• nato ile ilgili videosunda resmen afallatan şahıs. şarkılarını ve kliplerini beğenirdim ancak videoda söyledikleri, bu kadar alenen palavra sıkabilmesi gerçekten hayret uyandırıcı.

    muavenet olayını resmen kendi dezenformasyonuna alet etmiş. umarım sadece cehaletinden dolayı bunları yapmıştır da bilmeden, istemeden o aziz şehitlerimizin hatırasına saygısızlık etmiştir.

    öncelikle vurulan muavenet adlı gemi, ikinci dünya savaşı gazisi bir gemi. abd donanmasında gwin adı ile hizmet vermiş, türkiye'ye de 1971 yılında gelmiş bir destroyer. hava savunma kalkanı, füzesi falan olmayan bir gemi.

    ayrıca (bkz: saratoga'nın muavenet'i vurması)

    savaş gmeileri de kendilerine atılan füzeleri önlemek için iff falan ile sorgulama yapmazlar, iddia ettiği gibi.

    muavenet, gecenin kör karanlığında vurulmuştu. iddia ettiği gibi bir helikopterin parçaları toplamak için gemiye gelmesi mümkün değil. o gece ortamında, iki füze infilakı nedeniyle yanan geminin neresine ne indiriyorsun da hangi füze parçasını bulup delil karartıyorsun?

    son zamanlarda bu tarz, milliyetçi görünen ama satır aralarında bol miktar dezenformasyon ve yanlış, yanıltıcı bilgi sıkıştıran tipler türedi. özellikle twitter ve youtube üzerinden genç nüfus üzerinde süratle yayılabiliyorlar. hem tarihi, olayları doğru şekilde okumamızı engelliyorlar hem de bilerek ya da bilmeden etki ajanlığı yapıyorlar.

    dikkatli olmak, sorgulamak, bilimsellikten şaşmamak lazım.

    ek: videonun tamamını izledim. aman aman... teknik konularda söylediği şeylerin neredeyse tamamı palavra. bu kadar da olmaz yani.
  • bomboş seyirci kitlesine sahip kanal. mevzular için gelen izleyiciler ise bomboş değil tam takır gerizekalı. sosyal medya zehirlenmesi için giden, ota boka alkış tutan bir de %90 entel birikimi köy kahvehanesinden hallice milliyetçi olan ve dünyayı bu gözle yargılayan bir ton salak seviyesizce konuşup duruyor.

    lan 2015 seçiminde mhp %16 2018'de %11. bu neyin özgüveni önüne gelen sürekli "yok türküm yok hdp yok selo yok şunu eleştirmedin terörist bilmem ne" ne oluyoruz arkadaş? yani başka bir şey bilmiyor musunuz evladım siz? her konuğa aynı sorular ve sözde bunlar genç olacak. pfff.

    program ayrıca çok riskli; objektif bir adalet divanı olsun, siyasileri enine boyuna tartışalım derken, siyasi figürleri linçleyip aşağlama formuna evrildi. hükümet medyasına full malzeme. bu çok tehlikeli neden? her gelen konuk kendisini linçlettirdi ve internete malzeme verdi. peki rte gelecek mi? hayır. rte'ye böyle soru sorabilecek mi konuklar? hayır.

    ee? rte'nin rakipleri bu program yüzünden hırpalandı bile. pürü pak bir siyasi figürümüz olsunderken rte'nin rakipleri için aleyhte kullanamayacağı şeyler gün yüzüne çıkar oldu bu formatla.

    10 milyon izlenmesi 200 bin like alması bu programı başarılı yapmaz. kitle ortada işte.

    10 tane oldukça donanımlı siyasi, ekonomik, sosyolojik bilgisi yüksek kişilerin soracağı sorular veya tartışma kapasitesi ile;

    yüzlerce kuru gürültünün ortaya koyacağı kapasite haliyle farklı. şuana kadar ki tüm konuklari izledim. muharrem ince ve barış atay bambaşka seviyede bir performans gösterdi. babala ekibine şiddetli tavsiyem popüler kültür ürünü olacağız diye siyaset gibi önemli bir mecrayı kirletmesinler. medyascope veya tele1 gibi en azından alanında donanımlı kimselerle konukları filtrelesinler.
  • muavenet ile ilgili video gayet güzeldir, oğuzhan uğur da iyi ki anlatmıştır.

    yukarıda bir yazar şöyle demiş:
    "muavenet, gecenin kör karanlığında vurulmuştu. iddia ettiği gibi bir helikopterin parçaları toplamak için gemiye gelmesi mümkün değil. o gece ortamında, iki füze infilakı nedeniyle yanan geminin neresine ne indiriyorsun da hangi füze parçasını bulup delil karartıyorsun?"

    şu belgeselde, olaydan sağ kurtulan subaylar helikopterle alınarak tedavi için amerikan gemisine götürüldüklerini, diğer bir astsubay ise delil karartmak için bir ekibin geldiğini anlatıyor.

    bu adamlar o anda gemideler ve diyorlar ki;
    - helikopterlerin geldiğini hatırlıyorum. * 19,50. dakikadan itibaren
    - delil karartmak için bir ekip geldi, parçaları toplamak istediler, ben ve diğer arkadaşlarım engel olduk. * 26. dakikadan itibaren

    sayın yazar da engin teknik ve bilimsel bilgisiyle, helikopter gelemez, ne delili karartıyorsun, palavra sıkmış falan filan diyor.

    hangisine inanacağınız size kalmış.
  • metin külünk yayınında tam olarak akp'nin neden %30'un altına inmediğini ispat eden yayın.

    bu kadar soruyu sor, git adam pizza ısmarlayacağın deyince ağzın kulaklarına varsın, ellerin patlarcasına alkışla.

    ne yazık ki bizim mayamız bozuk arkadaş. allah belanızı versin emi.
  • kimsenin sırrı süreyya önder dinlemek istediğini sanmıyorum bu siyasi havada.

    asıl rekor mansur yavaş geldiğinde olacaktır.
  • abd başkanı gelecekmiş. lütfen o yayın için salona tercüman getirmeyin, o salonda kendi başına ingilizce soru sorabilecek ve sorduğu sorunun cevabını anlayacak seviyede ingilizce öğrenecek kadar kendisini geliştirmemiş kimse bulunmasın. seviye biraz yükselir.
  • türkiye'de konuşma ve uzlaşı kültürü hemen hemen yok. herkes kendi kampından diğerlerine taş atıyor. siyasetçiler seçim öncesi bile bir araya gelip tartışmıyor. imamoğlu ile binali yıldırım'ın tartıştığı gibi programlara bu millet aç. babala tv denilen youtube kanalı da halkla siyasetçileri bir araya getiriyor diye kıymetli... diyecektim ki 3 programı da izleyince bu fikrim değişti.

    sorulan sorular saçma, uzlaşı ya da meraktan uzak, "öteki"yi daha da öteye itmek için. basit, popülist, ilkokul çocuğunun kurmayacağı cümleler kuruluyor sürekli. halk dediğimiz kitle sürekli güvenlik endişeleri duyan, hdp'yi şeytanlaştıran, milliyetçi ve faşist kişilerden oluşmuyor. bir kısmı böyle olabilir ancak tüm programlarda soru soran kitle çatlı gibi bir adamın hayranı, deniz gezmiş'e terörist diyen kişilerden oluşuyor. basit muhakeme yeteneğine sahip değiller. örneğin bir tane suriyeli göçmen, hdp'li, sosyalist, sosyal demokrat, akp'li yok, hepsi süzme milliyetçi. halbuki toplum bu insanların bir bileşeni.

    yaşadığımız toplumda herkesi sevmek zorunda değiliz, farklı fikirlere sahip olabiliriz ancak beraber yaşamak zorundayız. bu programlara katılan kişilere fırsat verilse toplumun bir kısmını sabun yapmak isterler.
  • adam gibi youtube kanalı.

    oğuzhan uğur yönetiminde kaliteli bir kadrosu var zannımca, yaptıkları geyikler gayet güzel/komik ve ince kestiği, giydirmeli, gediğine oturtmalı lafları çok yerinde.

    bir kaç farklı formatları var:

    olaylar: makara, konuklar ve daha çok makara

    mevzular: daha bi ciddi,makarsı karışık tosttaki sucuk miktarı kadar.

    rönt: benim en sevdiğim format. instagramda #röntbeni yazanların profillerini gezip eğlenceli bir şekilde yorumluyorlar.

    yaşı cahit sıtkı tarancıya göre yolun yarısına gelmiş biri olarak sosyal mecrada takip edecek pek birşey bulamıyor(d)um, son bir kaç yıldır kitaplarla da aram açıktı, bir gün trendlerde karşıma çıktı ve o gün bu gündür sıkı takipçisi oldum.
    aşağı yukarı yaşıtızdır oğuzhan panpayla :) adam baya oturup rakı içilecek adammış... zor bu zamanda böylesi.
    takibe alın a dostlar.
  • son dönemlerde siyasi karakterleri gençlerin ulaşabileceği ve dinleyebileceği bir platforma çıkarıp, onları tanıyabilmemizi sağladığı için ben gençler adına başta bu projeyi düzenleyen ve kurgulayanlarla beraber oğuzhan uğur'a da çok teşekkür etmek istiyorum.

    gerçekten bakınız türkiye youtube'unda özgün bir şey yapmak neredeyse imkansız artık. yani laf olsun diye söylemiyorum ve yahut yerme amacı da gütmüyorum fakat özgün içerik gerçekten samanlıkta iğnedir bu platformda.

    ve ben çok samimi bir şekilde söylüyorum ki, babala tv başlı başına özgün ve yenilikçi bir içerik sunuyor bizlere. ben mitinglere gitmeyi sevmeyen bir gencim, diğer gençleri bilmem ama ben öyleyim. ve mitinglerde bağırarak, çağırarak konuşan liderler görmek yerine bir masanın başında sakin sakin derdini anlatan lider adaylarını görmeyi yeğliyorum. ve inanın o kadar mutlu oldum ki farklı farklı tarafları kendi ağızlarından sakin ve güzel bir tonla dinleyebilince.

    elbette babala tv'nin önceki içeriklerini de takip ediyordum. değinilen tüm konular yerli yerince ve genellikle haklı oluyordu. bunun yanı sıra babala tv ile beraber sayın oğuzhan uğur, yalnızca talkshow'u getirmemiş youtube'a. ismini koyamadığım, fakat sizin anlayacağınız, dinleyiciyi harekete geçirmeye yönelik, dinleyiciye farkındalık katmaya yönelik bambaşka bir içerikle harmanlamış bunu. yani bu camiada bu hareket öylesine yeni ki düşünün ismini koyamıyorum. talkshow desen aklına direkt beyaz show'vari şeyler geliyor fakat bu daha farklı bir olay.

    dilerdim buraya bir eleştiri bırakabilmeyi ki eleştiriler daima karşı tarafın kendisini geliştirmesine olanak sağlarlar. yani bir eleştiri belki de karşı tarafın bir eksiğine dikilen kumaştır.

    fakat üzülerek bunu yapamayacağımı söylemek isterim. yalnızca temennilerimi bırakmakla yetineceğim.

    umarım, youtube'daki bir çok şey gibi parlayıp sönen ve kayıplara karışan bir olgu olmaz bu olay. biliyorsunuz ki youtube'da tutunmak için insanlar sürekli parlayıp sönen saçma şeylere tutunuyorlar. böylece sabit bir noktada da duramıyorlar haliyle. -slime'dan sarık yapımı, eşek şakaları, stres çarkından 2 gb ram yapımı, babaanneme mavi balina oyununu oynattım (baş örtüsüyle kendisini astı) vb.-

    uzun lafın kısası, ekibin ve tüm emeği geçenlerin başarılarının devamını diliyorum.
    ve gençlerimize ilham olduğunuz için tekrardan da teşekkür ediyorum.
  • bu çocuk olmuş dediğim youtube kanalı, helal olsun.
hesabın var mı? giriş yap