ötekiler
-
birbirlerinin derilerini sökecek şiddette
aşkı arıyorlar, yani yırtına yırtına
kendi tırnaklarını başkalarının kollarında unutarak
çığlık çığlığa tepelerinden geçen martılara inat
dünden kalma ekmekleri bile kundaklıyor ötekiler
içinizden biri gibi saymıyorum kendimi
sağ parçamı yırtan tel bile daha çok benden
ki hala kabuklu derimi üstünde taşır
ama orada, hani yüzümün öteki kıyısında
nefesimin varıp sesimin geri döndüğü yerde
insanlar var biliyorum
bunu en iyi ben biliyorum başka kimse değil
işte o bahsettiğim yerde
birileri kanatlanmak istese, ötekiler uçuruma meyilli
birileri sevilmek istedi, bunu gerçekten istedi
ötekilerin vakti hiç olmadı
tüm hünerlerini yatağa saklamış bir kadın gibi
fücurdur her öpüşmesi, hiç öpülmeyene
bana uzak dursun dediğim her kötülük
artık bileğimde bir çizgidir, aldırış etmez buna ötekiler
oysa birileri sadece uyumayı dilemişti
ve başka türlüsünü görmedim ben de
birileri eteklerinin altındaki madene elmas gömdü
ötekiler yerin çok üstünde
bulmaya vaktiniz
görmeye niyetiniz
sevmeye ruhunuz
yok!
(bkz: sinem sal) -
george r. r. martin'in a song of ice and fire / buz ve ateşin şarkısı serisinde white walkers / akyürüyenleri kastederek bol bol yer verdiği kelime.
(bkz: seni ötekiler alsın) -
son derece başarısız bir dizi. yapılsa çok çok güzel birşey yapılabilirdi. ama gayet itici kör gözüm parmağına birşey olmuş. politik mizahsa levent kırca bile bin kat güzelini yapıyordu bence. ama yok maalesef olmamış.
-
tuncay özkan'ın hapishanede yazdığı son kitabı. 2 kasım'da satışa çıkacaktır.
kitabın tanıtım bülteninden,
“dersim’in sığşo köyü’nde doğdu. dağlarda devrimci oldu, şam’da pkk’lı, elazığ’da itirafçı, silivri’de ergenekoncu... “terörist başı” abdullah öcalan’ın hevaliydi, yıllarca çatıştığı, düşmanı genelkurmay başkanı ilker başbuğ’un “suç ortağı” yapıldı. hep “ötekilerin” tarafına düştü. dersim dağlarından, silivri’nin bulutlarına yükselen gerçek bir yaşamın romanı.
tuncay özkan, hüseyin yanç’ın gözünden dağdaki yaşamı, kadın gerillaların dağlardaki yaşamını, kadınlığın ve aşkın yasaklanışını, yasak aşkları ve sevişmeleri, dağlarda doğan ve terk edilen bebekleri, basılıp yakılan köyleri, bölge insanının gerçeğini anlatıyor. savaş hali içinde insanın nasıl vahşileşebileceğini; karşıdaki, düşman, bizden olmayanlarla yani “öteki”lerle yüzleşmenin ve onun da sadece bir insan olduğunu fark etmenin tüm düşmanlık ve savaş duygularını nasıl altüst edeceğini yaşanmış hikâyelerle aktarıyor.
ötekiler, adı unutturulmaya çalışılan bir entelektüelden çatışmaların ve savaşın içindeki insanlık dramını gözler önüne seren çarpıcı ve ön yargıları yıkacak bir roman.” -
olmamış roman.
teknik olarak başarısız öncelikle. cümleler kesik kesik. zaten yazan kişi de bir roman yazarı değil. hoşgörülebilir. fakat kurgusu da kötü. zaman olgusu özellikle mi yok edilmiş ya da öyle bir kavramı oturtamamış mı bilemedim.
öyküye gelince biraz yavan kaçmış. özellikle bir iki bölümdeki pkk sempatizanlığı dikkatimi çekti. apo'yu sevimli gösterme çabaları falan...
hüseyin yanç'ın anlattıklarından birebir aktarıldığını düşününce o insanların nasıl bir düşünce yapısında olduğunu anlamak için değiştirilmemesi de iyi olmuş. -
--- spoiler ---
adalet sadece bir kavram değildir.
ezilenler,
adaletin gelmesini
sonsuza kadar beklemezler.
--- spoiler --- -
insanın iç dünyasına sessiz bir yolculuk olan ilk single’ı “buhran” ile bağımsız müzik dünyasına merhaba diyen grup.
lise yıllarından beri müzik yapan, tekirdağ’ın çorlu ilçesinde doğup büyüyen üç arkadaş batuhan gelener, onur çakar ve volkan albez; zaman içinde aynı ve farklı gruplarda yer aldıktan sonra 2019’de ötekiler grubunu kurup ilk teklileri “buhran”ı bağımsız olarak dinleyicilerle buluşturdu.
grup; vokal ve gitarda aynı zamanda yer aldığı çeşitli tiyatro oyunlarındaki başarılı kompozisyonlarıyla dikkat çeken batuhan gelener, gitar, synth ve basta onur çakar ile davulda volkan albez’den oluşuyor.
söz ve müziği batuhan gelener’e ait olan buhran’ın düzenlemesi onur çakar & volkan albez ortak imzası taşırken mix ve mastering çalışması da çakar’a ait.
ötekiler, rock ve modern soundların harmanlandığı, insanın iç dünyasında sessiz bir yolculuğa çıkan anlatımıyla hazırladıkları “buhran”ı şu sözlerle anlatıyorlar;
“buhran; iş hayatından, derslerden, sorumluluklardan ve toplumdan kopup kendi içimize döndüğümüz, bütün ağırlığı üzerimizde hissettiğimiz anlarda hayata ve kendimize dair bir sorgunun dışavurumudur.”
buhran -
güzel bir korku filmi
-
-
kötü olan ben değil dünya, değil kader. değil hayat, değil ötekiler, o da değil ötekiler de biziz.
önce ötekileri sonra kendini doyurmak için yapıldığında er geç depresyonla tanışacağınızı öngördüren etkinlik. (bkz: yemek yapmak/@ibisile)
"evli ama, zaten onlar ayrılacak, gün sayıyorlar."
dedi ve önce kendisi boşandı.
ötekiler hala evli.
akıl akılsızlığa, akılsızlık akla götürür. yol olarak götürür..
akıl var ama akılsızlığa var.
düzen var ama düzensizliğe var.
kaos düzene götürüyor.
kötüler çok olabilir, güçlü olabilir. yine de onlar ötekilerin, evren torpilli düzenbaz iyilerin hizmetçisi. iyi iyi değil, kötü kötü değil, yine de iyilik kötülük aşılasıya* var.
çok büyük film dönüyor.
alem boşuna top olmamış.
türkiye'de kışın dondurma yemek durumları yani dondurmacıların kışın dondurma satışları çok azalıyormuş. özellikle kadıköy'de dondurma satışları zınk diye, öteki istanbul ilçelerinden daha fena düşüyormuş. anadolu yakasında yaygın dondurma dağıtan bir üreticiden (imalatçı) duydum. bizim kadıköy'ün (aslında tüm türkiye'nin) kahraman ahalisi bayağı bir panik, tırsak ve sağlık takıntılı ha? ha bir de güya iki efsane dondurmacı kadıköy yakasında: dondurmacı ali usta, dondurmacı yaşar usta. bu durumda kışın dondurmalara damping yapsınlar da biz ötekiler bayram yapalım.
(ilk giri tarihi: 29.5.2018)
(bkz: öteki/@ibisile), öte/@ibisile
(bkz: diğerleri/@ibisile)
(bkz: başkaları)
(bkz: suda yürümek/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap