ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
30 ağustos 2023 ibb'nin gülşen konseri
-
gülşen'i normalde sevmem ama sansürcü siyasal islamcıları böyle kudurttuğuna göre helal olsun ibb'ye. şahane iş çıkarmış.
debe editi: seçilmiş milletvekili can atalayın ve diğer gezi tutsakları çiğdem mater, mücella yapıcı, tayfun kahraman, mine özerden ve hakan altınayın bir an önce serbest bırakılması gerekiyor. haksız yere hapse atılan bu insanların, hukuksuz yere hapiste tutulan can atalay'ın çiğnenmiş haklarını kim ödeyecek? bir gün gelecek, bu haksızlıkların hesabı sorulacak.
behzat ç.
-
bitmesi gerektiği zamanda, bitmesi gerektiği gibi bitti...
başta o süper kitaplar ve özgün hikâye için emrah serbes'e,
3 sezon boyunca hatıra defterini okuduğumuz delimiz erdal beşikçioğlu'na,
sonra, bu işte büyük emeği olan ercan mehmet erdem'e,
serdar akar'a,
pilli bebek ve büyük üstad neşet ertaş'a,
diziyi çok çok başka yerlere taşıyan nejat işler ve güven kıraç'a,
son olarak da, ilk sezonunda kötü reytinglerine rağmen sözlükte olsun, başka sitelerde olsun bu diziyi ayakta tutup bu günlere kadar getiren tüm insanlara selam olsun.
koca bir eyvallah.
ilk buluşmada ayakların kaç numara diye soran kız
-
"çükevarım" tekniğini kullanan kız.
çocukların yarattığı kelimeler
-
"susamığım geldi."
(bkz: susadım)
nebati'nin otomobilde ötv artışı açıklaması
-
bu açıklamanın daha vahim tarafı "millet şimdi araba almıyor ,almasınlar!" şeklindeki pespaye cümleyi de sarfetmesidir.hem bir itiraf millet beklemeye geçti hem de millete tepeden bakan esnaf kurnazlığının dışa yansıması,bekçi olmayacak adam ülkede bakan olmuş.
mardinlilerden midye yemiyoruz kampanyası
-
5 kilo kürt böreği alıp yere dökerek desteklediğim kampanya.
debe editi: absürd mizah ile gerçek hayat akp sayesinde ne kadar da iç içe oldu...
entryde yazılan eylemin çok mu uzak olduğunu sanıyorsunuz?
bu memleketin valisi bile coca cola'yı fanta içerek protesto etti.
(bkz: coca-cola'yı fanta içerek protesto eden vali)
kış lastiği
-
tamam iyi birşey de... aramızda bunu takınca fizik kurallarını bükebileceğini sanan hayvanlar var.
marketteki en ucuz suyu alan insan
-
alması gereken brüt aylık maaşın 537.5 lirasını vergi olarak ödeyen, aldığı 2020 lira ile ev geçindirmeye çalışan birisi zaten 20 krş ile zengin olmayacağını biliyordur. ama bu 20 kuruşun bir hafta boyunca birikip en azından bir ekmek parası çıkacağını düşünüyordur. sen en pahalı suyu al iç şifa olsun. 10-20 krş ihtiyacı olan insanın haline de karışma.
düzeltme: imlâ
abartılı vurgulu şiir okuyan çocuk iticiliği
-
"sennnnn... sennn kiii, düşmanlarıııı..." diye nara atan çocuk iticiliği. saçının birkaç telinden tutup indireceksin aşağı, düşmanı görsün.
sevgilinin söylediği unutulmayan sözler
-
hayatın rüzgarları beni nereye savurursa savursun, ben yinede sana bir yol bulurum.
üstünden 10 sene fazladan geçti ama hala dönmedi, bazen çok büyük sözler etmemek gerekiyor.
2 yıl bekleyelim 5g'ye geçelim
-
2 yıl bekler 5g'ye geçerim
__________________________________________________________________________________________________
pentium 4 lga 775 3.2 ghz 2 mb 64 bit lga 775 işlemci - asus p5 ld2 lga 775 945p anakart - kingston 512 mb 533 mhz ddr2 x 2 adet ram - 256 mb asus n6600 ekran kartı - 200 gb seagate 7200 22aj sata harddisk - philips 170s56 fs 17güm monitör - everest p4 kasa - microsoft radyo frekanslı kablosuz klavye - lg cdrom 52x - lg dvd rw
kız kardeşime başörtülü diye tükürdüler
-
üçkağıtçı bir serzeniş.
allahtan yaşımız yerinde de hatırlıyoruz iç anadolu da uzun etek giymediği için bacaklarına kezzap atılan kızları.
sizi mağdur edebiyatçılar sizi.
torunum muz istedi alamadım diyen teyze
-
şimdi sabah haberlerinde bir kaç gündür gözüme çarpıyor bu teyzeler, amcalar farklı versiyonlarla:
bir adam "torununa 1 lira harçlık veremediğinden" yakınıyor, bir kadın "torununun muz istediğinden ama alamadığından"...
ben fena kazanmıyorum, yani ortalama bir standardım var, hatta bazen çok bile kazanıyorum çeviri vs. ile. biraz da steril yaşıyorum; köyden kente, evden işe... böyle bir başınıza takılırsanız gözünüze gözünüze giremeyebiliyor gerçekler.
bugün c sınıfı bir pazara gittim. (len pazarın da sınıfı mı olur demeyin. var: misal antalya'da altınkum pazarı bambaşka, altınyaka daha başka, sosyete pazarı ekstra başkadır.) iki üç çeşit meyve dışındakiler girmez o sınıf pazara mesela. ben bugün çakırlar pazarındaydım. balıkçıya durdum ve klasik deniz mi, çiftlik mi sorusundan sonra bir tane -bir tane- tekrar yazıyorum bir tane çupra tarttırdım: 20 lira dedi. yuh dedim. yuh deyince kenardaki küçük -adını şimdi anımsayamadığım balığı gösterdi. len dedim, ev geçindiren bir ebeveyni düşünsene, geliyor, bir balık yedirmek istiyor çocuklarına adam gibi, kenara attığı balıkları gösteriyor satıcı. içi acır lan insanın. benim evlatlarım evlat değil mi lan, der. der yani. ben olsam derdim.
almadım, içeriye doğru uzadım. patates 3.5 lira (dün markette 5 liraydı, sinirlenip almadıydım), fasulye 7 lira, havuç 3 lira, patlıcan 3,5, bakla 7, pancar 4 tanesi 3 lira, marul 1,5, 4 tane yeşil soğandan müteşekkil bağ 1 lira... hangi sebzenin mevsimi dedim kabağı, havucu gösterdi, baklayı sonra, patates, soğan...
çilek de 6 liraydı ha. eriği hiç saymıyorum.
şimdi tv'de "insanlık onuru" diyor başbakan.
insanlık onuru mu kalmış lan? verdiğiniz 900 lira maaş ile bir dede/nine torununa pazarda gördüğü meyveyi, balığı, sebzeyi alamıyor, hangi onurdan bahsediyorsunuz lan?
yazık, vallahi yazık.
dilerim ki bahsettiğiniz o insanlık onuru sizi ve sizin gibi çiğleri gün gelecek yiyecek!
insanlık onuru, yalandan, hitabetten beslenen pezeveng herifleri yenecek.
ha, muzdu di mi? muz göremedim pazarda.