• she cries gibi bi şarkıya sahip olduktan sonra sırtı yere gelmez bu adamların.
  • ouija board, ouija board dan morrissey şarkısı

    east west
    over the ocean
    perpetual motion
    traveling around

    no rest, singing and playing
    night out and day in
    doing the rounds

    what a great life this must seem!
    swelled joints
    everything classy
    nothing is tacky
    only the best!

    lush girls, older and dying
    sighing and crying
    this is success!

    what a good life this must seem!
    but when i hear your voice
    singing out
    the bells of hope
    are ringing out
    and i feel all alone
    (and i think of my home)

    cold times
    a wind through the houses
    the bleakness arouses
    a longing to leave

    time flew
    i wanted to see you

    somehow i could not do
    because of success

    what a strange life this can be!
    but when i hear your voice
    singing out
    the bells of home
    are ringing out
    and i feel all alone
    (and i think of my home
  • graham gouldman bestesidir. "hocam, sen ne yapsan güzel oluyor" kontejanındandır.
    ilk olarak hermans hermits söylemiştir böyle hakkını vererekten, gönül telini titreterekten.
    ve daha sonra morrissey de insanlar arayıp bulamasın, çıldırsın diye bi cover yapmış bu şarkıya sanırım. bulunmuyor valla, internetin altını üstüne getirdim(nasıl oluyorsa)
    ne diyorduk,
    aslen bir hermans hermits şarkısıdır. taa 60'lardan.
    (bu arada morrisseyinkini bulan varsa beri gelsin)

    düzeltme: buldum, güzel söylemiş.
  • orijinal ismi east, west olan salman rushdie kitabı: doğu, batı.

    hayal gücü ve yaratıcılığına hayran olduğum bir yazar rushdie. 1994'te yayımladığı bu kitabında iki uygarlık arasında gidip gelen, arafta kalan, çelişkilerden yoğrulan modern kişilikleri öyküleştiriyor. sınırlarla oynayan, yuva nostaljisi üzerine kafa yoran, 20. yüzyıl post-endüstriyel avrupa uygarlığını karşısına alan, sık sık filmlere, şöhretli edebî eserlere, rock şarkılarına göndermeler yapan rushdie, özgün bir romancı olduğu kadar aynı zamanda son derece kişisel öyküler de kaleme alan bir yazar. bu kitap da işte o öyküleri içinde barındırıyor.

    9 öykünün hepsi güzel ama bir metafiction denemesi olan yorick'e özellikle bayıldım. yakut pabuçların müzayedesinde, modern değerleri sorunsallaştıran enfes bir öykü. gökkürelerin armonisi ise tüyler ürpertici.
hesabın var mı? giriş yap