• çoğu köyde var böyle hırsızlar, ekersin çalar, hayvanını çalar, millet niye toprak ekmiyo zannediyorsunuz? ekiyor büyütüyor sonra biri gelip tüm mahsülü çalıyor.
  • "insana müsaade etmiyorlar başında bir erkek olmayınca olmuyor."

    şu cümlenin hiçbir kadın tarafından kurulmadığı gün medeniliğin ne demek olduğunu öğrenmiş olacağız.
  • bu sorunları köy hayatı yaşayan herkes bilir. doğaya gitmek güzelde bizim köylülerle bu iş olmuyor.

    benim bu iş için çözümüm kafa dengi insanlarla bildiğin bir komün kuracağız. ortak parayla büyük bir toprak satın alıp ipsiz sapsız kimseyi içimize almayacağız. hatta içimizden birisi yerini satmak isterse ortak kuracağımız bir kurulun onaylamadığı kimseye satamayacak yerini. alacak kişiyle, bildiğin işe alır gibi mülakat yapacağız. atatürk ve vatan sevgisi taşıdığından zerre şüphelendiğimiz kişileri almayacağız.

    baştan herkes bunu bilerek gelecek. böyle bir hayalim var.
  • saf hayallerle köye yerleşmemek lazım. kırsal kesimde yaşayacaksanız, sert ve acımasız olmanız gerekir. karadenizli kadının tasviri boşuna değildir. kırsal yörelerde yaşayanlar, elinden sopayı ve tüfeğini eksik etmezler. bilun dohmen'e üzüldüm ama, gerçekler acıdır.
  • muhtemelen yalnız yaşayan bir kadın olduğunu bilen hırsızlar tarafından soyuldu. bir diğer güçlü ihtimal de hırsızları daha önce görmüş bile olabilir. bu kasaba/köy hırsızlarının tarzı asla değişmiyor.
  • ege'de bir köyün dibinde bir süre önce küçük bir zeytinlik aldım. bir süre ilgilendim, ama köyde oturmuyorum. hafta sonları gelir takılırım düşüncesiyle aldım. "bu sene zeytine para vermem" diye düşünürken bir -iki ay önce eşimle zeytinliğe uğrayalım dedik. zeytinlerden eser kalmamış. ulan insan bir iki ağacı ellemez , "bari bunu da sahibi yesin" der. neyseki ağaçları çalmamışlar.

    not: bu arada zeytinlik satıyorum arkadaşlar, sahibinden , ilgilenen yeşillendirsin.
  • (bkz: dogville)
  • insanlığın şehir hayatına boş yere geçmediğini yaşayarak öğrenmiş mankendir.
  • hiç bir yabancının olmadığı herkesin birbirini tanıdığı bir ege ilinin köyünden yazıyorum. fide için hazırlanmış naylonlarin çalınma ihtimalinden birkaç saat önce bahsettik. hirsizligi yapan kişi herkes tarafından biliniyor. ama işte suçustu yapamayınca bir önemi olmuyor. suç üstü yapsan ne olacak zaten ne hapse atıyorlar ne de baska birşey. ar damarı çatlamış bir insan olunca da yapacağından geri kalmıyor. böylelerini allah ıslah etsin. kadına üzüldüm. köy hayatı güzel, huzurlu ama işte iyi komşular olması çok önemli.
  • dedem vefat ettiğinde anneannemin evine 3 kere hırsız girdi. ikisinde 37 ekran tv çaldılar. nasıl girdi, çaldı ve çıktı muamma. polis iz bulamadık diyor. neyse. üçüncüde evi darmadağın etti. eşyaları devirdi yıktı. ve anneannemi çocuklarında kalmaya mecbur etti.

    anneannemin düşmanı yoktu. kimsenin etlisine sütlüsüne karışmaz, kendi halinde mülayim biri.
    şüphelendiği insanlar olsa da kanıt olmadan günahlarını almam dedi.

    saygıda kusur etmedi çocukları. ağzı var dili yok misali kendi halinde sevimli insan nihayetinde. de anneannem dedemin hatırası var diye evinde kalmayı istiyordu. o zamanlar şimdiki gibi kalabalık bir muhit değildi. müstakil evler geniş bahçeler olan bir yerdi. şimdi her yer bina her yer dip dibe..

    kimseye kışt demeyip kendi halinde yaşayan insan; kıskanç, fesat, hırsız olmayan insan batıyor tabi..

    derseniz ki böyle bir kadından annen nasıl oldu? dedem asabiydi epey. sanırım ona çekmiş. zaten dedem vefat ettiğinde annem o ölmedi benimle yaşamaya devam ediyor dediydi.. neyse. anılara gittik gene.

    köylerde böyle şeyler olabiliyor gençler. şaşırmayın. rahmetli halamın da çatal, tabak çanağı çok çalınırdı incir bahçesinde. kimlerin yaptığı da belli çünkü işaret koyuyor halam hepsine ve misafirliğe gittiğinde o tabak çatalla karşılaşır ve bu benim dese de nafile.. ki halam yalnız da değil eniştem sağdı, oradaydı..

    bazen yan komşu, bazen akraba, bazen yabancı biri. evet yabancı da olur. mesela isteyiciler, dilenciler. bir yandan para, yağ, zeytin vb ister bir yandan ortalığı keser. sattığı öküzlerin parasını ceketin cebine koyup ceketi kapının yanına asan köylü, o parayı borç kapatmaya, arsa almaya vb kullanacakken böyle birine kaptırır ve hırsız yakalanmaz. üste soğuk su içer.

    bahçe sınırı; ağacın kökü sende dalı bende, meyveleri ben toplarım hayır ben toplarım davaları hâlâ var mıdır bilmem.

    aç gözlü insan çok zira.. hangi birini doyurup memnun edebilirsin ki hadi uyaroğlu olayım beni dışlamasınlar desen de had hudut olmuyor bazısında.

    bunca lafı niye dedim? kadın genç, güzel vb olmasa da rahat bırakılmıyor, kadın yalnız olmasa da eşyalarına göz dikiliyor, dahası erkek olsa da, ailecek yıllarca köyde yaşansa da huzur olmayabiliyor...
hesabın var mı? giriş yap