*

  • ebrunun ilk goz agrısı olan bot
  • kas'a 72 km uzaklıkta,sürekli dondurma üretilip tüketilen,herkese ait bir market ve restoranın olduğu,sokaklara açılan kanallardan akan soğuk gömbe sularından mütevellit daima çi$ getiren ve ani bastıran sağnaklardan dolayı asla tentesiz bir jeeple gitmemeniz gereken hata eden ıslak ki$ilerede gayet iyi davranılan dağ köyü.
    gidipte oğlak yememekte enayiliğin hası olur.
  • evin duvarla ic ice olan demirbasini simgeleyen ve "gömme dolap" tabir edilen dolabin "gömme" olan ilk kelimesinin yoresel sivelere gore soylenis sekillerinden biridir bu. eve yatiya misafir gelir, evin hanimi ucuncu kiza seslenir: "gıııız! ac su gombe dolabi da seriver iki yatak daha aha suraya!"
  • cocuklugumun kasvetli mekani.kas burnumun dibindeyken ve en eglenceli zamani olan temmuzu yasarken anne-babanin sen git gombeye kal biraz oksijen al serinle diyip beni zorla gonderdikleri onunde kocaman yesil bahcesi olan ve ortasindan gecen cayin sesinin geceleri duyuldugu babanna-dede evi.yapicak bisey bulamadigindan surekli bunalan torununa et kebabi* vaat eden dedeye ne anlasin cocuk kebaptan sen dondurma al gel diye cikisan, seni yengeye goturiyim tavuklara bak diyen babanne.eve surekli gelen yasli akrabalar, onlara surekli karpuz kesen babanne ve onlarin bel agrilari, tutmayan ayaklari, olum korkulari.anne baba da kalirken kendilerinin gidip kucuk asteroid b612nin asla gitmesine izin verilmeyen ve asteroid b612nin gozunde gidemedikce efsane olan ucarsu. simdilerde ise kas bile keyif vermedigi zaman kendime sasirarak yazlari kacabildigim babanne dizi.ali dedenin sevmememe ragmen yedigim yaniksi dondurmasi, bu esnada trekking icin yola cimis insanlarla yapilan muhabbetler, bi turlu bitirilemeyen kitaplarin bitirildigi, unutulmus akraba ziyaretlerinin yapildigi,uzun aksamustu yuruyusleriyle bana huzur veren koy."babanne ben buyukhalaya gidom yalniz kalmaktan korkuomus orda kalcam bugun" gibi cumleler kurdugum buyudum mu ya da ruhum yaslandi galiba dedigim yer. paragliding ve trekking yapan insanlariyla bi turistik yer, ortasindan cay gecen carsisiyla koy, yakin sehirlerden gelen yaslilariyla yazlik-sayfiye yeri ya da bi ata gelenegini surdurup her yaz gelen kalabalik ailelerile yayla. bi de sira sira baz istasyonlariyla sehir diyecegim ama degil. ucarsu yu hala goremedigim icin de icimde efsane barindiran yesil yer.
  • ankarada bir insaat sirketi.
  • sivas yöresine özgü müdür bilmem ama bizim bölgenin en meşhur böreği. -keşkek için böyle bir yorumda bulunacaktım vaktiyle, bir baktım anadolu'nun her yerinde keşkek pişiriliyormuş- hamur yaprakları arasına ceviz konularak yapılır, pek bir numarası yokmuş gibi görünse de işini bilen biri tarafından yapılırsa tadından yenmez. yan etkisi olarak küflenmiş çökelek veya pazı turşusuyla tüketilirse çok yiyip gece yatamamaya sebep olabilir.
  • internet cafe ve wireless hizmetlerinden su anda sonuna kadar faydalandigim koydur.
  • seçildi mi bilemem ama en renkli adaylardan birini yetiştirmiştir:

    seçim bildirgesi
    akp gömbe beldesi - belediye başkan adayi

    kaş ilçesi çukurbağ köyü doğumlu olup orta tahsilimi kaş orta okulunda,
    lise tahsilimi ise farklı toplumların kültürünü merak ederek incelemek
    hemde değişik oğretmenlerden farklı ders verme biçimlerinden
    faydalanarak
    kültürümü arttırmak amacı ile 4 ayrı lise den sırası ile elmalı lisesi,
    fethiye lisesi,
    manavgat lisesi, en son korkuteli lisesini okuyarak tamamladım
    daha sonra eskişehir f,k,b yani fizik, kimya, biyoloji yüksek okulunu
    okurken
    bayan bir öğretim üyesinin bana aşık olması ve bu aşıklığın kavgaya
    dönüşmesi
    sonucu okulu terk etmeme zorlanarak okulu bitiremeden ayrıldım. ancak
    geri kalan
    kısımlarının kitaplarını okuyup inceleyerek bu okulu bitirmiş gibi
    kendimi hazırladım.
    hayatımın bundan sonraki bölümü ise izmir'de otel işletmeciliği,
    istanbulda marmara
    melamin tapak faprikasında yine istanbulda lüks fitil fabrikasında
    teknik elaman
    ve yönetici olarak çalıştım.
    o dönemlerde istanbulda yenikapıda erol taş'ın kıraathanesinde erol taş
    ile tanışarak
    bir gün bana sende çekiçi bir erkek görünümü ve hareketlerin
    davranışlarında artist bir
    karaktere sahip olduğunu söyleyerek sana yadımcı olacağım diyerek
    yönetmenle
    tanıştırması sonucunda küçükken hayal edip durduğum artist olma amacına
    ulaşarak bazı filimlerde rol alarak oynadım.
    ancak üstün başarımı çekemeyen bazı kişilerçe tehdit edilerek, yalnız
    biri olmam
    çevrenin olmayışı nedenleri ile istanbulu terk etmek zorunda kalarak
    memleketim olan
    antalya kaş ilçesine dönmek zorunda kaldım.
    bundan sonraki yaşamım ise: kaş adliyesinde 11 sene memurluk yaptıkdan
    sonra,
    her alanda genel kültürümün enternasyonel'in üzerinde olması, ilimsel
    araştırmalarımla
    kabuğuna sığmayaçak duruma gelerek yapmış olduğum memurluğu küçük
    görmeye başladım.

    bu zamana kadar okuduğum 1000'i aşkın kitap ile birlikte dünya üzerinde
    yaşamış ve hala
    yaşayan devlet ve uygarlıkların, yönetim ve yaşayış biçimlerini
    araştırarak hangi uygarlık ve
    devletlerin neden daha uzun ve istikrarlı yaşadıkları ve hangi
    uygarlıkların daha kısa istikrarsız

    yaşadıklarını sepep ve sonuçları ile birlikte araştırarak ve bunlardan
    örnekler çıkararak bir
    yönetim biçimi ortaya çıkardım.
    bu araştırmalarıma toplu yaşayan arılar, karıncaların bir arada kavgasız
    nizasız bir bey'in
    yani başkanın yönetme şekli ile insanlardan daha güzel ve demokratik
    biçimde yaşayışlarını
    inçeleyerek geliştirdim.
    bu nedenle türkiyemizin yönetme biçimlerinen katkıda olacağımı kendimde
    hissederek 1995
    genel seçimlerinde milletvekili adaylığımı koydum ancak maddiyetsizlik
    nedeniyle kaybettim.
    bu arada avrupa'ya nazaran türkiyede paran varsa varsın paran olmassa ne
    kadar akılı olursan
    ol ne kadar bilgili olursan ol sen de yoksun paralasını anladım.
    bundan sonra yine kendi imkanlarımla güzel türkiyemizin her bir yanını
    evliya çelebi misali
    adım adım gezerek yörelerdeki toplumların yaşayış ve kültürlerini,
    ayrıca anadoludaki yaşamış
    olan uygarlıkların bu güne dek bıraktıkları kültürü ve yapıtlarını
    inçeleyerek notlar alıp
    dökümanlar yaptım.
    bu gezi sonuçunda kendi kalemimden derlediklerim adı altında roman
    yazmaya başladım
    hala bu romanı bitirmeye alışıyorum. bu romanı öyle bir özenle
    hazırlıyorumki okuyucuların kitabı
    okudukça bir daha okuyası geleçek şekilde,sürüklenip gideçek şekilde
    farklı bir yazış biçimde

    hazırlıyorum.
    bu arada senoya yazma çalışmalarımada başladım. anadoluda gezdiğim
    yerlerdeki bütün
    belediye çalışmalarını hoşuma giden şehirlerin planlarını, buna ilaveten
    güzel görünümlü avrupa
    kentlerinin pilan ve yerleşim biçimlerinide inçeleyerek kendimde tam
    belediye başkanı görevini
    yapabileçek bir şeylerin oluştuğunu hissederek, yeni kurulacak gömbe
    beldesinin eşi ve benzerine
    az rastlanan dünyanın dikkatlerini üzerine çeken, her gün her zaman
    basın ve televizyonda
    bahsedilen şirin ve görkemli bir şehrin temel taşlarını kısa bir zamanda
    meydana getireçek vasflar
    sahip olduğuma güvenerek bu beldenin yani gömbe'nin belediye
    başkanlığına soyundum.
    gömbe halkına şimdiden müjdeler olsun.
    bu fırsatı kaçırmayacak olan gömbe halkıdır.
    sayın sevgili gömbe halkına sesleniyorum bu bir fırsattır.
    bu vasıflara sahip, bu denli akıllı ve kültürlü bir belediye başkan
    adayını tirilyonlarca para verseniz, veya çok önçeden sipariş etseniz
    yine bulamazsınız.
    iyi düşünülmesi lazım olan bir konu.
    kaş belediye başkanlığını gömbe'ye değiştim.
    yani kaş'ı gömbe'ye feda ettim.
    anlarsanız bu işe giriştim takdir, ve düşünme,karar verme sevgili
    gömbelilerindir.

    kaynak: http://www.uykusuzdergi.com/…halkina-müjdeler-olsun
  • ilkbaharda çok güzel olan belde. uçarsu falan güzel. kendin pişi kendin ye tarzı ama daha salaşı ve doğalı yerler var, kesinlikle tavsiye ederim.

    - esteban, yarın gömbeye mangala gidiyoruz, gelir misin?
    - embeye de gelirim, gömbeye de...
  • insanı temmuz-ağustos ayında antalya'da yorganla uyumak zorunda bırakabilecek kadar serin bir yayla.
hesabın var mı? giriş yap