar iyi matematikci yok ya.
hesabın var mı? giriş yap