karşılama

• her yörenin ismiyle anılan halk oyunu. hatta eski bir lemanyak esprisi vardır fatih solmazın muhabbet dilimize kazandırdığı: frankfurt karşılaması.
• mehmet başaranın şiir kitabı
• karşılamalarda, iki kişi karşı karşıya geçerek oynarlar halay misali. veya kızlı erkekli çiftler karşı karşıya geçip, iki sıra halinde dizilerek oynarlar. oyunlar, "tanışma"yı simgelemekte olur. genelinde, herkesin elinde bir mendil bulunur.
• brenna mac crimmon'un karşılamalarla dolu, tekirdağ karşılaması'nın da içinde bulunduğu albümünün adı.
  
  (bkz: brenna mac crimmon)
  (bkz: selim sesler)
• rumeli yoresi oyunlari
• duvara karsı soundtrackinde idil üner'den dinledigimiz saniyem ve şu karşıki dagda bir fener yanar isimli sarkıları brenna mac crimmon'un yorumuyla dinleme imkanı buldugumuz enfes albüm.selim sesler'in klarnetini adeta konuştururcasına gösterdigi performans albümü daha özel kılıyor.özellikle roman oyun havası defalarca bıkmadan usanmadan dinlenilebilecek kadar güzeldir.
• zen'in suda balık albümündeki 8. parça..
• bu günlerde işe giderken günü karşılama niyetiyle dinlediğim brenna mac crimmon-selim sesler albümü; selim abi'nin incecik üflediği klarneti ve brenna mac crimmon'un tüm iyi niyetiyle söylediği türkülerle; lezizdir, samimidir, arşivliktir.
• bir ercan irmak,erkan ogur ve anjelika akbarprojesi. "karsilama" konserinde hem müzisyenler dinleyicileri, hem de "dogu" ile "bati" birbibirini karsiliyor. sanatcilar bu konserin bir füzyon ya da bir sentez olmadigini belirtiyor ve "aslinda ne dogu, bati ; ne de bati, dogu olabilir,biri digeri olamaz ama biraraya gelip duygu ve fikir alisverisinde bulunabilir" diyor..
  
  gecenin gözdesi bence perdesiz gitar ve ney'di.. yaptiklari dogaclamayi salonun sahne dahil bütün isiklarini kapatarak yapmalari tüyleri diken diken etti..
  
  ^*
• sözlüğün bugün bana yaptığıdır.
  
  bünyeyi yirmi günlük izne yatırdım. öyle böyle izin değil, bilgisayar ekranına bile bakmamacasına. bu sabah itibariyle de açtığımda siteyi, "hoşgeldin mam ..." ibaresinin ardından, neon ışıklarıyla karşıladı beni; mesaj ışığı, olay ışığı ve tabi çöp ışığı yanıyor. olan biten olmuş bi sürü, dostlar merak etmiş bi sürü ve çöpteki entry yerinde kuzu kuzu gelişimi beklemiş.
  
  ofisteki işler de neon ışıklarıyla karşıladıklarından hiç gereği olmadığı halde, çok kısa bakabildim gün itibariyle ama, özlemişim. hemen gitmeden önceki son entry'lerimi hatırladım; sıkıntı, özlemek, kardeş, karanlıktan korkmak; ağlamaklı, kara entrylermiş. ama tatil sonrası çok güzel şeyler yazasım var; kavuşma, deniz, rus turistler, gün batımı, sahilde kırmızı tuborg (selam olsun), uzayan rakı sofraları, buz, dondurma, güneş, iyot kokusu gibi gibi.
  
  karşılanmak güzel; geri gelmeyi çekilebilir hale getiriyor. geri gelmek güzel; seni bekleyenler olduğunu gösteriyor.
  
  ve sözlük güzel; özleniyor.