parc asterix

• paris'in 30 km kuzeyinde bulunan disneyland türevi park.
  
  metro, tren ve arabayla gayet kolay ulaşım sağlanabilir.
  
  içinde avrupanın en fazla loop yapan (7 loop) rollercoasterı olan goudurix'i bulundurmaktadır.
  
  ayrıca bir diğer rollercoaster olan tonerre de zeus insanın yüreğini ağzına getiricek bir düşüşe sahiptir.
  
  rollercoasterlar dışında bir çok atraksiyon, yeme-içme ve alışveriş mekanları içerir.
  
  sahne şovlarından en ünlüsü mona lisa'nın çalınmasını anlatan şovdur. şimdiye kadar 2 milyon kişi bu şovu izleme fırsatına erişmiştir. şov o kadar hayvandır ki sahnede bisiklet, motosiklet, araba, tren ve hatta titanic görebilirsiniz. bunun yanında ses sisteminin süper olması, çoğu insanı yanıltarak sahnenin üstünün kapalı olmasına rağmen uçak görmeye çalışmasına sebebiyet vermektedir.
  
  31 euro karşılığında 1 günlük bilet alabilirsiniz.
  
  paris'deki diğer alternatifi için (bkz: eurodisney)
• web sitesi http://www.parcasterix.com/ olan park.
• bir türlü gidemediğim, arkadaşımın söylediğine göre disneyland'tan çok daha eğlenceli olan park.
• çelik goudurix ve ahşap (bkz: wooden roller coaster) tonerre de zeus ile ziyareti hakeden, 1 tam gününüzü ayırmanız gereken paris eğlencesi
• goudurix'e binerken oradaki gorevli bir uyari yapmaktadir. tabi 'herkes fransizca bilsin bilmeyen de ölsün' mantigiyla davranan her dallama fransiz gibi fransizca yapar bu uyariyi. saniyorum ki trenin hareketi sirasinda kafamizi geriye yaslamamiz gerektiginden filan bahseder. ama mukadder olan bunu yasayarak gormektir uyariyi anlamayanlar icin.
  
  velhasil sunu demeye calisiyorum. toplamda 1.5 dakika suren arka arkaya 7 loop yapmasina ragmen hic mi hic urkutucu olmayan bu tren ustune ustuluk boynunuzu sakatlamaniza neden olabilir, aman dikkat.
  
  parkin trenlerinde genel olarak bi numara yoktur. sulu oyunlari ise sahanedir. parktaki herkes sirilsiklam dolasir ama muthis keyiflidir. yas kemale ermeden yol duserse gidilmelidir.
• disneyland mi bura mi derken burayı tercih ettik. çünkü disneyland daha çok cocuklara burası büyüklere hitap ediyormuş.
  
  genel olarak eğlenceli ama bahsedilen spiralli tren içinizi dışınıza çıkarıyor ve acaip bisi.
  biz bu trene üst üste 6 kere bindik ve nirvana'ya ulaştık.
  
  normalde öküz gibi sıra oluyormuş ama buz ekim ayında gittiğimiz için çok azdı
  içindeki yunan bufesindeki çığ somon sandviçi tavsiye edilir.
  
  sulu parkurlar devam ettiginde havalar sogukken on metrede bir metal çöp kutularına kömürü basıp yakıyorlar ve üstü bası gotu islanan buralarda kurutuyor.
  
  paris'e gidenin uğraması gereken yerlerdendir eğer tek şansınız varsa disneylanda tercih edebilirsiniz
• her parkurun önünde çok uzun sıralar oluşmasına rağmen, aralardan sıyrılarak, sıranın önüne geçebildiğiniz ve buna kimsenin ses çıkarmadığı eğlence parkı.
  ayrıca girişte mükemmel hediyelik eşyalar satan dükkanları da mevcut. burda, aklınıza gelebilicek tüm çizgi film karakteriyle ilgili eşyalar bulabilirsiniz, çok pahalı da değiller.
  
  not: eğer birşeyler içer ya da yerseniz, kesinlikle le cheval de troie'a binmemenizi öneririm zira çok miğde bulandırıyor, rollercoaster halt yemiş yanında. o kadar diyeyim.
• (bkz: harikalar diyarı)
• ulaşım bilgileri için bkz: http://www.pariste.net/2015/07/parc-asterix.html
• ben çocukken ailecek gitmiştik, ama disneyland paris sonrasında parc asterix benim için büyük bir hayal kırıklığı olmuştu. bir kere çizgi romanla bağlantılı çok da fazla birşey görememiştim. ayrıca aktivitelerin %80'nin suyla ilintili olmasını da sevmemiştik. yani disneyland paris'ten daha iyi olduğu görüşlerine kesinlikle katılmıyorum.