• katılımcıları mehmet ali kılıçbay, ahmet inam ve cengiz güleç olan trt okul programı(ydı).

    iddia ediyorum, türk televizyonlarında açık ara son çeyrek yüz yıllık dönemde izlenebilir üç-dört programdan biri olma özelliğini taşıyordu. diğerleri, bana kalırsa gerçek orada bir yerde ve sunay akın'la hayat deyince idi.

    insanlar nadiren dahi olsa bu programları seyrederek bazen beni ziyadesiyle şaşırtıyor aslında. bu anlamda bu tür programlar, ülke gerçekleriyle yüzleşince haddinden fazla bile yayında kaldı diyebilirim.

    sıfır reklam, herhangi bir görsel unsurun bulunmayışı, derin düşünmeye sevk eden ve ciddi bir altyapı gerektiren felsefik, sosyal konular... türkiye ile bu kavramları yan yana getirmek dahi çok zor.

    bu üç muhteşem insanı ve yaptıkları harika programı izlemek, benim için platon'u, jean jacques rousseau'yu, thomas paine'i, antonio gramsci'yi ve hepsini burada şu an tek tek sayamayacağım onlarca büyük insanı okumak gibiydi doğrusu.

    bu üç insana huzurlarınızda içtenlikle teşekkür ediyorum.

    onlardan biri ile ilgili yazmış olduğum bir yazı için: mehmet ali kılıçbay
  • an itibariyle trt okul'da, son 5 dakikasını izlediğim ve çok sevdiğim üç insanı; mehmet ali kılıçbay, prof. dr. ahmet inam ve prof. dr. cengiz güleç'i bir araya getirip beni mest eden program.
    programın sonuna yetiştiğime üzülmeli miyim, biraz geç de olsa varlığını öğrendiğime sevinmeli miyim bilemedim.
    programın tanıtım sayfası: http://www.trt.net.tr/…n/sayfa/detay.aspx?pid=22882
  • şahane program. ismi biraz okuduğumuzu anladık mı cevap verelim gibi gerçi ama zaten böyle bir samimi sohbet havası var. aynalardan yansımalı çekimler de hoş olmuş. ama yayın saati itibariyle o kadar zihin açıcı sohbetten sonra insan uyuyamıyor gece. böyle de bir yan etkisi var. uzun soluklu olur inşallah.
  • an itibariyle yine izleyebileceğimiz ve düşünebileceğimiz bir güzel program.
  • her perşembe akşamı trt okul kanalında yayınlanan harika program. trt'nin akp zihniyetine rağmen hala eski ekolünden de izler taşıdığını gösteren bir yapım. akşama doğru programı sonlandıktan sonra, attila ilhan trt 2'den kovulduktan sonra bir daha akıllı adamları trt'de göremeyeceğim sanmıştım ama allah'tan biraz geç de olsa bu programla tanıştım.

    aman diyeyim mutlaka izleyin. fazla yaşatmazlar bu programı.
  • az önce "sorunsal" kelimesinin tartışıldığı, bu sırada katılımcılardan birinin "adverb zarf mıydı?" dediği, bir diğerinin de zarfın ne olduğunu açıkladığı program. ilginç.
  • perşembe akşamları 22.30'da yayınlanan eğlenceli program. bu haftaki programda cengiz güleç'in mehmet ali kılıçbay'a verdiği "allahım yareppim" tepkisi bendenizi sandalyeden düşüreyazmıştır. ara sıra aralarına dalıp sohbete dahil olmak istiyor insan.
  • her seferinde finalde lafı adamların agzına tıkayıp kapanış müziğini giren program. bu akşam kılıçbay güzel bir hikaye anlatırken girdi müzik, dinleyemedik adamı.
  • sinirlerim tepeme çıkmadan, keyif ve huzurla izleyebildiğim tek program. şahane.
  • bir trt kanalında amerikan kapitalizminin neden liberalizmle yetinemeyip pragmatizm gibi bir düşünce geliştirmeye ihtiyaç duyduğu üzerine tartışıldığını kulaklarımla duyunca, na böyle ağzım açıldı, kaldı öyle. o son birayı içmeyecek miydim ne yapacaktım anlamadım. sonunda da bu ak sakallı felsefeciler konuşmaya devam ederken sesleri rüya gibi, şarkı gibi fade out'la gidince aşkın bir deneyim yaşayıp yaşamadığımı, numenal alemle temas kurup kurmadığımı sorguladım. o neydi ya.
hesabın var mı? giriş yap