ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
getir'in röportaj veren kuryeyi işten çıkarması
-
bye bye getir.
bir daha bizim eve getir-me.
kılıçdaroğlu'na guslün şartlarını sorsam bilemez
-
bir sünni olarak ve aklı başında biri olarak sıfır düşünceye sahip olup, dini siyasete alet eden birine oy vereceğime, en azından adam gibi bir adama oyumu veririm.
siz önce g*tünüzü yıkamayı öğrenin derler adama.
kız isteme söz nişan nikah düğün
bir seçim vaadi olarak cardozo'yu sınıfa getirmek
-
vay be fenerbahçe bile getiremedi lan cardozo'yu.
seedorf'un hep 34 yaşında olması
-
13-14 yıldır takip ediyorum bu herifi. hep tecrübeli futbolcu. benim yaşıtlar jübile yaptı bu hala aynı. sırrı nedir? garip bir durum.
eymen tayyip
-
- adın ne?
+ eymen tayyip.
- ne güzel isim. anlamı ne?
+ yeryüzüne düşen ilk yalaka sabah şekeri tanesi.
18 nisan 2020 ek gümrük vergileri
-
olm bi şey soracam, millet berbere gidemiyor diye tıraş makinelerine fahiş zam yapan kesim ile millet evinden çıkamıyorken oyun konsollarına ek vergi getiren devlet arasında ne fark var lan ?
edit: tanim: ekonomik olarak zorda olan hukumetin getirdigi ek vergi.
elektrik kesilince hortlayan edebiyat sevgisi
-
sadece bende mi var emin değilim ama çok büyük bir ruh hastalığı belirtisi olabilir bu. lan ne zaman elektrik kesilse kitaptı dergiydi bir şeyler okumak, çılgıncasına edebiyatla yoğrulmak istiyorum. öpesim geliyor o koca koca ciltleri, klasikleri. mum ışığında ya da aynı zamanda radyo da çalan pilli büyük ışıldağın ışığı altında kitap okumak... aman yarabbim. sanki bir dostoyevski oluyorum, romalı perihan oluyorum.
mum ışığı ve o ışıkta yazıp okuma çabasında olan ben.... elektirik kesilmeden önce de bir şeyler okuyor olsam neyse de... kesintiden önce hep öküz gibi meheheheh diye diye camış keyfiyle en güzel dizileri, üst bitmesine dua ettiğim la liga maçlarını seyrediyor olmam ilginç. ama elektrik kesildi mi... mum ışığı ve edebiyat... o ince stabilo kalemle kitabın altını çizmeler, akla gelen şiirler "yalnızlık vurdu bu akşam kapımı sözsüz soluğunun gri rüzgarlarında" derken elektriğin gelmesi ve ayı gibi mumu üfleyip tv'ye koşmak "anaa malaga üçüncüyü de yemiş la" şeklindeki isyanım. az önce proust olmuştum oysa ki, balzac'tım goriot baba'yı yeniden yazan...
bizim ailede bir sorun olabilir gerçi. normal tv izleyen aile elektrik kesilince adams ailesi gibi oluyor. annenin duygulanıp "yıllar geçiyor, ömür de geçiyor be" diye iç çekmeleri, babanın "televizyonun fişini çekin de elektirik gider gelir yanmasın alet" hassasiyeti, kardeşin içe kapanıp dertli dertli şarkı söylemesi... ve mum ışığında ben ve edebiyat... ama yine de elektiriksizlik kötü be.
not: bu entry'imi elektrik kesintisinde evde olduğu zamanlarda sürekli "elektriksiz yaşamak mı zor susuz yaşamak mı?" isimli söylev ve demeçlerini bizlerle paylaşan dayıma ithaf ediyorum. ve yıllardır içimde bir volkan gibi büyüyen şu cevabı veriyorum buradan ona: bence susuzluk. ama elektrik de ekmek su gibi artık çağımızda.
sincan saldırısında polisin izlemesi
-
hakkını savunmaya çalışan üniversite öğrencisi, maden işçisi veya çevreci mi ki polis müdahale etsin? ne kadar da düşüncesizsiniz!?
30 yaşında hala metal dinleyen insan
-
30 yaş altında metal dinleyen var mı ki?
çin restoranı sendromu
-
monosodyum glutamatın zararlı olduğu asparagasını doğurmuş sendrom.
msg tartışmaları 1968 yılında kwok tarafından bilimsel bir dergiye (new england journal of medicine) gönderilen mektuplarla başlıyor. kwok 6 mektup süren yazışmaları sırasında kollarından sırtına yayılan bir hissizlik hali ile genel bir zayıflık ve çarpıntı semptomlarından bahsediyor. kwok mektuplarında bu belirtilerin çin yemeklerini pişirirken kullanılan şarabın alkolünden, sodyumdan ya da msg’den kaynaklandığını ileri sürüyor. bu belirtileri gösteren hastalığı ise “çin restoranı sendromu” olarak adlandırıyor. 1995 yılında faseb (amerikan deneysel biyoloji toplulukları federasyonu) aşağıda verilen belirtileri gösteren msg semptom kompleksi adı ile yeniden adlandırıyor.
ensede, kollarda ve göğüste yanma hissi
yüzde gerginlik
göğüs ağrısı
baş ağrısı
bulantı
çarpıntı
enseden kollara yayılan hissizlik
uyuşma
yüzde sıcaklık hissi
astım hastalarında bronkospazm (solunum yollarının daralması)
karısına hanım diyen tip
-
babam diyor.
bunun neresi itici? 60 küsür yaşındaki adam, 50 küsür yaşındaki karısına "hanım" diyor. sanki anasına avradına küfrediyor da iticiymiş. dayak atan adamlar çekici çünkü.