25 entry daha
  • açlık grevinin "zorlayıcılığının" niçin kabul edilmemesi gerektiğine dair kelam edenlerin bir miktarının - özellikle de şu günlerde fazla fazla peydah olan ve temyiz kudretini haiz olmayan bir miktarının - tartışmayı bitirici bir argüman olarak bellediği "tecavüzcü/katil lehine açlık grevi yapılması olasılığı" artık niyeyse, ortada sanki gerçekten müthiş bir argüman varmış gibi iyice kullanılır oldu. sonra tabii gelişti. bu argümandaki "en kabul edilemez" suç unsurlarını gerçekleştirenlerin lehine örgütlenecek bir açlık grevinin yapılması ihtimalinin kamu üzerinde yaratacağı tehdit unsuruna dair tahayyül epey kullanışlı gelmiş olacak ki, "o zaman biz de kürtler gitsin diye açlık grevi yapalım" diyen bile çıktı. mesele "bak bunu kabul ederseniz böyle olur"cu bir göz korkutmadan, doğrudan tehdite evrildi.

    "o zaman biz de kürtler gitsin diye açlık grevi yapalım"

    bu sözü söyleyen bunu istiyor. şüphe yok. yani kürtler ile yaşamak gibi bir arzusu yok. buna rağmen, zorlayıcı, mesela yasal sebepler nedeniyle susuyor. ama fazla sabrı da yok. kürtler bir şekilde varoluşlarını korumak gibi bir derde düşerse, hazır fırsatı bulmuşken kendi derdini de dayatacak. güzel... bilmediğimiz bir şey değil.

    yalnız bunu söyleyen adam/kadın daha bunu söylerken dilinin ucunda bile kendisini vareden asimetrinin, güç eşitsizliğinin, iktidarın farkında değil. kürtlerin haklarının ve özgürlüklerinin gaspedilmesine karşılık olarak direnişe geçmesini görüyor, buna karşılık olarak kürtlerin varoluşunun - en azından kendi çevresi - yok olmasını sağlamak için aynı eylemi yapmayı öneriyor ya da bu eylemi yapabileceğini söyleyerek gözdağı veriyor. fakat tüm bunlara rağmen güç eşitsizliğinin neresinde olduğunun farkında değil. sanki bir eşitlik varmışçasına, buna dair bir imanla konuşuyor.

    açlık grevi; yasa koyucunun, koruyucu şiddet vesilesiyle yarattığı güç eşitsizliğine yanıt olarak, mütehakkimin gücüne yanıt veremeyen ve tahakkümün odağı olanlar tarafından gerçekleştirildi. bu bobby sands açlık grevinde ölürken de böyleydi, suffragette üyeleri açlık grevi ile hükümeti cat and mouse act yasasını çıkartmak zorunda bırakırken de böyleydi, bugün on bin insan açlık grevi yaparken de böyle. açlık grevi var, evet hem de bir şiddet biçimi olarak var, çünkü ortada gözle görülür bir güç eşitsizliği var ve eşitsizliğin güçlü tarafı legalize edebildiği "yasa koruyucu" şiddetini kullanmaktan zerre imtina etmiyor. ve açlık grevi buna binaen ortaya çıkıyor. kendi kendine değil, bu eşitsizlik, bu güç dengesizliği varolduğu için varoluyor. bu durumda açlık grevinin varolmasına neden olan güç eşitsizliğini yok saymak pek tabii imkansız bir hal alıyor.

    öbür meseleye gelirsek, hani şu "o zaman biz de kürtlere karşı eylem yapalım" meselesine; bugüne kadar kürtlerin varoluşu ile problemi olan, kürtlerle birlikte yaşamak istemeyen, kürtlerin kültürel ve siyasal haklarının gaspedilmesinden yana olan kimse açlık grevi yapmadı. şu an da yapmıyor. bundan sonra da yapmayacak. çünkü bu isteklerin sahipleri mütehakkim olana bu derece dahilken, bir "çatışma" anında şiddet yöntemi olarak açlık grevini seçmeyecek kadar güçlü. mesela yasaları var. o yasalar bugüne kadar kürtlerin hak ve özgürlüklerini gaspetmeye pekala yetti. o yüzden bunun için açlık grevi yapmak kimsenin aklına gelmedi. bundan sonra da gelmeyecek.

    öyle gereksiz gevezelik etmeyin yani.
33 entry daha
hesabın var mı? giriş yap