uyku
-
"dışarıdan uyku getirmek yasaktır."
etim canım dağıldı; yorgunken yatakta uykuya çabuk dalmak gerek, yorgunluk da dağılıyor.
kırmızı yasak elmayı dişledim
ben günahı uyku düşümde görüşledim
"hayat uykusuzluk yoluyla bulaşan bir hastalık." dr. ballı.
"hayat uykuyla coşan uykusuzlukla harcanan bir mum/şamdan." dr. hortlak
"hayat cinsel yolla bulaşan bir hastalıktır." r. d. laing
aslımız iyilik veya kötülük değil, uyku/düş olsa gerek. bir düşünüş olarak uykuya, bir düşüş olarak düşünüşe göz atalım.
gündelik dile yansımıştır; kötünün iyisi de bereket sayılır, bereket olur.. ayrıcana içinde uyku ve uyanma olan işlerde bereket olur..
azeriler uykusuz için yuhusuz diyorlarmış. onun aynısının türkçe sesletimi olasılıkla yukusuzdur. o kh sesini x ile karşılarsak azeriler muhtemelen yuxusuz diyordu.
fethiye'de üğkü veya üykü diye söyleyeni boldur, özellikle yaşlılar arasında. bu karşılıkları uykuyu doğal öykü adayı yapıyor:
"öykü uykudan bozmadır.
üykü, bazen üğküden.
tarihin bütünüyle öykünme olması gibi.
upuzun ve huzursuz bir üykünün çocuklarıyız.
uykum bazen koyu kalın bazen bir seziş yakınlığında hafif ve sığ oldu." demiştim kendime, size de derim.
[orgazm: her şeyin sonu. bütün emekler heba olur.] (eski leman'dan)
euphoric freak'ten çok güzel bir katkı var. bizim salak necip milletimiz uykuya küçük ölüm demiş, fransız ise orgazma le petit mort diyor demek. (bkz: orgazm/@ibisile)
uyku hafifliği için (bkz: sak), sak yatmak.
bir uyku bilmecesi var:
vidi vidi milidi
dış kapının kilidi
(kız allah için söyle)
akşam gelen kim idi
uyku nasıl yarı ölümse uyuşturucu etkisi de yalancı ölüm. cennet deneyimi ve mutlak rahatlık uğruna yeğlenen yalancı ölümden, hayal dünyasından gerçeklik söküp geri alıyor. her uyuşturucunun kendi yalancı cennet/yalancı ölüm konsepti/hizmeti var. animist, castenadacı görüşün her maddeye cansız da olsa bir ruh ve kişilik atfetmesi de böyle bir şey. alkolün, suyun, uçucunun, kokainin, eroinin, soğutucu spreyin (soğuk çekme deniyormuş), psikedeliklerin her birinin ayrı kişilikleri, huyları ve karşılaştıkları insanlarla özgün ilişki kalıpları var.
biz daha büyüyemeden çocukluğumuzda şok ölümle değil de eriştikten sonra hızlı veya erken ölen anababalarımız kolay uyuyan, yatağına (mezar) hızlı giren uysal çocuklara benzer. can çekişen, uzun hastalıklarla cebelleşen anababalarımız ise uyku zorluğu çeken, büyütmesi ve yönetmesi zor çocuklarımız sayılır. her ikisi de bizden, bizim. hatta belki bizim çocukluğumuz ile onların ölüm biçimleri benzeşebilir. her şekilde olumluya, uyar yoluna yorumlamak gerekir. çok erken ana/baba kayıpları ise, o kardeşlerimize bir erken başlangıç koşulu, el dağılımı oluyor. arayışları, denge bulmaları ona göre olacak. bazı izler, eserler, acılar taşıyacaklar ve acıyı bal eyleme görevleri olacak. muhtemelen.
yavaş dalga uykusu, "düşsüz uyku" olarak adlandırılmakla birlikte, yavaş-dalga uykusu sırasında da düş görülmektedir. yavaş-dalga uykusu ve rem uykusu sırasında görülen düşler arasındaki fark, rem uykusu sırasında görülen düşler daha rahat hatırlanırken, yavaş-dalga uykusu sırasında, düşlerin bellekte pekiştirmesi olmamaktadır..
"albertine'in* uykusuna binip yol alırdım." marcel proust - la prisonnière
"sonuçta, birisinden duymuştum, eğer belli bir yaştan sonra ağrınız sızınız olmadan kalkıyorsanız ölmüşsünüz demektir." al alvarez - night
"john berryman gece alışkanlıkları (yanlış anlaşılmasın, uyku gibi bir alışkanlığı yoktu) üzerine bir "rüya şarkısı" (dream song) yazıyor, kafka uykusuz geceleri üzerine yaptığı derin gözlemlere günlüğünde sayfalar ayırıyor ve ogden nash evlilik yıllarındaki uykusuzluğu için içli bir kaside yazıyordu." al alvarez - night
"ayrıca girişte balzac'ın, bana çok mantıklı gelen günlük bir rutini yıllarca uygulamış olduğu yazıyor. akşam saat 6'da yatıyor, gece saat 12'de kalkıyor ve geri kalan 18 saati çalışarak geçiriyormuş balzac. yaptığı tek hata deli gibi kahve içmesi ve böylece kalbini mahvetmesi." franz kafka - briefe an felice
"şimdi kısaca, halihazırdaki evin saraydaki daireye kıyasla hangi avantajlara sahip olduğuna bir bakalım: 1. her şeyin eskisi gibi kalacak olmasının avantajı, 2. ben şu anda halimden memnunum, kendime durup dururken ne diye olası bir pişmanlık yaratayım, 3. kendine ait bir evden vazgeçecek olmak, 4. uykuma iyi gelen bir yoldan feragat edecek olmak, 5. taşınmam durumunda şu anda bizde oturan kız kardeşimden mobilya ödünç almam gerekecek, o koskoca odaya koyabileceğim bir tek yatağım var, taşınma masrafları, 6. şu anda işyerine yaklaşık on dakika daha yakın olan bir mesafede oturuyorum. saraydaki daire sanırım batıya bakıyor, benim odamsa sabah güneşini alıyor." agy
"pul koleksiyoncusuyla çok sık görüşüyor musun? öyle görünmese de sorunun altında yatan başka anlam yok, uykuyu iyi alamayınca ne dediğini bilmeden konuşabiliyor insan. durmadan sormak istiyor, esasen uyumamak sormak anlamına geliyor, cevabı bir alabilse zaten uyuyabilecek." franz kafka - briefe an milena
"o zaman uykuya sığınmama yol açan şey, korkunç ve yanlış bir histi kardeşlerim, vurmaktansa vurulmanın daha iyi olduğu hissiydi." anthony burgess - a clockwork orange
"nasıl ki aç kalmak bana yemeğin gerçek değerini öğrettiyse otelde çalışmak da uykunun gerçek değerini öğretti." george orwell - paris ve londra'da beş parasız
"beyinle ilgili keşiflere rağmen uyumak ya da uyumamak hala bizim elimizde değil, çünkü uyku da ölüm de egemen olma arzumuza karşı koyar." helene l'heuillet - gecikmeye övgü
[lxix
uyanıkken gördüğünüz her şey: ölüm
uyurken gördüğümüz: uyku] herakleitos - kırık taşlar
(ilk giri tarihi: 18.3.2014)
(bkz: uyumak/@ibisile), uyuyabilmek
(bkz: uykusuzluk/@ibisile), insomnia, uykusuz/@ibisile
(bkz: öpüşme), kucaklama, sarılma, orgazm, dünyadaki cennet
(bkz: öğle uykusu/@ibisile), siesta/@ibisile
(bkz: derin uyku/@ibisile)
(bkz: oğuz uykusu)
(bkz: rezil uyku/@ibisile), sefil uyku
(bkz: uyku hijyeni)
(bkz: uyku birası)
(bkz: uyku iğcikleri)
(bkz: uykuya sığınmak)
(bkz: uykuyu alamamak)
(bkz: uykuda ağlamak)
(bkz: uykusever)
(bkz: üğmek), mızgamak, dapınmak, şekerlemek, uzun oturmak, içi geçmek, kestirmek, zıbarmak
(bkz: uyanıklık), uyanık, uyanmış, uyanış, uyandırılmak
(bkz: uyur), uyurgezer, uykuda, uyuyor, uykulu
(bkz: yarı uyur yarı uyanık)
(bkz: uykuya dalamayan çocuk)
(bkz: gece uyumayan insanlar)
(bkz: taş gibi yat kuş gibi kalk)
(bkz: horul horul), mışıl mışıl, mışıl/@ibisile
(bkz: zzz/@ibisile)
(bkz: dodo)
(bkz: yoğurt/@ibisile)
(bkz: night/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap