• kürtçülük tarihinde çok önemli bir yeri olan anlaşma.

    şöyledir :

    “imzalayan taraflar olarak,

    sayın vahan papazyan, taşnaksutyun partisi’nin tam yetkili delegesi olarak bir yandan ve tümü kürt cephesi’nin merkez komitesi üyeleri olan palu’dan şeyh ali rıza efendi, dr. şükrü sekban bey, barazi aşireti’nin lideri mustafa şahin bey, heverka aşireti lideri haco ağa, raman aşireti lideri emin ağa, süleymaniye’den kerim rüstem bey, van’dan memduh selim bey ve celadet ali bedirhan bey diğer yandan iki halkın birbirine karşı duyduğu çok sağlam kardeşlik duygularını göz önüne alır. ari ırkından gelen bu iki halkın varlığını garanti altına almak için büyük bir işbirliğinin gerekliliğine inanır. her iki halka canlılık veren politik bağımsızlık ve ulusal istemler arasında bulunan ortak noktayı göz önüne alır. ve (taraflar) aşağıdaki maddeleri kapsayan politik ve askeri işbirliği anlaşmasını imzaladıklarını beyan ederler.

    madde 1 – her iki taraf bağımsız bir kürdistan’ın ve birleşik bir ermenistan’ın kurulma hakkını karşılıklı olarak tanıyarak bu hakkın savunması için mümkün olan her türlü imkanı kullanarak birbirinin yardımına koşmayı kabul etmektedirler.

    madde 2 – her iki taraf hangi toprakların ermenilere, hangilerinin kürdistan’a ait olacağına bakmaksızın ve sadece iki ülkenin kurtuluşunu temel amaç edinmiş olarak ortak düşmana karşı savaşmaya devam edeceklerdir.

    iki ulus arasındaki sınırlar aşağıdaki prensiplere göre belirlenecektir :

    a) yerli kürt ve ermeni nüfusunun savaştan (1914) önceki sayısı bu belirlemede temel alınacaktır.
    b) sevr antlaşması tarafından kabul edilen etnik ve hukuksal prensipleri kabul etmekle birlikte bu antlaşmanın van, bitlis ve erzurum vilayetlerini ermenistan’a bırakan 89.maddesini geçersiz saydığını ama bununla birlikte iki taraf da söz konusu vilayetler üzerinde karşılıklı hak taleplerine saygı göstereceklerini taahhüt ederler.

    madde 3 – mevcut anlaşma imza sahibi taraflar arasında, ortak düşman turani – türk öğesine karşı savunma ve saldırı işbirliği paktı olduğundan hangisi söz konusu düşmanın saldırısına uğrarsa diğer taraf saldırıyı püskürtmek için tek başına veya saldırıya uğramış tarafla birlikte hareket edeceğini kabul etmektedir.

    her iki taraf, kendi ülkelerini yabancı öğeleri kullanarak insanlardan boşaltmayı hedef alacak türk hükümetinin her türlü girişimine karşı ortak bir şekilde savaşacaktır.

    madde 4 – taraflar, ermeni kürt işbirliği düşüncesini yaymak ve her iki ülkede bu düşünceyi köklü bir hale getirmek için yazılı ve sözlü etkin bir propaganda yürüteceklerine söz vermektedir.

    madde 5 – taşnaksutyun partisi, sahip olduğu organları aracılığı ile avrupa ve amerika kamuoyu ve politik çevrelerinde kürt sorununun lehinde propaganda yapmaya ve aynı zamanda her türlü turani-türk provokasyon ve propagandasına karşı mücadele edeceğine söz vermektedir.

    madde 6 – taşnaksutyun partisi, kürt ulusal cephesi hoybun’u geçici olarak sübvanse edeceğini ve cepheyi örgütleme işleri dahil her türlü konuda uzman olduğu teknik alanda ve manevi olarak yardımda bulunacağına söz vermektedir.

    madde 7 - taşnaksutyun partisi, kürt ulusal cephesi hoybun’a avrupa ülkeleri, amerika ve kürt sorunu ile direkt ilgisi olan diğer tüm ülke ve halkların kürt davasına desteklerini sağlamak için yardım edeceklerdir.

    madde 8 – her iki taraf arasında ilişkiyi düzenli kılmak, gerekli görüldüğü takdirde hoybun’un merkez komitesinin alacağı kararlara katılma, diğer tüm işlerde komiteye yardımcı olmak ve sıkı bir işbirliğini sağlamak amacıyla taşnaksutyun partisi’nin bir temsilcisi kürt ulusal cephesi hoybun’un merkez komitesi üyeleri arasında sürekli bulunacaktır.

    madde 9 – taşnaksutyun partisi ve kürt ulusal cephesi hoybun, ermenistan ve kürdistan’ın kendilerine ait toprakları üzerinde bağımsızlıklarının tanınmaması nedeniyle türkiye ile savaş içinde olduklarını kabul ederler. dolayısıyla anlaşan taraflar olarak ikisi arasında ön bir anlaşma sağlanmadan taraflardan hiçbirinin ne türk hükümeti ne de başka bir hükümetle ilişkiye girmeyecekleri konusunda birbirlerine karşı sorumludurlar.

    madde 10 – iki tarafın hazırladığı rapor gereğince taşnaksutyun partisi askeri gücünü eylem (operasyon) halindeki kürt güçlerine katacak ve söz konusu eylemler için gerekli olan silah ve mühimmatı sağlamaya çalışacaktır.

    taşnaksutyun partisi, kürt genelkurmayı veya hoybun merkez komitesi nezdinde ve teknisteyenlerin eşliğinde bir askeri ataşeyi tayin edecektir. bu ataşe teknisteyenlerce alınacak kararlara ve gerçekleştirilecek eylemlere gerçek bir işbirliği ve dostluk çerçevesinde katılacaklardır.

    madde 11 – genel politik alanda alınacak kararlar her iki tarafın tayin edeceği delegelerden oluşacak bir komisyon tarafından uygulanacak ve ihtiyaç duyulduğu takdirde kararların uygulanması taraflardan herhangi birinin belirleyeceği bir ya da birden çok delegenin inisiyatifine de bırakılabilecektir.

    madde 12 – taşnaksutyun partisi kürt teknisyen, propagandacı ve organizatörlerin eğitimi için hazırlanacak derslere maddi ve manevi desteği vermeyi kabul etmektedir.

    madde 13 – her iki taraf bu anlaşmanın esaslarına uygun olarak, bir yıllık süre içinde transit geçişler, gümrük kapıları ve işlemleri, azınlık hakları, ahali (göçmen) mübadelesi ve bu anlaşmanın içinde yer almayan diğer tüm konulara ilişkin yeni anlaşmalar gerçekleştirmeye kendilerini yükümlü kılmaktadırlar. muhtemel bir ermeni – kürt konfederasyonu kurmaya ilişkin sorun da taraflarca göz önüne alınacaktır.

    madde 14 – taraflar kendilerine verilecek toprak miktarına göre paylarına düşecek kamu borçlarını ödemeyi kabul edeceklerini taahhüt etmektedirler. aynı şekilde taraflar, yabancıların madenler ve demiryolu üzerindeki daha önce kabul edilmiş tüm imtiyazlarını tanıyacaklarını kabul etmektedirler.

    madde 15 – gerek mevcut anlaşmanın dışında kalan sorunlarla ilgili gerek yorum farklarından kaynaklanacak her türlü anlaşmazlıkta taraflarca belirlenecek bir uzlaşmacının kararına başvurulacaktır.

    madde 16 – bu askeri ve siyasi anlaşma gizli tutulacaktır. taraflardan birinin anlaşmayı kısmen veya tamamen üçüncü bir tarafa bildirme gereğine inandığı takdirde anlaşmanın ikinci tarafının izninin önceden alınması zorunlu olacaktır.

    madde 17 – kendi özgürlük ve bağımsızlıkları için sürdürdükleri ortak savaş sona erinceye kadar mevcut anlaşma her iki ülke arasındaki tüm ilişkileri düzenleyecektir. bu anlaşmada yapılacak her türlü ekleme ve değiştirmenin iki tarafın onayı ile olması zorunludur.

    madde 18 – bu askeri ve siyasi anlaşma iki taraf arasında imzalandığı günden itibaren yürürlüğe girecektir.

    madde 19 – bu anlaşma fransızca yazılmış olup iki nüshadan oluşmaktadır.

    (bilal şimşir kürtçülük-ii s.76-79, toplumsal tarih dergisi sayı-59, yavuz selim taşnak-hoybun s.81-84)

    anlaşmada metninde kendini gösteren nefret ve düşmanlık gayet açık olduğundan bu konuyu ayrıca ve uzunca vurgulamak gereksiz olur. ancak şu söylenebilir ki, bu anlaşmanın mimarları bildiğimiz ve yaşadığımız anlamıyla ayrılıkçı kürtçü hareketin peygamberi iseler, günümüzdeki temsilcileri de sahabe veya tabiin sayılabilirler. bu nedenle henüz kürtçülük içinde pek fazla "mezhepleşme" yok. ekol aynı ekol. itikad sağlam yani.

    konuyla ilgili söylenecek şeyler kitapları dolduracak kadar geniş. zaten yazan yazıyor şekerim. o nedenle uzun uzadıya analizini yapmayalım. ancak anlaşmanın mimarlarından iki ismi anmadan da geçmeyelim.

    birincisi şükrü mehmet sekban. kendisi yukarıda belirtildiği üzere ortak düşman türklerle default olarak savaş halinde olunmasına dair anlaşmaya imza koyanlardan. seneeeee 1927 filan. lakin daha sonra 1933 yılında paris'te la question kurde (bkz: kürt meselesi) adlı kitabı yazarak kürtlerin aslında türk olduğunu savunuyor. musa anter hatıralarında sekban'ın kendisine bu "uyduruk" kitabı kürtlere eziyet edilmemesi amacıyla yazdığını belirttiğini yazmış. gelgelelim sekban hayata gözlerini yumduğu 1960 yılına kadar konuyla ilgili bizzat bir itirafta bulunmuyor. en azından ben bulamadım. ilginç.

    şimdi ikinci karakterimize geliyoruz. adı celadet ali bedirhan (bkz: celadet ali bedirxan). kendisi beyaz. orta boylu. silahlı ve tehlikeli. bedirhan aşireti lideri bedirhan bey'in kamuran ve süreyya ile birlikte önde gelen kürtçü torunlarından. başrolü aldığı önemli olaylardan ilki ali galip olayı. kardeşi kamuran ve binbaşı noel ile birlikte sivas kongresini basıp mustafa kemal'i ortadan kaldırmayı amaçlıyorlar ama bilindiği üzere muvaffak olamıyorlar. suriye'ye kaçıp türkler hakkındaki muhabbet duygularını orada dile getirmeye başlıyorlar. başta ağrı isyanı olmak üzere birçok olayın mimarı oluyorlar.

    sözün özü; bu anlaşma ve mimarları terör, şiddet ve düşmanlık hissiyatıyla beslenip büyüyerek günümüze sirayet eden ayrılıkçı kürtçü hareketi anlamamıza epey yardımcı olacaktır. kürtler arasında belirli bir taban bulabildiyse de kürtlerin çoğunluğunu kesinlikle temsil etmeyen bu düşmanca akımı nitelerken günümüz medyasında sıklıkla yapıldığı gibi "kürtler" ifadesini kullanmadan önce iyice düşünmekte sayısız fayda olduğunu düşünüyorum.

    edit: doğruluğu muallak falan değildir. yukarıda kaynakları verdik ve bunlar son derece muteber kaynaklardır. gugıllayınca çıkmıyor diye bok atmak da ne demek oluyor? ayıptır.
  • anlaşmanın maddelerinin çoğu taşnaksutyun partisi diye başlıyor,yardım yapmayı kabul eder,örgütlenmelerine yardımcı olacaktır,destek verecektir diye bitiyor.burda da ermenilere dayamış herifler kendini.kendi başlarına o zaman bile bi s.k.m yiyemedikleri yine aşikar...
  • pkk ' ya her firsatta yapilan ermeni kökenli yakistirmalarina anlam veremezdim lakin bu anlasma metni ile nedenin net olarak ortaya konulduğunu görülüyor.

    kürt sorununun barışçıl yollarla çözülmesi , muhatap olarak ayrılıkçı fasist kurtlerin dikkate alinmamasi gerektiğini anlamak gerek. aksi taktirde akil hocalari olan ermenilerle benzer kaderi yaşayacaklari aşikar.
    nefretin nefreti beslemesine izin verilmemeli .. bu anlasma ve içerdiği hukumler saf nefreti içermekte. sonuçları da hem turkler hem ermeniler acisindan trajik olmuştur.

    hala bu ulkede birlikte yaşamaya inanan türklerin , kurtlerin , ermenilerin, süryanilerin,araplarin, lazlarin , çerkeslerin olduğunu umuyorum ve ayrılıkçı anlayışın bu toplumu olusturan etnik gruplarin herbiri icin felaketi çağıracagini gormek için kahin olmaya gerek yok..

    edit : boyle bir anlasmanin varlığına dair pek acik bir kaynak bulamadim. bu yüzden doğruluğu benim için muallak..
hesabın var mı? giriş yap