*

  • yasal tanımlama; rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi suçların ortak paydasıdır.
  • yine baş ağrımız "toplum" içinde; "seviyor olmak" da yüz kızartıcı olması gereken bi suç'tur... "nası seversin sen, sevmek ney lan" gibi tepkilerle aşağılarlar, set koyarlar insana...
  • - yaşıyor olmaq
    - cep telefonuna gelen mesaja karşı mesaj atmamaq
    - ünerzte sınavını kazanamamaq,
    - dahi anlamındaki "de/da" yı, bağlaç olan "ki"yi ayrı yazmamaq
    - öğrenci olmaq
    - fırsat warken zkmemeq,
    - aids'li olmaq
    - pazarda kabağı/patlıcanı seçereq almak
    - "k" yerine "q" kullanmak...
  • yorum yapmak, ülkem sınırlarında bir numaralı yüz kızartıcı suçtur..
  • aslında biraz muallaktadır bunlar.sayılırken sonuna dolandırıcılık,evrakta sahtecilik...gibi eklendiği açin acaba bunların dışında burada sayılmadığı halde yüz kızartıcı olan bir suç var mı diye düşündürür insanı.
  • isleyen kisi memur ise, gorev yetkisini kaybettiren suc..
  • türk ceza kanununda tanımlanmamış fakat türk medeni kanununun aile hukuku bölümünde kendisine bazı sonuçlar bağlanmış suç türüdür. örneğin, özel boşanma sebeplerinden biri olan "suç işleme veya haysiyetsiz haya sürme" sebebiyle boşanma davası açabilmek için, boşanma davasında davalı olan eşin "küçük düşürücü bir suç" işlemiş olması öncelikle gerekmektedir. eskiler buna "terzil edici cürüm" derler. doktrinde bunlara örnek olarak hırsızlık, dolandırıcılık, ırza geçme, emniyeti suistimal, sahtekarlık, kalpazanlık, kaçakçılık, livata, zimmet gibi suçlar gösterilir.

    kaynak: prof.dr.turgut akıntürk, aile hukuku, 2003
  • ne eski tck da ne de yeni tck.da "yüz kızartıcı suçlar" diye bir ayırım,bölüm bulunmamaktadır.bir düzenleme de yoktur.hemen belirtmeliyim;" hukuk "asgari "ahlâk ise" bütün suçlar insan olanın yüzünü kızartır.suç işleyen utanmıyorsa bir eksikliği var demektir.bu bakımdan böyle bir suç kategorisi yapaydır,bilimsel değildir.

    eski anayasa ve yasalarda "terzil edici"," muhilli haysiyet",muhilli namus" gibi terimler yüz kızartıcı anlamına kullanılmışlardır.1982 anayasasının 76.maddesinde milletvekili seçilme yeterliliği konusunda yüz kızartıcı suç ibaresine yer verilmiştir.kanunlarımızda ise yaptığım taramaya göre :milletvekili seçimi,devlet memurları,hakim ve savcılar,avukatlık,banka,sigorta murakabe ve adli sicil kanunlarında yer almaktadır.

    kanunlarda tanımı yapılmayan ancak "rüşvet,hırsızlık,zimmet,sahtecilik,dolandırıcılık,hileli iflas,ihaleye fesat karıştırmak,irtikâp,..." şeklinde sayılan ve sonucunda çok tehlikeli bir biçimde "ve bunlar "gibi" denilmek suretiyle "ceza hukukunda kıyas yasağını" ihlal eden bir düzenleme yapıldığı gözlemlenmiştir.

    "ve bunlar gibi" ibaresi suç ve cezada kanunilik ilkesine de aykırıdır.kaldı ki bazı düzenlemelerde suçlar sayılıp ve bunlar gibi denmeksizin sadece yüz kızartıcı suç ibaresi ile yetinilmiştir.

    bütün bu açıklamaya çalıştığım nedenlerle , "hukuk güvenliği"ni sağlayacak "hukuk devleti" ilkesine aykırı bu kavramın başta anayasa olmak üzere tüm yasalardan çıkarılması gerekir.özellikle ,adli sicil kanunu'nundaki sabıka kaydıın silinmesi konusunda sonuçları ağır dengesizlikler de ortadan kalkar.
  • açıkça yazmasa da eşcinsellik de bu suçlara dahilmiş ve disiplin işlemi yapılması gerekliymiş.. breh breh breh..

    http://www.milliyet.com.tr/…detay&articleid=1142091
hesabın var mı? giriş yap