terence fletcher

• ideali olan herkesin karşısına mutlaka çıkmış (çıkmakta olan) yarmalardan. ha böyle bir herif gerekli mi, gereksiz mi derseniz bilemiyorum. öldürmeyen acı güçlendirir savına bağlanabilir belki. (bkz: whiplash)
• bu karakter her ne kadar sinir bozucu psikopat ruhlu manyak olarak akıllarda kalsa da andrew'in gelişimi üzerinde çok büyük katkısı vardır.
• --- spoiler ---
  
  bu bölümdeki itibarımın, kız arkadaşlarının saçma sapan esnek tempolarıyla böbürlenen bir avuç çükü kalkmaz, beceriksiz göt yüzünden leke sürülmesine izin vermem.
  
  ingilizcede “aferin”den daha zararlı bir kelime yoktur.
  
  açıkçası insanların shaffer’da yaptığım şeyi anladıklarını sanmıyorum. ben orada orkestra yönetmiyordum. moronun teki de kollarını sallayıp millete tempo verebilir. ben orada insanları, onlardan beklenenin ötesine zorlamak için bulunuyordum. bunun mutlak bir gereksinim olduğunu düşünüyorum. aksi takdirde dünyayı bir sonraki louie armstrong’dan charlie parker’dan mahrum ederiz.
  
  kaynak:http://replikler.net/…mer-whiplash-replikleri-2014/
  
  --- spoiler ---
• whiplash filminde, j. k. simmons tarafından canlandırılmış ve kendisine en iyi yardımcı erkek oyuncu oscar ödülünü kazandırmıştır. tam nalet bir karekterdir. izlerken kendisinden nefret ettirir. disiplin manyağıdır. empati yoktur. yaptığı muameleyi kaldırabilen öğrenci başarılı olabilir, fakat bunun için epey yüksek bir tahammül sınırı olması gerekmektedir. yani çok net şekilde bir müzisyeni, müzikten soğutabilir. hatta üzerine psikolojisi bile bozulabilir.
  
  terence fletcher, aynı zamanda sinsidir. kendisini yeni tanıyan birine son derece sempatik ve sevimli gözükebilir. bunda parıldayan kel kafasının da payı büyüktür. ancak pislik tarafını göstermekte pek de gecikmez. ona göre, bu tavırlar ise şarttır. ciddi görüntü adına da durmadan siyah giyer. karanlık tarafını bu giyim tarzı çok iyi sembolize eder. (bkz: sürekli siyah giymek)
• sozlukte kendine daha cok whiplash'daki kel adam basliginda yer bulabilmis sadist bir arkadasimiz.
• filmin üzerinden yıllar geçmesine rağmen iyi mi, kötü mü olduğuna karar veremediğim karakter.
• aslında bir öğretmen olarak başarılıdır ancak ayrı bir klasmanda.
  
  öğretmen lisesi, eğitim fakültesi mezunları veya formasyon dersi almışlar şunu bilir: öğretmenin amacı parlak öğrenciyi yükseltmek değil, bütün sınıfı ortalamaya çekmektir. parlak öğrenciyi sadece özel eğitime yönlendirebilir. çünkü 30 kişilik sınıfta ortalamayı yükseltmek, tek öğrencinin üstüne gitmekten toplumsal fayda olarak daha iyidir. eğitim bilimlerinde mantık bu şekildedir.
  
  fletcher'ın klasmanı burada ortaya çıkıyor. filmde shaffer konservatuvarı ülkenin en iyi müzik okullarından birisi olarak söyleniyor. yani öğrencilerin hepsi mülakatla girmiş, parlak ve yetenekli insanlar. fletcher işte bu "seçilmiş üst düzey" öğrenci grubunda olması gereken öğretmen oluyor ve öğrencilerini zorluyor.
  
  filmin sonunda andrew'in solo performansını görüyoruz. fletcher eğer andrew'i bu kadar zorlamasaydı veya andrew "sikecem yapacağın işi" deyip okulu bıraksaydı başarılı bir davulcu olabilir miydi? tam tersine daha da hırslandırdı.
  
  andrew'in gözünden bakarsak fletcher orospu çocuğudur, fletcher'ın gözünden bakarsak dünya yeni bir çok iyi davulcu kazanmıştır.