hesabın var mı? giriş yap

  • askeri ceza kanunu 117 118 119 maddeleri asta yapılan yaralama, öldürme ve kötü muameleden ve bunun karşılığında alınacak cezalardan bahseder.

    kısa dönem, uzun dönem olun fark etmez. üstün emirlerini yerine getirdiğiniz ve ast olarak üstünüze yapmamanız gereken şeyleri yapmadıktan sonra kötü muameleye maruz kaldıysanız siz haklısınız. fakat kötü muameleden kasıt hizmete ve askerliğe dair kusur ve hatalardan dolayı üstünüzün sizi tenkit ve azarlaması hakaret sayılmaz. (hemen öyle ben haklıyım bana böyle bişey diyemez diya atarlanmayın, canınız yanar)

    sanırım oluşan algı kısa dönemlerin hakkını aramaya daha yatkın olmalarından kaynaklı. bundan dolayı bu efsane türemiş olabilir.
    mesela haklı kısa dönem ile haksız uzman çavuş vakti zamanında askeri mahkemeye gitmiş ve uzman çavuş suçlu bulunmuşsa eğer, bu zaman içerisinde;
    "oğlum uzmanın biri kısa dönemle askeri mahkemeye çıkmış uzman suçlu bulunmuş."

    iş askeri mahkemeye gittiğinde kanunlar karşısında sizin haklı olmanız, yedek subaylıktan falan değil, kanunlar çerçevesinde üstünüzün haksız olduğundandır ve gereken ceza verilir. komutanlar bu durumu bildiği için genelde iş askeri mahkemeye gitmeden bulunulan birliğin içinde komutanın arkadaşları veya daha bir üst komutan tarafından çözülmeye çalışılır.

    117-118-119 maddeler de şöyledir:

    maduna müessir fiiller yapanların cezası
    madde 117 – 1. madununu kasten itip kakan, döven, veya sair suretlerle cismen eza verecek veya sıhhatini bozacak hallerde bulunan veyahut tazip maksadiyle madunun hizmetini lüzumsuz yere güçleştiren veya onun diğer askerler tarafından tazip edilmesine veya suimuamelde bulunulmasına müsamaha eden amir veya mafevk iki seneye kadar hapsolunur.
    2. (mülga: 31/1/2013-6413/45 md.)

    müessir fiillerle madununun vücudunda tahribat yapan veya ölümüne sebep olan mafevka verilecek ceza
    madde 118 – 1. 117 nci maddede yazılan fiiller madunun vücudunda tahrıbatı mucip olmuş ise amir veya mafevk beş seneye kadar hapsolunur.
    2.daha ziyade vahim hallerde amir ve mafevk altı aydan beş seneye kadar hapsolunur.
    3. fiil taammüden yapılmış ise amir veya mafevk on seneye kadar ağır hapis cezasiyle cezalandırılır.
    4. fiil ölümü intaç etmiş ise fail on seneden az olmamak üzere ağır hapis cezasına mahkum olur.

    mafevkin cürüm sayılmıyacak olan fiilleri
    madde 119 – (değişik: 27/6/1932 - 2034/5 md.)
    1 - bir madunun fiili taarruzlarını defetmek yahut mübrem ve müstacel bir zaruret ve tehlike halinde verdiği emirlere itaat ettirmek için bir mafevk tarafından yapılan müessir fiiller makam ve memuriyet nufuzunu suistimal telakki edilmez ve suç sayılmaz.
    2 - bu hüküm harbde veya eşkıya müsademeleri ve isyan yahut askerlik harekatı ve mücrim takıbatı gibi vazifeler başında mübrem surette elzem bir itaati temin için başka vasıtalar bulunmadığı takdirde bir subayın madunun ısrar ve mukavemetine karşı silah kullanmaya mecbur kalması halinde de caridir.
    3 - mafevkin, hizmete ve askerliğe dair kusur ve hatalardan dolayı madunu tenkit ve muanaze etmesi hakaret sayılmaz.

  • 10 gün önce 5300 tl fiyatlı bir bilgisayar sipariş ettim buradan. normal fiyatı 6500-7000 arası. araya hafta sonu da girince 3 gün içinde elime ulaştı. akşam verdiğim sipariş akşam kargolandı zaten. o derece hızlılar maşaallah. ürün geldikten 2 gün sonra açtım ve kurdum. hem kutunun altındaki deformasyon hem de ürünün markasının resmi sitesindeki garanti süresi ( garantisi 3 ay önce başlamış ) bu bilgisayarın daha önce kullanılmış olduğunu düşündürttü bana ama bilgisayar canavar gibi.

    hemen e mail ile iletişime geçtim ve bana iade alacaklarını belirterek bir kod gönderdiler. yani eveleme geveleme yok, efenim servise gönderelim yok, siz açıp kurmuşsunuz iade alamayız yok. adamlar koşulsuz iadeyi kabul ettiler. ama burada benim mağduriyetim var tabii. bilgisayar indirimleri bitmiş ve malın fiyatı 7200 tl olmuş. diğer sitelerde en ucuz olanı 6800 tl. yani en az 1500 tl zararım var.

    sabah olunca telefon ile iletişime geçtim. durumu anlattım müşteri temsilcisine. iadeniz kabul edildi dedi. ben de iade etmek istemediğimi, indirimleri kaçırdığımı ve benim açımdan bir mağduriyet oluştuğunu belirttim. ''yetkililerle görüşüp sizinle bir saat içinde iletişime geçeceğim mutlaka'' dedi.

    yaklaşık bir saat sonra benimle aynı hanımefendi irtibata geçti. talebimin olumlu karşılandığını ve istersem ürünü iade ederek fiyat eşitlemesi ile aynı ürünü aynı fiyattan tekrar satın alabileceğimi belirtti. istersem ürünü göndermeyip kredi kartıma ürünün fiyatının yüzde 20'sini iade edebileceklerini belirtti.

    yani adamların açılmış ve kurulmuş bir bilgisayarı iade alması bile benim için çok iyiyken, yaşadığım ülkedeki alışveriş şartlarını unuttururcasına tüm mağduriyetimi farklı seçeneklerle gidermek için ellerinden geleni yaptılar.

    başka bir e ticaret sitesinden alsaydım bu ürünü, muhtemelen başıma ağrılar girene kadar sıkıntı yaşayacaktım ve çok çok büyük ihtimalle benim adıma olumsuz sonuçlanacaktı. en iyi şartlar altında hakem heyeti falan uğraşıp iade edebilecektim. geçenlerde başka ve büyük bir türk e ticaret sitesinde indirimden aldığım ürün iptal edildi ve bana tedarik sebebiyle göndermedikleri ürünü yüksek fiyattan satmaya devam ettiler . ( adı lazım değil hepsiburada )

    amazon, bana resmen müşteri memnuniyetinin zirvesini yaşattı. ben şimdiye kadar (internet alışverişini çok sık yapan birisiyim) genelde diğer sitelerden yapıyordum alışverişi. ama bu olay ve diğer sitelerdeki ufak tefek olumsuzlukları düşününce kesinlikle ilk tercihim amazon olacak. hatta ürünün fiyatı daha pahalı olsa bile ( çok ciddi fiyat farklar olmadığı müddetçe ) tercihim mutlaka amazon olacaktır.

  • bu sayının içine, testi negatif olup tomografisi pozitif olan hastalar dahil değil.

    t: artmış günlük korona sayısı

    edit: çok soran oldu. nerden biliyorsun, emin misin diye. eminim, türkiye’nin en büyük pandemi hastanesinden yani şehir hastanesinden bir doktor olarak bildiriyorum.

  • babamın aşkla bağlı olduğu ve en büyük tutkusu olan spor kulübü. ondan bana miras kaldı beşiktaş sevgisi.
    adam o kadar bağlıydı ki 74 yaşında öldüğünde sağ cebinden anayasa kitapçığı sol cebinden beşiktaş lig fikstürü çıktı. kendi elleri ile yazmış fikstürü rahmetli. bu hafta trabzon'a gidiyoruz, aralık 15'te karabük bize geliyor diye. üşenmemiş yazmış adam.

  • herkesin de keşfeti sanat fişman, yalancı köpekler sizi. ulan hepiniz sanatseversiniz, kültür mantarısınız da bu ülke neden bu halde.

  • bugün kafeye biri kız biri erkek iki tane ilkokul çocuğu geldi en fazla 3. sınıfa gittikleri belli, hiç istiflerini bozmadan kasaya doğru geldiler yanıma erkek olan abi bu kadar param var dondurma gelir mi dedi. baktım paraya 1 buçuk lira. normalde 3 liranın altında vermiyoruz dondurmayı çok az oluyor boş külahtan hallice. gelin bakalım dedim açtım dolabı seç dedim. kakao çilek olsun dedi, yanındaki kız da bakıyor öyle ona. ardından kıza dönüp sen seç şimdi dedim erkek olan da onun parası yok abi dedi. kıza seç seç hadi dedim o da kakao çilek istedi. dondurmayı uzattım kıza verdim birbirlerine bakıp güldüler. onlar gülünce ben de gülümsedim kendi kendime.

    debe editi: birbirinden güzel onlarca mesaj aldım, çocukların mutluluğuna ortak olanlara, hepinize güzel dilekleriniz ve kalpleriniz için teşekkür ediyorum.

  • 200 kusur arkadasi olan bendenizin arkadas profilleri su sekilde;

    - her daim siyasi paylasim yapan akp yandasi tipler
    - her daim siyasi paylasim yapan anti-akp yandasi tipler
    - her daim turk milliyetciligi ve siyaset yapan tipler
    - bir cemaate mensup ve bu cemaatin propagandasini ve ozlu sozlerini paylasan tipler
    - her daim otta yese bokta yese bunun paylasimdan zevk alan tipler
    - her daim candy crush vb. oyun istegi gonderen tipler
    - gereksiz paylasimlar ve ota boka yorum yapan arabesk akrabalar

    bu tiplerin hepsini unfollow ettim ve elimde kalan adam akilli sadece 5 kisi. biri bizim hanim zaten. kaldi mi 4. cikmak lazim lan bu facebook platformundan. kesinlikle.

  • sabahleyin beraber mükellef bir sofrada mükemmel bir kahvaltı yapmış ve öpüşüp sarılarak ayrılmışsınızdır. aranızda hiçbir sorun yoktur. yarım saat sonra otobüsün hala gelmediğine dair mesaj atarsınız ve cevap gelmez. 2 gün boyunca sevgili kişisine hiçbir şekilde ulaşılamaz. cehennem azabı gibi geçen 2 günün sonunda telefonunuza "sil numaramı" diye bir mesaj gelir. işte bu kadar. 2 yıllık ilişkiniz haberiniz bile olmadan bitivermiş.

    ister sayılsın, ister sövülsün; ortada bir iletişim var. aldatmak bile bir tepki yöntemi. tamam dünyanın en adi şeyi ama dövmek bile bir tepki yöntemi. ortada gerçekten hiçbir şey yokken, hiçbir şey söylemeden çekip gitmek dünyanın en şerefsizce ayrılma yöntemidir, travma sebebidir. o günden sonra arkadaşınıza, flörtünüze, hatta anne-babanıza bile hep "habersizce gidecek" gözüyle bakar; en haklı olduğunuz olayların altında bile didik didik kendinize dair bir kusur ararsınız. (bkz: kendimden biliyorum)
    nolur, bakın rica ediyorum, ayrılacağınız kişiden ölümüne nefret ediyor olsanız bile bir vedayı çok görmeyin. kimsede kalıcı hasarlar bırakmayın.

    debe editi: bu benim debe'ye giren ilk entrym. soranlara, destek olanlara, geçmiş olsun diyenlere, benimle benzer anılarını paylaşanlara; hepinize çok teşekkür ederim.

  • hala unutamadığım repliklere sahip absürd komedi dizisidir.

    sabriye: komser bey kocam memnun kayboldu.
    komser: peki hanfendi kocanızı arkadaşlara tarif edin robot resmini çizsinler.
    sabriye: gerek yok komserim bende resmi var zaten.
    komser: yok kardeşim robot resmini çizmemiz lazım, kanunlar böyle biz ne yapalım.

  • bence herkesin en sinir olduğu şey kapatılsın, sonra hep beraber ülkenin göbeğinde toplanıp ıssızlıkta birbirimize şarkılar söyleyelim.