57 entry daha
  • 29 aralık 2022 tarihi itibariyle kosova editi: kosova'dan sırbistan'a geçmek isteyenleri otobüsler sınıra götürmüyor. iki ülke arasında yaşanan gerginliklerden dolayı şu an kosova'dan sırbistan'a alacağınız otobüs biletleriniz yanıyor. daha detaylı bilgi için (bkz: kosova/@milazi)

    turla veya şahsi arabayla değil de otobüslerle bir balkan turu yapmak isteyenlere yol göstermesi açısından konaklama, ulaşım, harcama detaylarıyla birlikte kendi deneyimimi aktarmak isterim.

    malum türk lirası gittikçe değer kaybederken yurtdışına çıkmanın hayal olduğu bu dönemde, tam bir avrupa olmasa da ucuz denilen balkan ülkelerinde tatil yapmak ne kadar mantıklı? türkiye sahillerinde yapılan harcamaların bol sıfırlı adisyonları ortalıkta dolaşırken, ege ve akdeniz'deki otellerin fiyatları astronomik rakamlarda gezinirken 15 günlük yurtiçi tatili mi yoksa yurtdışı tatili mi daha cazip gelmekte? üstelik euro kuru 20'lere yaklaşırken dışarıda 1 euro harcamak mı yoksa içeride 20 lira harcamak mı daha fazla marjinal fayda sağlar? bunları görebilmek adına entry'mde yapılan tüm masrafları kalem kalem yazacağım.

    (önemsiz not: yunanistan, kur farkına rağmen hâlâ daha cazip diyenler vardı. ilk amacım aslında yunanistan vizesi almaktı. ancak ''100 euro sadece vize başvuru ücretine vermektense ben bunu da gezi bütçeme ekleyeyim'' diyerek bir anda rota değiştirdim. yani yunanistan'da adalar - atina - selanik de yapılabilirdi belki.)

    ***rota***
    ben planımı istanbul —> üsküp (kuzey makedonya) —> tiran (arnavutluk) —> podgorica (karadağ) —> budva (karadağ) —> saraybosna (bosna hersek) —> belgrad (sırbistan) —> istanbul şeklinde bir sıralamayla yaptım. 9 ağustos'ta başlayan maceram 26 ağustos ile son bularak toplam 15 günlük bir gezi planladım. bu sıralama size göre değişebilir çünkü istanbul'dan hangi balkan ülkesine ucuz uçak bileti bulursanız, turunuza o ülkeden başlar; en ucuz dönüş biletini de hangi ülkeden bulursanız gezinizi orada sonlandırırsınız. bunun için skyscanner ile tüm tarih ve destinasyonlara bakıp ona göre plan oluşturabilirsiniz. ben öyle yaptım. dolayısıyla istanbul'dan en uygun balkan ülkesine uçak bileti üsküp'e; balkan ülkelerinden de istanbul'a en uygun uçak bileti belgrad'dandı.

    vizesiz gidilebilecek 6 balkan ülkesinden sadece kosova'yı çıkardım. çünkü kosova, vizesiz 5 balkan ülkesinin tam ortasında bulunuyor. otobüsle seyahatte ya kosova'dan geçip başka bir balkan ülkesini atlayacaktım ya da belgrad'dan da kosova'ya geçip oradan türkiye'ye dönecektim. hem sırbistan - kosova arasında sınır gerginliği hem de kosova'nın küçük bir yer olması sebebiyle “kosova da olmayıversin” dedim. ki şimdi ''iyi ki de eklememişim'' diyorum çünkü 15 günün sonunda başka bir ülkeyi gezecek hâl ve takatim kalmamıştı.

    ***gezi bütçesi***
    her bir ülke için 100 euro mantığıyla 18.22 liradan 500 euro (9.110 try) nakit götürmek üzere döviz aldım. bunun yanında elbette ulaşım ve konaklamalar için kredi kartını da kullandım.

    ***tur öncesi yapılan masraflar***
    1) istanbul —> üsküp ulaşımını pegasus'tan 1.075 try fiyatla aldım. diğer balkan ülkeleri 1.400 try civarı, belgrad ise 3.000 try üzeriydi. ben istanbul'a gelmek için bir de adana'dan bilet aldım ancak genel çıkış noktası istanbul olduğu için masrafı da ülkeden çıkış yapılan havaalanından başlatıyorum, adana-istanbul biletini dahil etmiyorum. 150 try yurtdışı çıkış harcını ödeyerek toplam 1.225 try masrafla ilk harcamamı yaptım.

    2) üsküp'te 4 gün 3 gece bir hostelde konakladım ve toplam 25 euro ödedim. hosteli booking.com üzerinden ayarlarken tesiste ödeme seçeneği 30€, şimdi ödeme seçeneği ise 25€ olunca direkt kredi kartımdan ödemesini gerçekleştirdim. bankam esktreme 466,97 try olarak yansıttı.

    3) balkan turu için otobüsleri araştırırken sefer sayılarının çok olmadığını, 2 gün sonraki otobüslerde yer olmadığını, yer olanlarınsa sefer saatlerinin kendi planıma uymadığını görünce büyük bir risk alarak bütün otobüs biletlerimi daha gitmeden önce online olarak satın almaya karar verdim. aslında düşüncem, her bir şehre iner inmez ilk iş otogarlarına gidip 3 gün sonrasına otobüs biletimi hem nakit hem de fiziksel olarak almaktı. ama ne olur ne olmaz diyerek gitmeden önce almak istedim. alırken de içime bir kurt düşmedi değil. çünkü bildiğiniz koltuk numarası olmadan bilet alınıyordu ve internetten gördüğüm kadarıyla firmalar bizdeki gibi öyle setra, mercedes filolara sahip değildi. bildiğin eski tip, düz otobüs resimleri vs. vardı. ayrıca seyahat firmalarının kendi sitelerinden bilet almak da pek mümkün değildi.

    hangi ülkeden hangi ülkeye otobüs seferlerinin olduğunu araştırarak işe başladım. ülkelerin turizm info ve forum siteleri vs. var. ya da basit bir google aramasıyla (ingilizce aratırsanız daha güncel ve net bilgi alırsınız) öğrenebiliyorsunuz. ben de araştırmalarım neticesinde 3 adet websitesi kullandım:
    - flixbus (daha önce kullandığım güvenilir bir firma zaten)
    - busticket4.me (ilk defa kullandım, şüpheliydim ama yabancı site yorumlarında kimse bir sorunla karşılaşmamıştı)
    - getbybus (genellikle hangi otobüs firmaları gidiyor onu öğrenmek için kullandım)

    ilk başta amacım; otobüs firmalarının ismini öğrenip kendi resmi sitelerinden biletleri almaktı ancak ''otobüsleri de websiteleri gibiyse yandık'' dedim. kimisinde dil desteği yok, kimisinde ödeme sayfasına gidilmedi, kimisinin ise websitesi yok. birisi busticket4.me sitesine yönlendirince de ne olacaksa olsun dedim. flixbus zaten güvenilirdi benim için.

    4) üsküp - tiran otobüs bileti
    flixbus üzerinden hakbus firmasından 20€'ya kredi kartımla aldım. bankam esktreme 392,86 try olarak yansıttı.

    5) tiran - podgorica otobüs bileti
    busticket4.me sitesini kullandım. getbybus sitesi 1.5€ komisyon alırken bu site 0.5€ komisyon alıyordu. komisyonla birlikte bilete toplam 15.5€ ödedim. firma adı drita travel idi. bankam ekstreme 304.54 try olarak yansıttı.

    6) podgorica - saraybosna otobüs bileti
    busticket4.me üzerinden glusica firmasından 22.5€'ya aldım. bankam ekstreme 428.50 try olarak yansıttı.

    7) saraybosna - belgrad otobüs bileti
    flixbus üzerinden globtour firmasından 29€'ya aldım. bankam ekstreme 569,68 try olarak yansıttı.

    8) belgrad - istanbul uçak bileti
    yine pegasus üzerinden 1.733 try ile uçak biletini almıştım.

    toplam: yani daha geziye başlamadan önce gidiş-dönüş uçak bileti, yurtdışı harç pulu, tüm otobüs biletleri ve 1 adet hostel ücreti ile birlikte toplam 5.120,55 try kredi kartımdan çıkmış oldu. harcama listesi ile daha net görebilirsiniz.

    ***gezi içi/şehir harcamaları***
    1) üsküp

    üsküp'teki hosteli zaten kredi kartımdan ödediğim için 50€ bozdurdum. ancak bunun haricinde kıyafet alışverişi + kişisel bakım ürünleri (gezi boyunca kullanacağım şampuan, krem vs.) için toplam 2.468 lira kredi kartımdan ayrıca harcadım. 50€'dan başka euro bozdurmadım. hem kredi kartımdan harcama yaptığım için hem daha önümde 4 ülke olduğu ve saraybosna ile belgrad hostellerim en pahalı hosteller olduğu için ne olur ne olmaz diyerek (otobüsü kaçırma veya bilet sorunu vs) diğer gezilerim için +50€'yu yedek akçe olarak kenarda tutmaya karar verdim. siz alışveriş yapmasanız da (ya da yapsanız da 2.500 lira harcamazsanız) +30€ daha bozdurabilirsiniz. ya da 100€ ile rahat geçinirsiniz.

    sonuç olarak: geziye başlamadan önceki 5.120 try ulaşım giderlerine ek + 2.468 try üsküp'te alışveriş harcaması + 50€ nakit şehir harcaması ile tiran'a geçtim.

    bu arada şu anda daha net görebiliyorum ki üsküp diğer balkan ülkelerinden daha ucuzmuş. üsküp ile ilgili notlarım ve detaylı harcamalar için (bkz: üsküp/@milazi).

    2) tiran

    450€ nakitle başladığım tiran gezimde hostele 33€ nakit ödedikten sonra kalan 67€'nun 60€'sunu bozdurdum ki kağıt para olmayan euroları farklı kurla (117 yerine 100 lek) bozuyorlardı. 60€ maalesef yetmedi ve 3.000 lek (yani 25€) bankadan çektim. yine diğer ülke seyahatlerimi düşünerek nakit euroları tutmaya devam ettim. credins bank'ı önerdikleri için oradan çektim ve 500 lira + 13 lira komisyon ücreti kesildi. yani şehir içi harcamalar için 85€ + 33€ hostele masraf yapmış oldum.

    maalesef ki balkanlardan gelen soğuk hava dalgası cidden soğukmuş. istisnasız her bir ülkede yaşayacağım yağmura yakalanma olayı burada da gerçekleşti ve üşüttüm biraz. tabii adana sıcağında bir yerlerim kavrulan ben sadece şort, tişörtle balkanlara gelince yanımda uzun kollu hiçbir şey yoktu. bu sebeple ceket, eşofman altı ve öksürük için boğaz spreyi almak zorunda kaldığımdan ayrıca kredi kartımdan toplam 2.269 try çıkmış oldu.

    sonuç olarak: 33€ hostel + 60€ + bankadan 3.000 lek (513 try) nakit şehir içi harcaması + 2.269 try kredi kartı harcamasıyla podgorica'ya geçtim.

    tiran notlarım için: (bkz: tiran/@milazi).

    3) podgorica

    350€ ile başladığım podgorica gezimde hostele 40€ verdim. ülke para birimi euro olduğu için harcamak üzere 60€ kendime ayırdım. tabii birim olarak her şey 2-3 euro olunca insan ister istemez “aa çok ucuz” algısına kapılıyor. bu yüzden “aaa bu 1-2 euro, şu 3-4 euro” derken para bitiveriyor. ayrıca budva şehrine otobüs ile gidiş-dönüş bileti de 12.5€ tutunca haliyle 60€ burada da yetmedi. :)

    misal buradan denize girmek için budva şehrine gittim. yanıma mayo almadığım için mayo aldım. bazı market alışverişlerimde de en başta söylediğim sebeplerden ötürü nakit euro tutmak için kredi kartımı kullandım.

    sonuç olarak: 40€ hostel + 60€ nakit şehir içi harcaması + 2.940 try kredi kartı harcamasıyla (armani, superdry kıyafetlerde indirim bulunca biladere aldım bir şeyler) saraybosna'ya geçtim.

    podgorica notlarım için: (bkz: podgorica/@milazi).

    4) saraybosna

    şehre gece indiğim için açık döviz bürosu bulamadım. şehirde de festival olmasından dolayı bu şenliği kaçırmamak adına şehirdeki ziraat bankası'ndan 50 mark çektim. bankam 500 try + 13 try komisyon olarak toplam 513 try yansıttı.

    hostelime toplam 50€ ödedim ve 50€ da şehir içi harcaması olarak para bozdurdum. tahmin edin ne oldu? para burada hiç yetmedi. :)

    yani ilk gece çektiğim 50 mark + 50€ bozdurarak aldığım 100 mark yetmedi. bunda tabii festival günlerine denk gelmenin payı da var. sokaklar full eğlence olunca insan kayıtsız kalamıyor. her müzik gelen yere kafamı sokmak, her eğlence yerinde bir şeyler içmek istedim.

    sonuç olarak: 50€ hostel + 50€ nakit şehir içi harcaması + 2.688 try kredi kartı harcamasıyla (çoğunluğu pub/bar) belgrad'a geçtim.

    saraybosna notlarım için: (bkz: saraybosna/@milazi).

    5) belgrad

    150€ ile belgrad'a vardığımda 65€ hostel + 75€ para bozdurdum. kalan 10€ ise yine yedek akçede tuttum ki iyi ki tutmuşum. buna sonra aşağılarda değineceğim. belgrad, önceki balkan ülkelerine nazaran bana pahalı geldi. yani 200 dinarın altına bir şey olmadığı gibi orta kademe bir şey yiyeyim dediğinizde 300 denardan başlıyor her şey. iyi bir yemek yemek isterseniz şayet yanında içeceğiyle birlikte yaklaşık 1.000 dinarı gözden çıkarmanız gerek. bozdurduğum para haricinde kredi kartımdan da toplam 3.582 try harcadım. ki karttan yaptığım en yüksek harcama bu şehirde oldu. ama gözünüzü korkutmasın, bu durum genellikle benden kaynaklandı. son şehrim olduğu ve artık türkiye'ye döneceğim için kardeşime, eşe, dosta hediyelik bir şeyleri hep buradan aldım ve haliyle kartımı kullandım. o yüzden bu kadar meblağ tuttu.

    sonuç olarak: 65€ hostel + 75€ şehir içi harcaması + 3.582 try kredi kartı harcamasıyla belgrad'ı ve balkan turumu tamamlamış oldum.

    belgrad notlarım için şuraya bakabilirsiniz: (bkz: belgrad/@milazi)

    ***toplam masraf***
    = 500 euro: gezi için 18.22'den aldığım döviz.
    = 5.120,55 try: daha geziye başlamadan gidiş-dönüş uçak biletleri + ülkeler arası otobüs biletleri + 1 adet hostel parası.
    = 2.468 try: üsküp kredi kartı harcaması.
    = 2.782 try: tiran kredi kartı harcaması.
    = 2.940 try: podgorica + budva kredi kartı harcaması.
    = 2.688 try: saraybosna kredi kartı harcaması.
    = 3.582 try: belgrad kredi kartı harcaması.

    yani balkan turu bana 500 euro (9.110 try) + geziye başlamadan önce yaptığım 5.120 try harcama + ülkelerdeki kredi kartı harcamaları (14.460 try) ile her şey dahil (adana - istanbul - adana uçak biletleri hariç) toplam 28.690 liraya mal oldu. buna adana - istanbul uçuşlarını da eklediğiniz takdirde (siz de başka bir şehirden istanbul'a gelecekseniz şayet) her şey dahil (gidiş-dönüş uçak biletleri + şehir içi yeme-içme harcamaları + müze ve kültürel yerlere giriş biletleri + birtakım kişisel bakım ve zaruri ihtiyaçlar + ülkeler arası otobüs biletleri + konaklama + alışveriş) toplam 30.000 try mal oldu bana.

    diyeceksiniz ki 500€ haricinde yaklaşık 20.000 try ile ne yaptın? haklısınız, siz paranızı daha idareli kullanarak (alışverişe para harcamadan, her merak ettiğiniz pub/barı veya kafeyi denemeden) kalacağınız yere verdiğiniz para hariç 100€ ile bu şehirlerde çok rahat kalabilirsiniz. bakmayın ben biraz “aman bu da aklımda kalmasın” şeklinde takıldım. gezi; benim için yeni yerler görmek, kültürlenmek kadar gastronomik turizm de demek. e biraz da rahatıma düşkün de olunca ortalamanın üstü harcama yaptım. misal daha ucuz yerlerde de kalabilirdim ama kalacağım yerlerin yüksek puanlı, temiz, daha az kişili olması gibi şeylere dikkat ettim. yani belgrad'da geceliği 10€ olan yer de vardı ama 3-5€ fazla olsun, rahat edeyim istedim. şu an 15 günlük seyahatime baktığımda ''acaba şu neydi veya nasıldı'' dediğim bir şey olmadığı için bu kadar masraf yaptım.

    bu sebeple 100€ ile konaklama dahil de kalabilirsiniz. en olmadı marketten ekmek, peynir vs alıp karnınızı hostelde doyurursunuz. üsküp'te bir türkle, belgrad'da ise 2 hollandalı ile tanıştım. misal bunlar otostopla balkan turuna çıkmışlardı. ulaşıma para vermeyecek böylesi bir gezi de planlayabilirsiniz. dolayısıyla bu biraz da kişinin geziye, tatile nasıl baktığıyla; nasıl bir deneyim yaşamak istediğiyle de alakalı. her gece full bar, gece kulübü takılan; parfümünden çantasına, kıyafetinden ayakkabısına kadar her şeyini buralardan alan, gelmişken iki el kumar da oynayayım diyen kişi toplam 60 - 70.000 de harcayabilir.

    bir de benim izlediğim rota: makedonya - arnavutluk - karadağ - bosna hersek - sırbistan parasal anlamda da ucuzdan pahalıya giden bir sıralama oldu bana göre. ucuzluğu en çok makedonya'da hissettim. ki zaten hostel fiyatlarından da belli oluyordu bu durum. aynı gece sayısı - aynı tip odalar olmasına rağmen hostel fiyatları da rota boyunca artış gösterdi.

    ***genel ucuzluk-pahalılık***
    şahsen yeme-içme türkiye ile kafa kafaya. misal belgrad'da da dilim pizzalar var ve en ucuz yollu buradan beslendiniz diyelim. dilim fiyatı 120 dinar. türk lirasına çevirdiğinizde 18-19 lira yapıyor. ama istanbul'da dilim pizza fiyatı 15 lira. hıı ama şöyle bir fark var, buralarda yediğiniz yemekler fiyatının hakkını veriyor. yani pizza dilimi cidden lezzetli ya da normal bir restoranda sipariş ettiğiniz yemek porsiyonu dolu dolu. bizdeki gibi ikinci kalite ürünlerle, malzemeden kaçmayla, eti az koyup patatesi doldurmayla filan yemekler gelmiyor önünüze. aldığınız ürün gerçekten güzel, lezzetli, bol oluyor. bu bakımdan türkiye (her ne kadar yediklerimizin kalitesi değişse de) belki daha ucuz diyebilirim.

    yukarıda hani ne olur ne olmaz diye yedek akçe olarak bahsettiğim 10€ cebimde kalmıştı. istanbul'a akşam inince ve adana uçağım sabahın köründe olduğu için bir kadıköy yapıp geleyim dedim. 10€ bozdurup 178 lira aldım. bu 178 lira ile içecek dahil yemek + dondurmalı helva yedim. üstüne sigara + redbull + su aldım ve cebimde hala 50 lira kaldı. cebinde euro olana türkiye gerçekten çok ucuz. ki sigara içen kişilerin en canını acıtacak harcama da sigara fiyatları. balkan geneli sigara fiyatları ortalama 45 - 60 lira bandına denk düşmekte.

    kıyafetlerde bazen çok ciddi indirimler olabiliyor. misal türkiye'de indirimler genellikle internet alışverişinde daha çok iken burada mağazaların kendisinde de %50'ye varan indirimler yapılabiliyor. ayrıca öyle önce bindirim, sonra indirimi ayağına değil. ancak ne var ki dikkatimi çeken şu oldu: indirimli ürünlerin neredeyse tamamı türkiye üretim. misal ralph lauren indirimdeydi. o bile türkiye üretimdi. nedendir bilemem.

    ***balkanlar genel izlenim***
    doğu'dan batı'ya gittikçe şehir, inanç ve sosyal durum da değişiyor. üsküp'te müslüman ve türk sayısı oldukça fazlayken batı'ya gittikçe bu durum gittikçe azalıyor.

    dil sorunu neredeyse yaşamadım. her balkan ülkesindeki genç nüfus gayet ingilizce biliyordu.

    en soğuk kanlı insanlar karadağlılar, en cana yakın ise üsküplülerdi.

    güzellik olarak en çok beğendiğim kadınlar saraybosna'daydı. güzellikten kastım gerçek manada yüz güzelliği. renkli renkli gözler, biçimli suratlar, bir daha bakmak istediğim yüz güzellikleri çok masum ve doğal geldi bana. beklentim; sırbistan kadınlarının daha güzel olacağı şeklindeydi ama sırpların daha çok vücud tipleri güzeldi. yani fit ve şekilli bir vücuda sahiplerken yüzleri birbirlerine benzer şekilde sıradandı. çirkin demiyorum ancak saraybosna ile kıyasladığımda bosnalılar daha bir imrenilesi.

    adana uçağımı beklerken mini kadıköy gezimde türk kadınları ile de ister istemez karşılaştırma yapma durumuna düştüm. benim fikrim; ülkedeki ailevi, kültürel ve siyasi baskılara rağmen türk kadınının giyim kuşamda daha cesur davranmaları. türk kadını giyimine kuşamına daha çok özen gösteriyor sanırım. belgrad'da yobaz bir tehlike olmamasına rağmen ve üstelik türkiye'de sapık mülteciler, gençlere karışan yaşlılar olmasına rağmen bizimkiler daha avrupai, cesur giyiniyorlar gibime geldi. yani ülke şartlarını göz önünde bulundurduğumda bu farklılık daha çok gözüme çarptı diyelim.

    bir de hizmet sektörü olarak biz çok gelişmiş bir ülkeyiz. balkanlarda otobüsle sehayatte koltuk numarası yok. kim nereyi kapıp oturursa. otobüsün altına vereceğiniz her bir bagaj için para alıyorlar. bakın ekstra bagaj için demiyorum, tek bir bavulunuz için dahi ücret alınıyor. genellikle o ülkenin 1 eurosuna tekabül eden miktar. şoför sigara içer. muavin denilen bir şey yok.

    sanıyorum hamur işi balkanların genelinde en çok tüketilen yiyecek. sokaklarda yürürken burnunuza böyle poğaça, kruvasan tarzı kokular gelebiliyor. hemen hemen her sokakta bir börek, sandviç, kruvasan vs. tarzı şeyler pişiren fırın/patiseri bulunabiliyor.

    ***ırkçılık***
    ben 5 balkan ülkesinde de herhangi bir sorunla karşılaşmadım. sırbistan için birkaç endişem vardı hatta üsküp'te iki makedonla konuştuğumda da “sırplar biraz ırkçıdır” dediler. ancak sırplar gayet güler yüzlü, bir şey sorduğunuzda cevap veren, iyi insanlardı. hostel sahibim en iyi arkadaşım oldu diyebilirim. benim başıma değil ama türkiye dönüşü uçakta konuştuğum başka bir türk arkadaş anlattı. ağzından aktarıyorum:

    “gece aldım biramı. kaleye çıkıp orada nehre bakarak akşam serinliğiyle içeyim dedim. herkes oturmuş; bir şeyler yiyen, içenler orada. yanımda bir türk çift belirdi. onlar da konuşuyor, sohbet ediyor. merhabalaştık felan derken adam dönüp “ecdadın kılıç salladığı yerde bira içmek yakışıyor mu” dedi. kavga edecektim de hanımı yanındaydı. “bari burada rahat bırakın abi” deyip çektim gittim.”

    ***sözün özü***
    tam bir meydan okumacı ve maceracı tipseniz, türkiye'de sevdiklerinize hediye almayacaksanız, türkiye'de bulunmayan şeyleri çantanıza doldurmayacaksanız, en ucuz hostellerde konaklayabilirseniz her bir şehir için 100€ ile 3-4 gün rahat geçinilir. bu sebeple ucuz uçak bileti bulduğunuz anda bunu değerlendirebilirsiniz.

    eğlence olarak elbette bir merkez avrupa değil. yani bazı balkan ülkelerinde osmanlı zamanları yaşamanız muhtemel. kendinizi bazı yerlerde yurtdışında değil de anadolu'nun turistik bir yerinde hissedebilirsiniz. gerek yeme-içme gerek bazı isim ve adlandırmalarla bizim kültürümüzden, dilimizden izler görebilirsiniz. ancak bu yine de farklı bir deneyim sunuyor insana. her şeye rağmen eğlenmesini bilen, kimsenin kimseye karışmadığı, ülkenin yoğun sosyo-politik gündeminden kısa da olsa uzaklaşmak isteyen, balkanlardaki hem osmanlı hem de yugoslav izlerine tarihsel bir bakış atmak isteyen herkes için gidilip görülebilir.

    hı insan şunu da demeden edemiyor. keşke liramız bu kadar değer kaybetmeseydi. israilli, hollandalı, hırvat kişilerle tanıştım. hepsi balkanlar için “çok ucuz” diyorlar. niye dediğimde ise ''şu 1 euro, bu 2 euroya geliyor'' diyorlar. keşke biz de bunu diyebilseydik. bir de fiyat esnekliği cidden çok katı. yani sokak arası bir kafede/pubda/restoranda yediğiniz-içtiğiniz şeylerle merkezi, turistik bir yerde yediğiniz-içtiğiniz şey arasında 2 euro oynamıyor bile. aynı şekilde otogar, havaalanlarındaki marketlerde de fiyat farkı bizdekiler gibi ''e yuh yani'' dedirtecek cinsten değil. o kadar çeşitli yerlerde yiyip içtim ancak hiç kazıklandığımı hissetmedim.

    yine de 5 ülke - 6 farklı şehir için 30.000 lira fazla mı derseniz o sizin fiyat/fayda oranınıza bağlı. ki yukarıda belirttiğim gibi yaptığım bu harcamanın çoğunluğu alışveriş ve konfor ağırlıklı. sadece yiyip-içme ve gezme ile toplam masrafınızı yarıya belki daha da azına düşürebilirsiniz.

    sormak istediğiniz bir soru olursa da deneyimlediğim kadarıyla cevap verebilirim.
43 entry daha
hesabın var mı? giriş yap