yaşamamak

• belki de en güzeli böyle..
  (bkz: değirmenler)
• hicbir sey yapmamak, durmak.. bazen gereklidir insan sonunda hayattaki amacini anlar, varolusunu ozumser.
• herhangi bir iş güç olmadığı için, erkenden gidilen bir randevuda, bekleme odasında zaman geçirmek.
  randevun olan kişi ne zaman çağırırsa, senin için uygundur.
  randevu saatini öne alırsa da senin için hayhaydır.
  hatta daha iyidir.
  senin için daima, fark etmez.
  zira sondan korkun yoktur.
  istediğin zaten budur.
  eh ne de olsa beklemeye de alışmışsındır; dolayısıyla ne zaman gelirse gelsin, koymaz sana bu şekilde yaşamak ya da yaşamamak.
• mahallenin dedikodu müdavimi teyzeler , müstemmiren yaydıkları dedi-koduları ile mahalledeki genç kızların hayatını zindan hayatına devşirmek konusunda usul erkenı iyi bilirler.
  
  hatice hanımın kızı bakkalın oğlu ile aşna fişne çeviriyor dedikosu yayıldıktan sonra kızın babası gemi azıya alır , artık genç fidanının hayatı bizans zindanlarını aratmayacak film noire devşirilir.
  
  yaşamamak , başkalarının sizin hayatınıza müdahalesidir , ademin irade'i cüziyesine sorgu edilmez.
• allameyi cihan olsanız , elinizde sadece bir anahtar deliği , size de sadece bu delikten dünyaya bakmak tazyik ediliyorsa yaşamıyorsunuz demektir.
  
  bir diğerinin istencini kabullenmeden kendi rızanız ile ruhunuzu bir anahtar deliğine hapsetmek bu daha fenasıdır.. ekmek savaşı adını verdiğimiz yaşam mücadelesinde yalnızca kazanmaya konsantre olup yaşamayı unutan bedbaht milyonlar ordusunda yerinizi aldınız demektir.
• yaşamadıklarının hikayesi olarak instagram...
  
  ezber, yaşamamaktır. ezber büyüklerin temcit masalıdır. alışkanlık ile ezber aynı değil, gene de incelenmeli. düşbozumunda, ezberbozumunda yaşamın damarı atmaya başlar. doyuma sevinilir, acıyla, telafiyle ilerlenir.
• keşke
  
  yerdeki bir uçağım adeta ; paslanıyorum, aşınıyorum, arızalanıyorum.
  oysa havalanmak , uçmak istiyorum.
  yapmak istediğim çok şey var ancak buna gücüm yok, zira yorgunum, çok yorgunum.
• istemediğiniz bir hayatı devam ettirmek zorunda olmaktır.