açlık grevi

• açlık grevinin "zorlayıcılığının" niçin kabul edilmemesi gerektiğine dair kelam edenlerin bir miktarının - özellikle de şu günlerde fazla fazla peydah olan ve temyiz kudretini haiz olmayan bir miktarının - tartışmayı bitirici bir argüman olarak bellediği "tecavüzcü/katil lehine açlık grevi yapılması olasılığı" artık niyeyse, ortada sanki gerçekten müthiş bir argüman varmış gibi iyice kullanılır oldu. sonra tabii gelişti. bu argümandaki "en kabul edilemez" suç unsurlarını gerçekleştirenlerin lehine örgütlenecek bir açlık grevinin yapılması ihtimalinin kamu üzerinde yaratacağı tehdit unsuruna dair tahayyül epey kullanışlı gelmiş olacak ki, "o zaman biz de kürtler gitsin diye açlık grevi yapalım" diyen bile çıktı. mesele "bak bunu kabul ederseniz böyle olur"cu bir göz korkutmadan, doğrudan tehdite evrildi.
  
  "o zaman biz de kürtler gitsin diye açlık grevi yapalım"
  
  bu sözü söyleyen bunu istiyor. şüphe yok. yani kürtler ile yaşamak gibi bir arzusu yok. buna rağmen, zorlayıcı, mesela yasal sebepler nedeniyle susuyor. ama fazla sabrı da yok. kürtler bir şekilde varoluşlarını korumak gibi bir derde düşerse, hazır fırsatı bulmuşken kendi derdini de dayatacak. güzel... bilmediğimiz bir şey değil.
  
  yalnız bunu söyleyen adam/kadın daha bunu söylerken dilinin ucunda bile kendisini vareden asimetrinin, güç eşitsizliğinin, iktidarın farkında değil. kürtlerin haklarının ve özgürlüklerinin gaspedilmesine karşılık olarak direnişe geçmesini görüyor, buna karşılık olarak kürtlerin varoluşunun - en azından kendi çevresi - yok olmasını sağlamak için aynı eylemi yapmayı öneriyor ya da bu eylemi yapabileceğini söyleyerek gözdağı veriyor. fakat tüm bunlara rağmen güç eşitsizliğinin neresinde olduğunun farkında değil. sanki bir eşitlik varmışçasına, buna dair bir imanla konuşuyor.
  
  açlık grevi; yasa koyucunun, koruyucu şiddet vesilesiyle yarattığı güç eşitsizliğine yanıt olarak, mütehakkimin gücüne yanıt veremeyen ve tahakkümün odağı olanlar tarafından gerçekleştirildi. bu bobby sands açlık grevinde ölürken de böyleydi, suffragette üyeleri açlık grevi ile hükümeti cat and mouse act yasasını çıkartmak zorunda bırakırken de böyleydi, bugün on bin insan açlık grevi yaparken de böyle. açlık grevi var, evet hem de bir şiddet biçimi olarak var, çünkü ortada gözle görülür bir güç eşitsizliği var ve eşitsizliğin güçlü tarafı legalize edebildiği "yasa koruyucu" şiddetini kullanmaktan zerre imtina etmiyor. ve açlık grevi buna binaen ortaya çıkıyor. kendi kendine değil, bu eşitsizlik, bu güç dengesizliği varolduğu için varoluyor. bu durumda açlık grevinin varolmasına neden olan güç eşitsizliğini yok saymak pek tabii imkansız bir hal alıyor.
  
  öbür meseleye gelirsek, hani şu "o zaman biz de kürtlere karşı eylem yapalım" meselesine; bugüne kadar kürtlerin varoluşu ile problemi olan, kürtlerle birlikte yaşamak istemeyen, kürtlerin kültürel ve siyasal haklarının gaspedilmesinden yana olan kimse açlık grevi yapmadı. şu an da yapmıyor. bundan sonra da yapmayacak. çünkü bu isteklerin sahipleri mütehakkim olana bu derece dahilken, bir "çatışma" anında şiddet yöntemi olarak açlık grevini seçmeyecek kadar güçlü. mesela yasaları var. o yasalar bugüne kadar kürtlerin hak ve özgürlüklerini gaspetmeye pekala yetti. o yüzden bunun için açlık grevi yapmak kimsenin aklına gelmedi. bundan sonra da gelmeyecek.
  
  öyle gereksiz gevezelik etmeyin yani.
• sizi yok etmek isteyen bir düşmana kendinizi yok ederek yardımcı olduğunuz eylem türü. son çare olarak bile başvurmadan ciddi ciddi sonuçları üzerine düşünmekte fayda vardır.
• küçük çocukların, anne-babalarına karşı kullandıkları etkili bi silahtır.
  -yemiycem işte...
• su, seker, sekerli su ve tuz disinda hicbir icecek ve yiyecek alinmadan sürdürülen, mücadele eden taraflar arasinda bariz bir fiziki ve lojistik güc farki oldugunda basvurulan, bazen protesto, bazen direnis amacli eylem bicimi.
  
  dünya üzerinde en taninmis uygulayicisi, aclik grevini ingiliz sömürgeciligine karsi verdigi mücadeleyi siddet uygulamadan yürütebilmenin temel bicimi olarak benimseyen mahatma gandhi dir.
  
  türkiye de dahil olmak üzere pek cok ülkede uzun süreli aclik grevlerinin en sik görüldügü yerler cezaevlerinin siyasi koguslaridir.
  
  (bkz: ölüm orucu)
• yeni bir itiraz daha var bu sıra. sözlükte, sosyal medyada ve derinliği malum türkiye medyasının bir kısmında, birden fazla kez gördüğüm için üzerine kelam edesim geldi.
  
  "adam olan adam gibi ölüm orucu tutar, böyle sizin gibi açlık grevi falan diye kıvırtmaz" şeklinde, eril dil ile desteklenerek daha vurucu hale getirilmiş, daha üst perdeden ve daha cürretkar bir itiraz. temelde açlık grevine katılanların niçin ölüm orucu tutmadığını soruyor, doğrunun bu olduğunu ima ediyor ya da böyle bir talep ile geliyor.
  
  açlık grevleri bugüne kadar gerçekleştirilmiş hiçbir açlık grevi pratiğinde, güç eşitsizliğine binaen ortaya çıkmış ve muktedir olanın güçlü olması sayesinde uygulayabildiği "şiddet"e cevap niteliği taşıyan zorlayıcı bir eylem olmaktan fazlası değildi. eylemcilerin kendi bedenleri üzerinden bir şiddet eylemi gerçekleştiriyor olması, aslında kendi bedenlerine zarar vermek istediklerinin göstergesi hiç değildi. yalnızca o güç asimetrisi nedeniyle, mahpus olanın kendisini cevap vermek zorunda hissettiği ve başkaca bir şansı olmadığını düşündüğü durumlarda ortaya çıkmıştı.
  
  yani açlık grevine katılanlar "hadi kendimizi öldürelim" gibi bir motivasyona sahip değil. bu türkiye'dekiler için de geçerli, filistin'de açlık grevi yapanlar için de. bundan yıllar önce dünyanın başka başka yerlerinde açlık grevi yapanlar için de geçerliydi. bu noktada ölüm orucu önermekteki maksat muarız varsaydığınız eylemcilerin ölümünü görme isteğiyse, bunu dillendirmek için kullandığınız geleneksel nefret dili daha çok işinizi görür. hiç öyle büyük çıkarımlara girişmeyin.
• birçok cezaevinde tutsaklar tarafından, ohal süresince yaşanan baskı ve saldırılara karşı açlık grevi eylemi yapılıyor.
  
  -antalya l tipi kapalı cezaevi'nde 3 aydır tek kişilik hücrede tutulan servan yılmaz, keyfi uygulamanın kaldırılması için 17 ekim'de açlık grevine başladı.
  
  -van f tipi cezaevi'nde 4 aydır tek kişilik hücrede tutulan hasta mahpus necmettin ölmez(51), yaşanan hukuksuzluğa karşı 16 ekim'de açlık grevine başladı.
  
  -maltepe çocuk hapishanesi'nde işkence gören ve tek kişilik hücrede tutulan 17 yaşındaki hakan inci 10 gündür açlık grevinde. abisi ulaş inci de, kardeşinin talepleri karşılanıncaya dek bir grup dev-genç üyesi ile 17 ekim'de süresiz-dönüşümlü açlık grebine başladı. https://pbs.twimg.com/media/cvdztcmwyaakogu.jpg
  
  -adıyaman e tipi kapalı cezaevi'ndeki siyasi mahpuslar, hak ihlallerine karşı 11 ekim'de açlık grevine başladı.
  
  - şırnak t tipi cezaevi'ndeki siyasi mahpuslar sokağa çıkma yasağı ve hapishanelerdeki artan hak ihlallerine karşı 10 ekim'de süresiz dönüşümlü açlık grevine başladı.
  
  -bafra t tipi kapalı cezaevi’nde tutulan lokman külter ve methi kaya, sevk talebiyle başladıkları açlık grevi eyleminin 47. gününde taleplerinin karşılanmaması üzerine ölüm orucuna başladı.
  
  cezaevlerinin dışında ise, gazi mahallesi esnafı polis tarafından yıkılan işyerleri için açlık grevine başladı.
• romantize edilecek yanı olmayan, insan onur ve ahlakını hiçe sayan ve kişinin kendi yaşam hakkını elinden alan saçmalığın daniskası hareket...
  
  halbuki otoriteye, zorbalığa karşı eylem varlık olmalıdır. yokluğa yönelmek bu zorbalığa ve otoriteye başkaldırı değil aksine boyun eğmedir.
• kendisine veya başkasına yapılan haksızlığa bedenini açlığa yatırarak yapılan bir başkaldırış , direniştir.
  açlık grevinin en zor evresi ilk 3 gündür bu evreden sonra vücut alışmaya başlar, 20'li günlerden sonra zorluklar geri gelmeye başlar. 30'lu günlerle beraber beden zayıf düşmeye başlar. . vücut yeterince enerji üretemediğinden 40'lı günlerde ise organlar iflas etmeye başlar. önce beden sonra bedenle beraber organlar ve beyin tükenir. artık geri dönülemez noktaya gelindiğinde ise bedende ve beyinde hasarlar kalır. kimileri ömürlerinin geri kalanı boyunca denge problemi yaşar ve yürüyemez, kimileri ise bedensel problemlerin yanı sıra zihinsel problemler yaşar son 10 yılını hatırlayamaz mesela.
  bu nedenle bu yöntem üzerine tartışanlar dahi tartışmayı bir kenara bırakıp talepler üzerine, açlık grevlerinin uzlaşmayla sonuçlanabilmesi üzerine düşünmeye başlamalıdır. çok geç olmadan...
• genelde belli bir otoritenin bir kararina kar$i protesto amaciyla yapilan eylem. bir de bunun ba$ka caresi kalmami$ ki$ilerin uyguladigi versiyonu olarak olum orucu vardir.
• bugün 59.gün ve hala asıl meselenin çok uzağında yazılar görüyorum. bu kadar kulaklar sağır olmasın sözlük, hiçbişey yapamıyorsak burdan ses verin bari. tekrarlıyorum bu ülkede açlık grevinin 59.günü ve insanlar ölüyorlar. yıldırım türker yazmış:
  "düşmanlarımızın sözlerini değil, dostlarımızın sessizliğini hatırlayacağız" diye.... susma!