eski kırık bardaklar
-
(bkz: turgut uyar)
(bkz: dünyanın en güzel arabistanı)
(bkz: şahane)(bkz: şiir)
işte bu ellerimle yalnızım işte bu inanmazsan bak
bu saçlarımla bu iyi giyimlerimle paralarımla
sen varsın ya sen çoğu kez yetmiyorsun
uzakta mısın sen misin söylemiyorsun
bakışın mı eksik dudakların mı anlamıyorum
o adamlar geliyor aklıma karanlık iri yarı
o gemiler ipleri yelkenleri dümenleri dökük
unuttuğum kırlangıç kuşları kırık bardaklar
bir ahşap evde taşlıkta yaz günleri bilmesem
bir testiden soğuk soğuk sular sızdığını bilmesem
güç dayanırım
bu durum tek başıma beni suçlandırıyor
işte gör sabah akşam başucumdayım
bakın bu ikide birde bozulan güneş
bu durup dururken sokan yılan
bu kırık bardaklar çöplüklerde
aşkın şiirin ölümün en kolayına gitmek
caddeleri sevmediğim kadınlarda yitirdiğim
biliyorum sebebini bir bir biliyorum
öyle kolay kendisi söylemesi kurtulması öyle kolay
kolaylığından sıkılıyorum
kurtulmak elimden gelmiyor -
bir takım ayılarla paylaşılan evde veya yurt odasında, yerde bulunan nesnedir.
iki hafta boyunca yerde duran bardak, artık eski kırık bardak olmuştur...
üçüncü hafta birinin ayağına batar, bardak toplanır. -
farkındalığın, hesaplaşmanın, boğazdaki düğümün şiir olmuş hali...
-
küreselleşen modern dünyada bir takım eski püskü bulaşık makinelerinin küfreder gibi dışarı püskürttükleri bir çelişki türü.
anlaşılır birşeyler yazmak umuduyla şöyle ki:
eski kırıkların ağzına değmiş bardakları yıkarken kıran bir bulaşık makinesi tanıdım da ondan...
yeni kırılacak olanları çize çize yıkayan bir bulaşık makinesi tanıdım da ondan...
hayatım boyunca ağzı kırık tüm bardaklar bana geldi de ondan... -
tüm gününüzü tek noktaya bakarak geçirmenizi sağlayabilen bir şiirmiş *
-
ödevini yapmayıp ceza alan ilkokul birinci sınıf öğrencisi gibi yüzlerce defa kağıtlara yazılası ve ara ara açılıp tekrar tekrar okunası, başlığı ayrı kendi ayrı güzel bir başka turgut uyar şiiri. bir diğeri için (bkz: göğe bakma durağı)
-
bu şiir hakkında bir şeyler yazmak 'öyle kolay' değil.
- peki ya kolaya kaçıp ölmek ? -
0
-
"bu durum tek başıma beni suçlandırıyor
işte gör sabah akşam başucumdayım"
suç belli, suçlu belli, kaçmıyor da. başucunda hatta sabah akşam.
cezayı veremiyor işte. sonra kolay olduğu için veremiyorum diyor ya, yalan bence. -
bakın bu ikide birde bozulan güneş
bu durup dururken sokan yılan
bu kırık bardaklar çöplüklerde
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap