ayı eti

• kulak arkası ve taban altı eti diğer yerlerine göre daha yumuşak olduğundan meraklılarınca tercih edilse de orta avrupada (romanya, bulgaristan, slovakya) daha çok sucuk, salam şeklinde tüketimi yaygın olduğundan etin sertlik derecesi pek önemsenmez. bunun dışında söz konusu kutup ayısı ise eskimolar ve bilim adamları dışında avlanması yasak olduğundan tadına bakmak isterseniz eskimolara uğramanız gerekir. uzakdoğuda ise daha çok yenildiğinde şifa niyetine yenilen bir et çeşididir, çok rastlanılmaz.
• `anar mammadov` adli azeri playboy, baku'deki bir restaurantta 1.2 milyon dolar (yaziyla: bir milyon iki yuz bin dolar) vererek yedigi et cesidi. once google'daki haberler abartidir dedim ama yok yakindan taniyan birinden duydum ki dogruymus
• yahnisi pek bi lezzetli olan et, sert de olmaz öyle. bir ayı avladınız mı uzun süre et sıkıntısı çekmezsiniz hem.
• ilk kez braşov'a snowboard yapmaya gittiğim zaman tattığım et türüdür.
  çizgi filmlerdeki o büyük et tadında gelir tabakta, dünyanın en yumuşak etlerinden biridir, en ufak yağ yoktur.
  romanya'da romenlerin özel püresi ve böreğiyle birlikte servis edilir.
• tallinn'de olde hansa'da yediğim ettir. nispeten kuru ve sert bir et. ve son derece erkeksi bir tadı var.
• ulkemizde tuketilmeyen ettir. cunku bizde ayilari oynatirlar, karilarin hamamda nasil bayildigi rolunu yaptirirlar. hatirlarim ufakken her hafta anneanne evine ziyarete gidilirdi, hatta bazi haftasonlari tum haftasonu orada gecirilirdi. ve hemen her hafta cingenin bir tanesi burnuna halka takilmis ayiyi ceke ceke dolastirirdi, bir elde halkadan uzanan zincir, diger elde tef. ilgisini cekebildikleri cocuklarin ve ebeveynlerinin paralarini almaya calisirlardi. oynatirlardi tef esliginde, hamamda karilarin nasil bayildiginin rolunu yaptirmaya calisirlardi. bazen de mahallenin yasca buyuk abileri ayiyla gures ederlerdi, evet yanlis okumadiniz, ayiyla gures ederlerdi, neyin kafasiysa artik? acaba ayibogan lakabi buradan mi geliyor? mahallenin gencleri bu titre veya lakaba erismek mi istiyordu? bilemedim, neyse.
  
  simdi bu anlattigim haftasonu aktivitesinde ayi var, sopar var. henuz bugun bukres'te ayi eti yedim, yani orada da karsima ayi ve roman cikti. hayat nasil bir tekrar silsilesi?
  
  bu arada ayi eti yerine kayisimi cikarip cigneyeydim daha iyiydi. bir de 90 dakika pismesini bekledik. kayisimi cignerken devre arasiz futbol maci seyrederdim, o derece.
• av hayvanlarını sevenlerin deneyebileceği ekşimtrak bir lezzet. tallinn'de denemiştim, yumuşak ve ağızda dağılıyor. biraz pahalı, ama gitmişken paraya kıyıp deneyin.
• denemek istediğim etlerden biri. genelde çok pahalı ve çok yumuşak olduğunu duyuyorum. rusya'dayken bir tabak ayı etinin 1500 ruble olduğunu görünce pintilik ettik tadına bakmadık. şimdi ara ki bulasın...
• besin piramidinin en tepesine coreklenen insanoglunun son kurbani olan heyvanin eti. ayi da olsan insanoglundan kacamiyorsun demek.
  
  (bkz: ayi iskender)
• finlandiya'da marketlerde bulabileceğiniz konserve şeklinde satılan et türü. tadına bir hayli merak ediyorum doğrusu.