hesabın var mı? giriş yap

  • bir mekana giderken işletmecinin google yorumlarına verdiği cevaba bakarım. böyle saygısız cevap veren hiç bir işletmeciye para kazandırmam. yazarın haklı olup olmadığı ayrı bir olay. ama işletmecinin verdiği cevap tek kelimeyle rezalet.

    "arkadaşlar iletişim hatası yapmışlar. kusura bakmayın yine bekleriz" yaz geç. işletmecilik bilmeyen insanların mekanlarıma gitmeyin. yarın daha kötüsü başınıza gelir. geceniz zehir olur.

  • (bkz: okumama özgürlüğü)

    sözlük artık okumama, gereksiz yere sinir olmama özgürlüğüne sahip oldu.

    ekleme:

    daha ne istiyorsunuz arkadaş? yazabiliyorsun, başlık açabiliyorsun, kısacası istediğini yapabiliyorsun, kimse senin özgürlüğüne karışmıyor, bunun neresi özgür olmamak?

  • açılın ben yol mühendisiyim.

    fotoğraflardan görüldüğü kadarı ile alınan önlem korkunçtur.
    şimdi yarık bu.
    görünen o ki yüzeysel bir asfalt çatlağı değil. altyapı'daki oturmaların getirisi ile oluşmuş ve ileride olabilecek bir faciaya davet çıkarıcı şekilde.

    bu yarığı bu şekilde geçici de olsa sorunun köküne inmeden, altyapı temellerini sağlamlaştırmadan ya da yol kenarına herhangi bir istinat duvarı desteği yapmadan yama yapmak tek kelime ile aymazlıktır, sorumsuzluktur.

    ileride olacak herhangi bir ani çökme durumunda bu yarığa araba da düşer, insan da ölür.
    sonra bir takım siyasiler çıkar, kaderinde varmış der, olay kapanır.

    bakın size bu konuya benzer örnek bir fotoğraf
    tekrar söylüyorum, bu çok önemli bir konu. yüzeysel bir yama ile geçiştirilemez.

    ekleme : cumhuriyet gazetesinin haberinde şöyle bir fotoğraf var. sondaj aracına benziyor, herhalde zemin etütü yapıyorlar.
    ayrıca; yine aynı gazetedeki diğer bir fotoğraf ta destek amacı ile yol kenarına istifsiz taş dolgu yapıldığı görülmekte.

    umarım yolu trafiğe tam çözümlendirmeden açmazlar.

  • film mi belgesel mi biyografi mi ikilemde bırakabiliyor bazen. kilisenin çocuk istismarına göz yumması ve bunun içinde papanında olması yüzünden böyle bir film ile pr amaçlı daha ponçik göstermeyi hedeflediklerini düşünüyorsanız haklı olabilirsiniz pek tabiii.

    fakat entrymde film olarak ele alacağım.

    öncelikle aksiyonu olmayan ama tempolu bir film, sıkıcı değil yani. oyunculuklar gerçekten çok başarılı . 126 dakika boyunca bir sürü hissi size çok başarılı bir şekilde geçiriyor. bazı konular üzerine düşündürtüyor. ne gibi ?

    papaların yaşam biçimi, halktan uzaklaşan kilise, çağa ayak uyduramayan dini görüşler, paylaşmak yardımlaşmak, bankaların siyasilerin halklar üzerinde etkisi vs vs.

    izlenmeli mi? izlenmeli.

    film bittikten sonra ne kadarının kurgu ne kadarının gerçek olduğunu merak edip biraz google adım. merak eden arkadaşlar varsa okumaya devam edebilirler.

    bu kısımdan sonrası spoiler ve gerçekte yaşananları içerir

    spoiler spoiler spoiler spoileeeeeer

    *
    *

    --- spoiler ---

    1 )papa ıı. ıoannes paulus öldükten sonra yapılan seçimde benedict ile franciscus birbirine rakiplerdi ve aynı zamanda aralarındaki oy farkı çok fazla değildi. (en azından ezici bir üstünlük değildi diyebiliriz) filmde bu kısım doğru.

    2) franciscus piskoposluktan emekli olmak için benedict ile görüştü mü?

    - hayır filmin kurgu yanlarından biri bu, işin romantizmi biraz aslında orada yatıyor tabi. fakat bu franciscus ile benedict vatikanda hiç görüşmediler anlamına gelmiyor.

    3) benedict papalıktan istifa ederken franciscus onu kararından vazgeçirmeye çalıştı mı?
    -hayır olmadı. hatta franciscus a danışmadı bile.

    4) franciscus in arjantindeki iç savaş / karışıklık zamanında yaptığı eylemler doğru mu?
    -evet genel itibariyle doğru, iki arada bir derede denge politakası izlemeye çalışmış ama pek başarılı olduğu söylenemez. yakınındakilerin öldürüldüğü vs doğru.

    5) franciscus in cordoba ya sürülmesi doğru mu ?
    -doğru

    6) benedict in piyano çalması ve fantayı sevmesi ?
    -evet ikiside doğru hatta benedict in günde 3- 4 kutu fanta içermiş.

    spoiler
    --- spoiler ---

  • gelecegin futbol tanrisi. barcelona nin 13 yasindayken hormon tedavisini ustlenip arjantinden getirdigi, futbol dengesizi bir firlama. sozu gecen hormon dengesizliginden dolayi under 21 de oynadigi son sampiyonada yedekten bes mac girip 6 gol atmisligi var. calimlar direk ilahindan arak, rakibin bastigi ayaga dogru topu vurmayla. bu teknik abidesi de saviola olmaz umarim. ekstrasi sampiyonlar liginde forma giymis en genc futbolcusu olmasi disinda futbolda kendi derdinin futbol oldugunu sahada gostermesi. (edit*: bu entry yazıldıktan sonra bissürü sakatlık geçirdi gidişat pert)