• stefan zweigin eseri için:

    (bkz: amok novellen einer leidenschaft)
  • dün canlı gördüm ben bu koşucuyu 17 mayıs 2009 kasımpaşaspor karşıyaka maçında..

    karşıyaka tribününden çıktı, peşine taktığı güvenlik elemanlarıyla birlikte sahanın yarısını koştu, eline geçirdiği sandalye kırığını galibiyet kutlamaları yapan kasımpaşasporlu futbolculara geçirdi, sonra da dünyanın sopasını yedi..

    olayın hissiyatını tam yansıtmasa da, maç sonrası çıkan birçok olayın başlangıcı olan muhtemelen kafası güzel bu kardeşimizin fotoğrafları için tıklayınız.

    http://fotogaleri.hurriyet.com.tr/…id=22956&rid=155
  • (bkz: run amok)
  • açılımı amına kodumun koşucusu şeklinde olandır.

    (bkz: ciddiyim)

    (bkz: amına konmuş gibi hızla koşmak)
  • ölümle son bulan cinnet.
  • bildiğin züccaciye dükkanına giren fil.

    zararlı. epeydir aklımda...
  • yaşamını intihar ederek sonlandıran yahudi kökenli yazarın (stefan zweig), ortak temaları intihar olan öykülerinin yer aldığı, can yayınlarından çıkan öykü kitabı.
  • filmi de çekilmiş, fragmanı burada muhammet uzuner de oynuyormuş.
  • (bkz: çıplak vatandaş)
  • metrobuse ilk bindiğim dönemdi. hakkında çok şey duymuştum. ama hepsi abartı geliyordu. bir durakta gene bir yolcu alımı oldu. içerde yaklaşık 300 kişiyiz. ben camla ve diğer yolcularla iyice harmanlanmışım. şöför yapması gerekeni yapıyor, sürmeye devam ediyordu. ne olduysa araç yalpalamaya başladı. aniden sağa çektik. yanlarda bulunanan çelik ipleri pıtpıt sürtünerek koparıyorduk. araç tam anlamıyla durunca ben acaba nooluyoruz diye şöfor mahaline doğru bakındım. kendisi ceketinin yanaklarını iki yana attı. belindeki silahları net bir şekilde görebiliyordum. bana yabancı gelen bir dilde bağırmaya başladı ve ateşledi. 1 kurşun rahatlıkla 1den fazla kişiye hasar verebiliyordu. şofor şarjörün bittiğinden emin olunca palayı çıkardı. daha yıkıcı bir durum değildi ama daha etkiliyeci olduğunu kesinleyebilirim. havada uçuşan uzuvlar. bir tane memur bey çıktı. ben sivlim dedi. herkes rahatladı. şöfor etkisiz hale getirildi. yeni bir şöför gönderildi merkezden. biraz geç kalanlar olmuştu tabi gideceği yere.
    dün akşam bu yaşanmışlığım aklıma gelince bugün halk kütüpanesi gittim. eski gazeteleri kontrol ediyim dedim. acaba ne zamandı. ama önemli olan zamanı değil tabi toplumsal huzuru bozmuş olmasıydı. umarım aklımda yanlış kalmıştır. çünkü henüz bir kayıda ulaşamadım.
    haa bu olay olmuş ve kayıtlara geçmemişse asıl vahim durum budur
hesabın var mı? giriş yap