ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bekçinin çamaşırları toplayın ıslanmasın demesi
-
insanlar artık insanlığa şaşırır olmuşlar.
her akşam ailesine meyve soyan baba
-
babamdır. bıçağa takıp, al diye emreder, yer misin asla yoktur. meyve alır kilolarca, yenmeyip çürüyünce ayıklar onları kızarak, bir daha size meyve almayacağım diye. sonraki bir ay her gün sadece kendine yetecek kadar meyve alır, bir elma, iki portakal atıyorum. sonra unutur bir gün, elinde beş kilo meyveyle çıkagelir kurban olduğumun adamı nası yiyelim o kadar meyveyi biz tropikal hayvan mıyız? diyemezsin. canım benim, nane gözlüm.
vodafone park
-
kendisine ait olmayan, kirasını ödemediği için üst kullanım hakkını bile kaybetmiş olması gereken araziyi devlete hibe ettiğini zanneden galatasaraylı arkadaşım, gel sana bir çift sözüm var;
"biliyorum ki senin sıkıntın aslında stadı kimin yaptığı falan değil. sen basiretsiz yönetimler yüzünden stadının mecidiyeköy'den allahın dağına gitmesine çok üzülüyorsun. türkiye'de 2 takım kendi stadını kendi gücüyle, kendi yerinde yenileyebildi; beşiktaş ve fenerbahçe. diğer bütün takımlar yerinden yurdundan olup stat sahibi oldu. sen beşiktaş ve fenerbahçe ile aynı kefeye giremedin. eskişehirspor, antalyaspor, bursaspor, konyaspor vs.. ile aynı kefedesin. senin gücün, stadını mecidiyeköy'de yapmaya yetmedi.
yıllar geçecek, beşiktaş boğaz kenarında, fenerbahçe bağdat caddesinde, kendi semtlerinde maça çıkarken, sen seyrantepe'ye gideceksin. beşiktaş ve fenerbahçe köklerinin olduğu yerde, kendi semtinde kendi taraftarı ile büyürken, sen otoban kenarında ruhsuz beton yığını stadında olacaksın. 50 sene sonra bile bu gerçekle yaşıyor olacaksın.
seni anlıyor ve sana hak veriyorum. ben de olsam çok üzülürdüm."
tl için hazırlanmış modern banknot tasarımları
-
monopoly parası gibi. paramız böyle olursa yeniköy'e otel dikebilirim sanki.
medeniyetsizlik göstergesi küçük detaylar
-
zengin olduğu tahmin edilen insanlara 'siz' diye hitap ederken yaşça çok büyük olsa bile fakir olduğu tahmin edilen insanlara 'sen' diye hitap etmek.
hem medeniyetsizlik hem yapaylık.
emre belözoğlu'lu milli takımı desteklemiyoruz
-
başlattığım kampanya. değil 1 milyon, 50 milyon insan toplayabilirim..
+1'inizi bekliyorum dostlar...
de'lerin yazılışına takmış güruh
-
imla ne işe yarar?
odamı yeşile boyamış.
o damı yeşile boyamış.
o, damı yeşile boyamış.
o da mı yeşile boyamış?
dilimizi bilmek hepimizin görevi.
(alıntı)
saat 03.00
-
günün en sevmediğim saati.. halbuki 3 sayısını çok severim.. ama iş sabahın 3'ü ise, işler değişir o zaman, devrelerim yanar.. yalnızsam şayet ve de farkına varmışsam ki saat 03 00, işte o anda sanki dünyanın en gergin insanı ben olurum.. sebeplerim var elbet..
* 17 ağustos 1999 - 03.02
bir deprem.. babamla el eleydik o anda.. "ölüyoruz herhalde" dedik, ölmedik..
* 11 ağustos 2004 - 03.05
bir kalp krizi.. yine el eleydik.. "ölmüyorsun baba" dedim, öldük..
babamın köstekli saatleri vardı, kimisi 3 kuşak öteden kalma.. tik tak seslerini çok sevmişimdir hep.. bugün aklıma geldiler, "bir bakayım durumlarına" dedim, bir bir kapaklarını açtım.. "nasıl yani?" dedim.. 3 saatin 3'ü de mi 3'te durur kardeşim? durmuşlar işte.. biri tam 3'te, ikisi 5 geçmiş..
"üç vakte kadar korkularının üzerine gideceksin" demek istediler bana, aldım mesajı..
girişi mükemmel parçalar
-
bardağınızda bir damlaya daha yer varsa gerisini okuyun. lakin gaza getirir.
placebo - every you every me
pide kuyruğunda mini şort ile bekleyen kadın
-
şort giyen pide yemesin mi?
yaran facebook durum güncellemeleri
-
saatlerin geri alınacağını duyunca fenalaşan zafer çağlayan'a durum izah edilmeye çalışılıyor.
debe edit: taşşak yapıyoruz da bu kan denizinde parmağı olanlar katledilen üç "can"ın silah arkadaşlarına, halka, ana babasına, vicdanlara durumu nasıl izah edecekler onu bilemiyorum.