mean guns
-
97 albert pyun yapımı..film normal olmakla birlikte tv filmidir-sanki bu klasmanda bir adilik olması şartmış gibi,var işte elinde kamera, ekip her ne haltsa- ölüm sahnelerinde fazla düşünülmediği ortadadır hatta hiç düşünülmemiştir.. ama hoş anlamlı sahneler barındırır. lambert in yanındaki ne idüğü belirsiz kızı filme dahil eden yönetmen-yapımcı-senaristin allah belasını versin nedeniyse ne yapmaya çalışıyosa bi boka benzemiyo..ice-t nin pervasız karakteriyle zevk veren, koca bir hapisanede geçen, bol çatışmalı az buz geyik bir seyirliktir..
-
yarrrrrak gibi filmdir, sakın izlemeyin!
-
birçok populer kültür öğesine atıfta bulunan senaryosu ile izlenesi bir film.
(bkz: gunfight at the o.k. corral)
(bkz: the good, the bad and the ugly)
(bkz: green eggs and ham)
(bkz: mtv)
unutmadan...
sanıldığının aksine filmin ortalarında geçer ice-t ve lambert'in konuşması. kuralları anlatırken deliye dönen ice-t'yi yumuşatır ''bu albümü nereden alabilirim?'' cümlesi.
yanılmıyorsam, 2000-2001 gibi kanal d yayınlamıştı sadece. -
kötü ışık kullanımı kötü planlara rağmen (pek anlamam ya plan vb.) tarantino vari dialoglar var bu filmde. tekrar çekse pek şık iş çıkarır.
-
böyle buyurdu zerdüşt'ten cümlelerle açılan, aşırı derecede az bilinen bir kült film.
"here do ı sit and wait, old broken law-tablets around me and also new half-written law-tablets. when comes my hour? the hour of my descent, of my down-going: for once more will ı go to men. for that hour do ı now wait: for first must the signs come to me that it is my hour- namely, the laughing lion with the flock of doves. meanwhile do ı talk to myself as one who has time. no one tells me anything new, so ı tell myself my own story."
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap