• gözlemlerim sonucu ortaya attığım sav. öyle gezginler gibi dünyanın dört bir yanını gezmedim; ancak gezdiğim ülkelerdeki toplumları kıyasladığımda eğitim ve kültür olarak geri kalmış toplumların daha gürültülü olduğunu gözlemledim. daha sessiz ve sakin toplumlar genelde daha gelişmiş ülkelerde yaşıyorlardı. mesela toplu taşımayı, ortak kullanım alanlarını, mahalleleri, sokakları, hatta evinizin içini düşünün. bence bunun sebebi insanların kafasında yeteri kadar düşünce olmamasından kaynaklanıyor. düşünen, sorgulayan insanlar genelde daha sessiz ve sakin oluyor; aksine cehaletin pençesindeki insanlar daha bir gürültülü oluyor çünkü kendini ifade etme korkusu yaşıyorlar. benimki sadece bir gözlem ancak eminim ki bunun bilimsel bir açıklaması vardır diye düşünüyorum.
  • çok haklı bir iddia.
  • (bkz: motörhead)
  • kesinlikle doğru olan önerme.

    bir avrupa seyahatine çıktığınızda, geçirdiğiniz süreden sonra, o sessizliğe öyle alışıyorsunuz ki. trafikte korna yok, toplu taşımada gürültü yok. mekanlar dahi sessiz yer yer. hayır, çocukları dahi sakin adamların.

    ancak ne zaman ki dönüş yolculuğu için uçağa biniyorsunuz, o zaman özellikle kendi vatandaşlarınızla karşılaştığınızda bir panik, bir gürültü, bir yüksek ses. çocukların bağırmaları, ağlamaları, çığlıkları.

    bu önermeyi yalnız, türkiye'ye gelen turist kafilelerinde çürütebiliriz. yıllar önce basketbol turnuvası için gelen litvanyalıları tramvaydan atma isteği doğmuştu nedense. öyle gürültülü konuşmalar şakalaşmalar falan. adamlar kendi ülkelerinde böyle değiller ama. en azından ben rastlamadım.

    tabi şimdi tramvaya bindiğinizde bambaşka bir kültür ve bambaşka bir gürültüyle karşılaşmanız işten bile değil.

    (bkz: bağcılar-kabataş tramvay hattı)
  • harika bir tespit.
    düğün salonlarında bangır bangır erik dalı çalarken, kalburüstü insanların düğün törenlerinde klasik müzik dinletisi vardır, insanı rahatsız etmez. arka fonda müzik varken, yanındaki insanla gayet güzel sohbetler edebilirsin.
  • odanın içindeki tvnin son ses açılmasını da buna dahil edebiliriz. çalışan arkadaşların en yaşlısı 45, kulaklar sağlam duyuyor yani. ama ses sonda. kulağa zarar verdiğinin farkında değil, adam uçmuş. anı yaşamak lazım kafasında... kafayı yemiş. başka bir konu; içeri güneş de vursa ışıklar açılıyor. bunlar evinde 50 kez kalkıp açık ışık var mı diye kontrol eden tipler muhtemelen. burada nasıl olsa beleş, şirketten. püüü.
  • doğru olduğuna katıldığım önermedir. bu insanın ne kadar bilgili ve kültürlü olursa, o kadar çevresine saygılı olduğuyla doğru orantılı olabilir.
  • vay arkadaş ne güzel tespit.

    +1'im ile katılıyorum.
hesabın var mı? giriş yap