• bir adet süleyman çobanoğlu şiiri.

    benden daha ne olur, yürür yalan söylerim
    bir şey acır içimde bu göğsüme ne kattın
    sende noksan bulmadım şu yerle gök yanarken
    attığımda o oku ben atmadım sen attın

    rab bu nasıl denizdir yüzme bilen kuşu yok
    içimde acır bir şey bu göğsüme ne kattın
    anlar gibi olmuştum yetmiş üçte bir cuma
    attığımda o oku ben atmadım sen attın

    geçer gider hacegân ve ahûlar ve zaman
    acır bir şey içimde bu göğsüme ne kattın
    bilmem değmişse bile ağa yahut karaya
    attığımda o oku ben atmadım sen attın.
  • enfal 17'yi işaret eden mükemmele yakın şiirdir. hüdayinabit isimli şiir kitabında yer alır.
  • şiirin kendisi iç titretiyor bir de şöyle iç titreten bir yorumu mevcut. bilenlere selam olsun.
  • dünyada şiir namına iki eser kalıcak deseler biri bu olsun derdim.
  • keşke ben yazsaydım... öyle güzel bir şiir.
  • zannederim ki insanın çaresizliğini bundan daha iyi anlatan bir metin yazılmamıştır..

    "anlar gibi olmuştum yetmiş üçte bir cuma"

    ne şanslı adammış şu azizim çobanoğlu..
    en azından neye yaklaştığını eksikli de olsa hissetmiş belli ki..

    oysa yirmi yıl kadar önce, moda'da bir kerahet vakti, ıssız bir son cemaat mahallinde, ne o an göz yaşları içerisindeyken ne de sonrasında salim kafayla dahi hiçbir şekilde tanımlayamadığım bir kasırgada boğulmuştum ben.. ve yirmi senedir başımı o sudan çıkarıp bir kere bile nefes alamadım..

    "keşke ben yazsaydım" demişler ya yukarıda.. bazı mısralar, beyitler ve hatta nadiren de olsa tümden bazı şiirler bunu derdirtir insana.. bu şiir hakikaten öyle; al benden de o kadar..!
  • nedendir bilmem, bir kadının sevdiğim şu duasını getirdi aklıma;

    "benim aklımla değil, senin aklınla olsun "

    acziyeti ve güzelliğin kaynağını kabulle gelen teslimiyet var ikisinde de sanki, belki ondandır.
  • debe entrysinde yazılanların üzerinden okumuş bulundum bu şiiri. şimdiye kadar beğenmediğim şeyleri beğenmedim, beğeneni bir şey bulmuş öyle beğenmiştir ve benzeri şeyler söyleyip başlığı kapatıp giderdim. ama arkadaş ne anlatıyor anlamıyorum. bir şiir illa çıplak yalın olacak değil yeri geldi divanı da dinledik, aruz ölçüsü şiir yazma denemesinde bulunduk, şiirde türkiye'de çağ açıp kapatanları dünyada en bilinenlerle en garipsenenleri okuduk. ama böyle boş şiir görmedim.

    anlam kendi içinde olmalı bir konuyu seçecek diye değil bir şeye işaret edecek diye değil tamamen anlamsız da olabilir. ama ismet özel gelmiş de benden sonra gelen ilk şair demiş falan diyor. ismet özel dediğin adam şimdinin ahmet hakan'ı, popülist, oportünist biri. onun şiirlerinde yine güzel satırlar anlamlar var siyaseti bir kenarda tutsa idi kalemi güçlü idi. ama ilk kez duyduğum yazarın ilk okuduğum şiiri olarak tamamen boştur. ön yargılı olmak falan değil yahu bir teması yok anlam karmaşası söz sanatı ile bezenince sanat olmuyor. iki satır alitorens, asonans yapan şair olmuş. oldu abi.
  • debe'ye girmis, okudum ama hangi duyguyu vermeye calisiyorsa anlamadim ve bana ne yazik ki gecmedi.

    neden bu kadar begenilmis onuda anlamadim,

    tabii ki isteyen istedigini begenir ona sozum yok ama ilk kez bu kadar bir yere baglanmayan havada kalan bir eser okudum ve begenildigini goruyorum.

    ana temayi ve neyi ifade etmeye calistigini bir yazar anlatirsa cok makbule gecer.

    t: buyuk bir edebi eser olduguna dair vurgu yapilan ama tarafimca hic bir sey anlasilmayan siir.
  • bir şey acır içimde
    içimde acır bir şey
    acır bir şey içimde
    bu göğsüme ne kattın?
hesabın var mı? giriş yap